confessions

dictatehate

votka  · 28 Nisan 2017 Cuma

  1. toplam giri 202
  2. takipçi 7
  3. puan 2698

dizilerde ve filmlerde güzellik ve yakışıklılık sorunu

laiksisko
uzun zamandan beri dikkatimi çeken bir durum var.. Esas oğlan esas kız hep güzel alımlı çekici olmak zorunda.. Çirkin bireyin esas kişi olduğu fil ve ya dizi asla göremedim varsa bile ben keşfedemedim.. Yani güzel ya da yakışıklı değilsen boktan bir hayatın var.. Aşk hayatın olmaz.. olsa bile sorunlu olur.. Sevdiğin kişiye hiç bir zaman kavuşamazsın hatta aşağılanmak durumda kalırsın.. Bunun sebebi ne? Ölelim mi?

21 haziran 2017 evrimin tamamıyla müfredattan kaldırılması

lexxpowder
Bugün itibari ile evrim ve yaşamın başlangıcına dair tüm konular lise düzeyinde müfredattan tamamiyle kaldırılmıştır. Gerekçesi ise çocukların yeterli kavrayışta olmamalarıymış. Ancak daha ilk okula gitmeden kuran kursuna kafasını gözünü kapatıp yollarlar ve onların allah ve İslam hakkında yeterli kavrayışa sahip olmasını beklerler.

Ülkemiz siyasi ve politik olarak çok kötü bir durumda olabilir, bu aşılır. Toplum bölünmeye ve ayrışmaya başlamış olabilir, tekrar barışılır. Yargı, hukuk, mahkemeler adaletini kabetmiş olabilir, geri kazanılır...

Ancak siz bir ülkeden zaten can çekişir halde ki eğitimi alırsanız, o toplum parçalanır, gelişemez\geriler, bozulur ve zaman içerisinde yok olmaya mahkum olur. Bir ülkenin geleceğini elinden almaktır bu. Düşünebilme ve karar verebilme yetisini elinden almaktır bu. Üniversiteye başlayan bir gencin evrimden haberi olmaması demek, hayata 1-0 mağlup başlatmak demektir.

Bugün tarihe kara harfler ile yazılsın. Çok oyunlar, çok tiyatrolar, senaryolar gördüm bu ülkede. Sanıyorum hiç biri beni bu kadar üzmedi. Hayatın ne olduğunu, kendisinin ne olduğunu bilmeyen bireyler yetiştirmeyi hedefleyen bu zihniyet hiç bu kadar iğrenç ve aşağılık olmamıştı ki bu bile çok kötü bir geleceğin başlangıcı olduğunun kanıtıdır bize. Daha ne kadar ileri gidebilirler görmüyor musunuz?

Söyleyecek daha çok sözüm var ama gerçekten kendimi daha fazla yazacak motivasyonda hissetmiyorum.



http://www.ogretmenlerhaber.com/m/ogretmenler-haber/hayatin-baslangici-ve-evrim-konusu-mufredattan-cikarildi-h7458.html

laveyan satanizmi

gralder
Ateş:Şeytan'ın kitabı

Birinci kısım

Bu çelik ve taştan olan vahşet ortamında sesimi yükseltiyorum ki işitin beni.Doğuya ve batıya sesleniyorum. Güneye ve kuzeye işaretlerimi gönderiyorum.Zayıflara ölüm,güçlülere sınırsız zenginlik vaadediyorum.Gözlerinizi açın,

Ey zihinleri küf bağlamış insanlar gözlerinizi açın ki görebilesiniz.Ve siz ey şaşkın milyonlar bana kulak verin.

Çünkü ben dünyanın hikmetine meydan okumak,mantıklarını,insanların ve Tanrının yasalarını sorgulamaya geldim.

Ben Altın Kuralınızın sebeplerini istiyor ve 10 emrinizin nedenini ve niçin olduğunu soruyorum.

Sizin putlarınız önünde teslimiyetle eğilmeyeceğim.Bana sen eğileceksin diyen kimse ölümlü düşmanımdır.

Ben,sizin güçsüz,çılgın kurtarıcınızın sulu kanına işaret parmağımı daldıracağım.Ve onun dikenle yırtılmış alnı üzerine kötülüğün gerçek prensi,kölelerin kralı ibarelerini yazacağım.

Asırlık yalan bana göre bir hakikat olmayacak; bastırılmış doğma benim kalemime engel olamayacaktır.

Ben,beni yeryüzüne ait başarı ve mutluluğuma götürmeyen tüm toplantı ve sözleşmelerden kaçıyorum.

Sert ve şiddetli istilada güç standartlarını yükselteceğim.

Ben sizin korkunç Yahova'nızın cam gibi gözlerinin içine bakacağım.Onu sakalından tutup çekeceğim;geniş yüzlü bir baltayı kaldıracağım ve onun kurt yemiş kafatasını ikiye böleceğim.

Kalenderane beyazlatılmış mezarların korkunç muhtevalarını havaya uçuracağım ve şeytanca öfkeyle gülümseyeceğim.

İkinci kısım

İşte İsa'lı Haç; o neyi temsil etmektedir? Bir ağaç üzerinde asılı soluk beceriksizliği.

Her şeyi sorguluyorum.Sizin tepeden bakan mağrur ahlak dogmalarınızın cerahatlenen ve vernikli yüzlerinin önünde durduğum gibi, onun üzerine parlak küçümseme harfleriyle; İşte karşına ne çıkarsa beğenirsin,bunun hepsi sahtekarlık diye yazacağım.

Ey ölüme meydan okuyan kimse yanıma yaklaş ve yeryüzünün kendisi,sahip olmak ve korumak için senin olacaktır.

Çok uzun süre ölü elin,yaşayan düşünceyi kısırlaştırmasına izin verilmiştir.

Çok uzun süre doğru ve yanlış,iyi ve kötü sahte peygamber tarafindan tersine çevrilmiştir.

Bir "ilahi" tabiatın otoritesi üzerine kabul edilebilecek hiçbir inanç yoktur.Tanrılaştırmanın standart bir ölçüsü de yoktur.Ahlak kuralları hakkında doğal olarak kutsal olan hiçbir şey yoktur.Çok eskilerin ağaçtan yapma putları gibi,onlar insan elinin ürünüdür.Ve insanın yapmış olduğu şeyi yine insan bozabilir.

Herhangi bir şeye ve her şeye inanmada acele etmeyen kimse büyük anlayış sahibidir.Çünkü bir yanlış (sahte) prensibe inanmak,tüm hikmetsizliğin başlangıcı demektir.

Her yeni asrın başlıca görevi,o asrın özgürlüğüne karar verecek; sağlıklı büyümeyi daima engelleyen paslı asma kilitleri koparmak ve ölü adet zincirleri kırmak için,onu maddi başarılara götürecek yeni insanları ortaya çıkarmaktır.Bizim atalarımız için hayat,umut ve özgürlük anlamına gelmiş olan teori ve düşünceler şimdi bize göre yok olma,kölelik ve yüz karasıdır.

Çevre değiştiği gibi,insan ideali de şüphesiz aynı kalmaz.

Her ne zaman,her ne sebeple bir yalan üzerine taht kurulmuşsa,bırak o acımasıza ve üzüntü duymadan eleştirilsin.Çünkü rahatsız edici bir sahteliğin hakimiyeti altında hiç kimse başarılı olamaz.

Bırak yerleşmiş safsatalar tahttan indirilsin;kökünden sökülsün,yıkılıp yok edilsin.Çünkü onlar tüm gerçek düşünce ve faaliyet yüceliğine karşı duran bir tehdittir.

İleri sürülen hiçbir "hakikat" olabilecek sonuçlarla ispatlanmamış,bilakis boş bir hayal oluşmuştur.Bırak o harici karanlığa,ölmüş tanrıların,ölmüş imparatorların,ölmüş felsefelerin ve diğer faydasız eski püskü şeylerin ve döküntülerin arasına damdan düşer gibi atılsın.

Tahta oturtulan tüm yalanların en tehlikelisi kutsal,kutsallık atfedilen,herkesin bir model hakikat olarak inanacağı imtiyazlı yalandır.O,tüm diğer meşhur yanlış ve vehimlerin verimli anasıdır.O,bin köklü ,çok başlı insafsız bir ağaçtır.O, sosyal bir kanserdir.

Yalan olarak bilinen bir yalanın kökü yarı yarıya kazınmış demektir.Fakat;akıllı insanların dahi gerçek olarak kabul ettiği yalan;küçük bir çocuğa anasının dizindeyken telkin edilen yalan,kendisine karşı mücadele edilmesi zor olan ve sessizce ilerleyen veba'dan daha tehlikelidir.

Yaygın olan ve halka mal olmuş yalanlar,şimdiye kadar şahsi hürriyetin en güçlü düşmanları olmuşlardır.Onlarla baş etmenin sadece bir yolu vardır;onların kanserini tam göbeğinden kesip atmaktır.Onların kökünü ve dallarını kazımaktır.Onları yok edin veya onlar bizi yok edeceklerdir.

Üçüncü kısım

"Birbirinizi seviniz" sözünün en yüce kanun olduğu söylenmiştir.Fakat o kanunu hangi güç öyle yapmıştır? İncil'in sevgisi hangi makul otoriteye dayanır?Düşmanlarımdan niçin nefret etmeyecekmişim? Eğer ben onları (seversem) bu beni onların insafına terk etmez mi?

Düşmanların birbirine iyilik yapması tabiidir fakat "iyi" nedir?

Çok hırpalanmış ve kanlı kurban,kendisini tamamen parçalamış ve etrafa kan sıçratmış ağızları sevebilir mi?

İç güdüsel olarak biz hepimiz yırtıcı hayvanlar değil miyiz?Eğer insanlar birbirlerini avlamayı tamamen bırakırlarsa,onlar var olmaya devam edecekler mi?

"Şehvet ve şehevi arzu" neslin devamına tatbik edildiğinde "sevgiyi" tanımlayacak daha gerçeklik dolu bir terim değil midir?

Düşmanlarını sev ve iyilik yap ki senden nefret etsin ve seni kullansın.Bu tekme atıldığı zaman arkasına dönen yaltakçı kimsenin değersiz düşüncesi değil midir?

Düşmanlarından bütün kalbinle nefret et ve eğer bir kimse senin bir yanağına vurursa,öbür yanağına daha şiddetli vur;onun kalça ve uyluklarına da vur.Çünkü kendini korumak en yüce kanundur.

Öbür yanağını çeviren kimse korkak bir köpektir.

Üzerine cömertçe ilave edilmiş mürekkep alaka ile saldırıya saldırı,küçük görmeye küçük görme,ölüme ölümle karşılık ver.Göze karşı göz,dişe karşı diş,daima dört kat,daima yüz kat, kendini düşmanına karşı şiddet saçan bir kimse yap ve o yoluna devam ederken,üzerinde düşünmeye dalacağı için,çok fazla hikmet sahibi olacaktır.Böylece sen kendini hayatın bütün yollarında saygın yapacaksın ve senin ölümsüz ruhun,fiziki varlığı olmayan cennete değil,bilakis saygılarını kazandığın kimselerin dimağ ve kaslarında yaşayacaktır.

Dördüncü kısım

Hayat büyük bir müsamaha;ölüm en büyük perhizdir.Bu sebeple,hayatın en büyük gününü bu dünyada ve şimdi meydana getir.

Mutluluk verici cennet de yoktur,günahkarların yakılacağı cehennem de yoktur.Bizim işkence ve azap etme bu dünyada ve şimdidir.Bizim elverişli zamanımız şimdi ve bu dünya da şimdidir.Siz bugünü,bu saati tercih ediniz.Çünkü yaşayan hiçbir kurtarıcı yoktur.

Sen kendi kalbine,"Benim kendi kurtarıcım yine benim" de.

Sana işkence yapacak olan kimselerin yolunu kes ve onları engelle.Bırak seni mahvetmeyi tasarlayan kimseler şaşkınlık ve rezalete tekrar atılsınlar.Bırak onlar kasırganın önündeki saman çöpü gibi olsunlar ve sonra onlar,senin kendi kurtarışında memnunluğa kavuşsunlar.

Sonra senin tüm kemiklerin gururlu bir şekilde; "Bana kim benzeyebilir?".. Düşmanlarıma karşı çok güçlü olmadım mı? Kendi aklım ve bedenimle kendimi bizzat ben kurtarmadım mı? diyecektir.

Beşinci kısım

Güçlülere ne mutlu.Çünkü onlar yeryüzüne sahip olacaklardır.Zayıflara lanet olsun.Çünkü onlar esarete varis olacaklardır.

Kuvvetlilere ne mutlu.Çünkü onlara insanlar arasında saygı gösterilecektir.Zayıflara lanet olsun.Çünkü onlar yok edilecektir.

Cesurlara ne mutlu.Çünkü onlar yeryüzünün efendileri olacaklardır.Doğrulukla mütevazi olanlara lanet olsun.

Galiplere ne mutlu,çünkü zafer hakkın temelidir.Malup edilenlere lanet olsun.Çünkü onlar ebediyen köle olacaklardır.

Demir bileklilere ne mutlu.Çünkü uyumsuzlar onların önünden kaçacaklardır.Ruhta zayıf olanlara lanet olsun.Çünkü onlara sille vurulacaktır.

Ölüme meydan okuyanlara ne mutlu.Çünkü onların günleri karada uzun olacaktır.Mezarın ötesinde daha zengin bir hayata gözünü dikenlere lanet olsun.Çünkü onlar bolluk içerisinde mahvolacaktır.

Sahte umudu yok edenlere ne mutlu.Çünkü onlar gerçek "Mesih"lerdir.Tanrı'ya tapanlara lanet olsun.Çünkü onlar koyun gibi kırpılacaklardır.

Yiğitlere ne mutlu.Çünkü onlar büyük hazineyi ele geçireceklerdir.İyiye ve kötüye inananlara lanet olsun.Çünkü onlar karanlıklarla dehşete düşürüleceklerdir.

Kendileri için en iyi olana inananlara ne mutlu.Çünkü onlar zihinlerini asla yıldırmayacaklardır."Tanrı'nın kuzuları" na lanet olsun.Çünkü onların kanı kardan daha beyaz akacaktır.

Düşmanların bir serpirtisine sahip olan kimseye ne mutlu,çünkü onlar onu bir kahraman yapacaktır.Karşılık olarak kendisini küçümseyen başkalarına iyilik yapana lanet olsun.Çünkü onlar hakir görülecektir.

Güçlü görüşlü olanlara ne mutlu.Çünkü onlar kasırgalara bineceklerdir.Hakikat yerine yalanları ve yalanların yerine hakikatı öğretenlere lanet olsun.Çünkü onlar iğrenç kimselerdir.

Güvenilmezlikleri kendilerini değersiz yapan zayıflara üç kere lanet olsun.Çünkü onlar hizmet edecek ve acı çekeceklerdir.

Kendi kendini kandırma meleği "dindarlar"ın ruhlarına kamp kurmuştur.Güç'ün neşe vasıtasıyla sağlanan daimi alevi Satanistlerin bedenlerinde ikamet edecektir.

Hava:Lucifer'in kitabı

Tanrı aranıyor.Yıllardır bizlerin Tanrı'ya inanmadığı şeklindeki görüş yanlıştır.Bizler her zaman insanların tanrıları yarattığına inanırız.Tanrıların insanları yarattığına değil...

Bazıları için Tanrı iyidir.Bazıları için korkutucudur.Kötü bir olayda kendilerini "Tanrının emriydi" diye avutanlar böyle olayların olduğunu ve oldurduğuna izin veren nasıl bir Tanrıya tapıyorlar?

Bizler,hayattaki etki ve tepki olaylarının farkındayız.Sadece yazılı olduğu için kaderine razı olmayan bizler,kendi kaderimizi yönlendirmeyi biliriz.Çünkü herkesin Kaderi kendi elindedir.

Bizler,kazandıklarımızın sebebi olarak yine kendimizi görürüz.Pozitif düşünce ve kendi işini Tanrıya bırakmamak hedefine ulaşmanın en doğal yolu bizim izlediğimiz yoldur.

Dua etmenin işe yaramadığına inanan bizler;hata yaptığında bundan ders çıkarırız.Günah dedikleri okuldaki dersten başka bir şey değildir.

Düşman için dua etmek nazik bir şekilde düşmana "Senden nefret ediyorum" demenin başka bir yoludur.

Tanrıya tapma tarzı,o kadar fazla tartışılıyor ki bunların hangisine inanmalı ve hangisi doğru?Bütün dinler insanın kendi icatlarıdır.Beynini bütün bir Tanrı sistemi yaratmıştır.

İstek,nefis,nefret,kıskançlık,tembel lik gibi duygular doğal değil midir? Doğal olan bir şey neden kısıtlanacağına sınırsızca yaşanmasın? Bunlar ruhsal huzura varan basamaklardır.Bunlar nasıl inkar edilir veya yok sayılır?

Herkes kara büyü ve voodoo'nun kötü şeyler olduğu kanısındadır.Kara büyü ve voodoo kullananlar nasıl memnun kalıyor o halde?

2000 yıldır insanlar zayıf ve güçsüzmüş.Bizler ise zayıf ve güçsüz değiliz.Çünkü bizler sonsuz,sınırsız gücün peşindeyiz.

Cehennemi hayatta iken yaşayanlar farkına varsın.Ki herkes cehennemi hayatta bir kaç kez yaşar.

İnsanın üremesini sağlayan ve ona zevklerin en son noktasını veren sekse nasıl sınır veya yasak konulur ki?Sekste yasak saçmalıktan başka bir şey değildir.Sınırların,kuralların olduğu yerde yapılan hiçbir şeyden zevk alınmaz.

"Büyücü" olan asla gönüllü olmayan birini kurban etmez.Eğer insan kurban olmak isterse büyücü tarafından satanic ritualler yolunda kurban edilir.

Sana veya grubundaki kardeşine kötülük eden veya etmeyi düşünen,kendi isteği olmasa dahi senin ve kardeşlerin tarafından kurban edilebilir.

Hayattan sonraki yaşama inananlar bırakın inansınlar.Satanizm güçlü bir ego ve dünya nimetlerinden faydalanmayı öngören tek dindir.Bu dünyada dolu dolu ve kuralsız yaşa.

Senin için en büyük bayram kendi doğum günündür.

--------------------

Su:Leviathan'ın kitabı

ŞEYTAN ÇAĞIRMA

In Nomine Dei Nostri Satanas Luciferi excelsi!

Satan adına,dünyanın sahibi,alemin kralı

Karanlığın güçlerini bana vermenizi emrediyorum.

Bana Abyssos'un kapılarını açın,kardeşinizi dost görün.

Bize söz ettiğin sevinçleri verin.

Adını kendimin bir parçası haline getirdim!

Doğadaki canlılar gibi yaşamayı seviyorum!

Haklılara saygımı yalancılara lanetimi gönderiyorum!

Cehennemin bütün tanrıları adına söylediklerimin yerine gelmesini emrediyorum!

Gelin artık ve isimlerimizi dinleyin.

Tamamını orjinal kitaptan bulabilirsiniz burda yazmayacağım eğer yoğun istek olursa yazarım

Toprak:Belılal'ın kitabı

Kara büyü,olayları veya meseleleri kişinin kendi isteği doğrultusunda değiştirmek ve yönlendirmektir.Bizler bize öğretildiği gibi büyü ilminin bütün esaslarını kardeşlerimize öğretmeliyiz.Bu ilim sayesinde bizler güçlü,düşmanlarımız ise güçsüz olacaklardır.

Başta öğrenilmesi ve öğretilmesi gereken büyüler:

Güç büyüsü

Aşk büyüsü

Zarar büyüsü

Nefret büyüsü

Yalancılar her zaman için kurbandır.Zarar vermek istediğini hiçbir zaman kurbana açıklama,onu bu konuda aydınlatmaya çalışma.Yoksa bu kurbanı kullanarak yapacağın büyünün hedefi şaşar.

laik sözlük iç savaşı

awesta
Geç kalınmış bir savaştır. Adı laik sözlük fakat reisçilik,Osmanlıcılık ,şeriat savunuculari, İslamcılar cirit atıyor. Anlamıyorum ne işleri var burada. Bunlara karşı bir mücadele başlatılmali diye düşünüyorum.

Eksilmeye başladılar bile (swh)

özgür kadın özgür toplumdur

awesta
Kadın örgütlemesi toplumsal örgütlenmenin en temel ayaklarından biridir. Kadın nasıl ki toplumsallığı geliştirdiyse bugünde erkek egemenlikli bakış açısına karşı koyarak toplumu yeniden demokratik bir yaşam felsefesine götürebilir. Gelinen aşamada kadın topluma ve kendisine kerşı binyıllardır geliştirilen geriliklere karşı koyarak örgütlenerek özgürleşme gerçekliğini yaratmak zorundadır. Örgütlenemeyen, iradeye kavuşmayan kadın, tanrıça kültürünün zihniyetlerden tamamen silinip, yaratılan değerlerin gerisine düşülmesi anlamını taşır.

Bu anlamda, “Toplumların özgürlükleri, her iki cinsin özgür eş-yaşam düzeyinde yaşama katılımları ile mümkün olacaktır. Kadın eksenli yaşamın örgütlenmesi özgür eş yaşamın yaratılması mücadelesidir.“ diyor Özgür İnsan.
3

yazarların dayak yediği anlar

trainer red
bir gün parkta oturmuş çekirdek çitliyorum.park ana baba günü,tıklım tıklım.baktım altı yaşlarında bi tane kız binmiş salıncağa yarım saattir inmiyor.bu durum beni çok sinirlendirdi,o kadar çocuk bunun inmesini bekliyor ama bu yarınlar yokmuşçasına sallanıyordu.attım çekirdeği yere gittim çocuğun yanına 'bakar mısın kardeş' dedim,baktım bu aptal aptal sırıtıyor 'o kadar millet senin inmeni bekliyor,yeter artık in' dememle başladı 'annee' diye ağlamaya.çektim çıkardım bunu salıncaktan ve boşalan yere hemen ben oturdum.
başladım sallanmaya ama emniyet zımbırtısını kapatamadım.çok acayip eğleniyordum,bi tane amcayla karısı geçiyordu 'amca beni sallar mısın?' dedim ama hiç oralı olmadı,karısıyla beraber tuhaf tuhaf baktılar.
çok geçmedi az önce çimdikleyerek salıncaktan indirdiğim kız annesi ve babasıyla geldi.
Babası bana ters ters baktı 'utanmıyor musun ufacık çocuğu çimdiklemeye.en az 24 yaşında adamsın' dedi.çocuğun annesi adamı tutuyor 'belliki gerizekalı karışma falan' diyor ama çok zoruma gitti.tamam abi yaa dedim indim salıncaktan. biraz ağladım.
sonra kaydırağı gördüm.büyük olanlar fazla tehlikeli göründüğü için küçük olanlara bindim.koşa koşa yaklaştım kaydırağa ve bindim sonra fiuyuuu diyerek kaydım.
o kadar hızlıydım ki önümde bir çocuk vardı üç yaşlarında falan az daha ezilecekti.baktım bu ağlıyor,yapıştırdım ensesine 'dikkatli olsana veled' dedim.bu daha beter ağladı.etraf bir an öfkeli kalabalıkla doldu,linç edeceklerdi beni çok belliydi.allahtan teyzenin biri 'belliki zihinsel özürlü karışmayın' dedi de bıraktılar.
eve gittim akşama kadar ağladım.

hayyam

secularist
Ömer Hayyam İranlı şâir, filozof, matematikçi ve astronom.

* Hayatım'da kişiliğini araştırmaktan zevk aldığım sayılı insanların arasında. Tabi zamanla ilişkili Hasan Sabbah'da bir onun kadar dikkatimi çekti. uzun süre araştırdım ve Ömer Hayyam'ı çok sevdim.

*Eukleides'in Elementler'i üzerine yapmış olduğu bir yorumda, işlemler sırasında irrasyonel sayıların da rasyonel sayılar gibi kullanılabileceğini ilk defa kanıtlamıştır.

*Selçuklu Sultanı Melikşâh (1052-1092), 1074-1075 yılları civarında İsfahan'da bir gözlemevi kurdurmuş ve başına da ünlü matematikçi ve astronomlarından biri olan Ömer Hayyâm'ı getirmiştir.
Hayyam, Celali takvimi gözlem evininde yapmıştır.

Hayyam sadece bilim adamı değil. Edebiyat yönünde de çok gelişmiş biridir. rubai türünde ilk kez eser bırakan ve bu türün kurucusudur.

* Beni çok etkileyen, okudukça düşündüren. mantık alanımı geliştiren, bir şeyleri araştırmama sebep olan ilk insan Hayyam'dır. Ufkunuzu açacağını, araştırma hevesinizi katlayacağını tahmin ediyorum.
En sevdiğim şiirini atarak entr'yi bitireyim;


Tanrı bize cennette vaat ettiği şarabı
Niçin haram etsin bu dünyada, akla sığar mı?
Bir sarhoş arap, devesini vurmuş Hamza'nın
Peygamber de yasak etmiş arap'a şarabı


Beni özene bezene yaratan kim? sen
Ne yapacağımı da yazmışsın önceden
Demek günah işleten de sensin bana
O zaman nedir o cennet cehennem?


Kim senin "yasa"nı çignemedi ki söyle?
Günahsız bir ömrün ne tadı kalır söyle.
Yaptığım kötülüğü kötülükle ödetirsen eğer
Seninle benim aramda ne fark kalır ki söyle


Tanrı bizi çamurdan yarattıgında
Biliyordu bu dünyada ne işimiz olacak
İşlediğim günahlar hep onun emriyledir
O halde cehennemde beni niçin yakacak?


İsyan edip karşında duracağım, neredesin?
Karanlığı, ışığa yoracagım, neredesin?
İbadete karşılık cenneti alacaksam
'Bağış mı ticaret mi' diye soracağım,neredesin?

Kör cehalet çirkefleştirir insanları.
Suskunluğum asaletimdendir.
Her lafa verecek bir cevabım var elbet
Lakin bir lâfa bakarım laf mı diye,Bir de söyleyene
bakarım adam mı diye


Dünya, üç beş bilgisizin elinde
Sanırlar ki tüm bilgiler kendilerinde
Üzülme, eşek eşeği beğenir
Bir hayır var sana kötü demelerinde


Sen bu dünyanın sırrına eremezsin
Erenlerin dilini de sökemezsin
Öyleyse iç şarabı, cennet et dünyayı
Öteki cennete ya girer, ya giremezsin


Niceleri geldi, neler istediler
Sonunda dünyayı bırakıp gittiler
Sen hic gitmeyecek gibisin değil mi?
O gidenler de hep senin gibiydiler


İçin temiz olmadıktan sonra
Hacı hoca olmuşsun kaç para
Hırka, tespih, post, seccade güzel
Ama TANRI KANAR MI BUNLARA


Sen sofusun hep dinden dem vurursun
Bana da sapık dinsiz der durursun
Peki, ben ne görünüyorsam O'yum
YA SEN NE GÖRÜNÜYORSAN O'MUSUN


Sen içmiyorsan içenleri kınama bari
Bırak aldatmacayı iki yüzlülükleri
ŞARAP İÇMEM DİYE ÖVÜNÜYORSUN AMA
YEDİĞİN HALTLAR YANINDA ŞARAP NEDİR Kİ..


Ey kara cübbeli senin gündüzün gece
Taş atma dünyayı bilmek isteyenlere
ONLAR YARATANIN SANATI PEŞİNDELER
SENİNSE AKLIN ABDEST BOZAN ŞEYLERDE....


Ben kadehten çekmem artık elimi;
Tutmam senin kitabını minberini.
Sen kuru bir softasın, ben yaş bir sapık
CEHENNEMDE SEN Mİ DAHA İYİ YANARSIN, BEN Mİ?..


Seni kuru softaların softası seni
Seni cehenneme kömür olası seni
Sen mi haktan rahmet dileyeceksin bana ?
HAKKA AKIL ÖĞRETMEK SENİN HADDİNE Mİ?


Yaşamın sırlarını bileydin
Ölümün de sırlarını çözerdin
Bugün aklın var, bir şey bildiğin yok
YARIN AKILSIZ NEYİ BİLECEKSİN


Ey kör!

Bu yer, bu gök, bu yıldızlar, boştur boş !
Bırak onu bunu da gönlünü hoş tut hoş !
Şu durmadan kurulup dağılan evrende
BİR NEFESTİR ALACAĞIN, O DA BOŞTUR BOŞ

gericiliğe karşı aydınlanma hareketi

illeqalist
EMEVİ, VAHABİ, SELEFİ SÜNNİ İSLÂM DİN'İ ORTA ÇAĞ'DAKİ ARAP MİLLİYETÇİLİĞİNİN VE KÖLECİ SİSTEMİN DİNSEL ADIDIR!

Kendisine insanım diyen,vicdanı olan herkesin öncelikli hedefi İslâm'a karşı mücadele olmalıdır!

Bunu yapmayan hiçbir insanın,demokrasi ve insan hakları konusunda mücadelesi inandırıcı ve samimi değildir!

recep ivedik-şevkat yerimdar karşılaştırması

kekotella
Not: metin şevkat yerimdar'ın yaratıcısı olan erol hızarcı ile yakın zamanda yaptığım röportajın bir kısmıdır.

Şevkat Yerimdar ile Recep İvedik'in karşılaştırılması olağan, çünkü ikisi de güncel film karakterleri ve bazı ortak noktaları var.
İkisi de atarlı ve alt sınıftan. Film karakteri olarak tek tabancalar. Bir de bizim ahali mukayeseden başka bir şey bilmez. Kıyas yoluyla fikir üretebileceklerini sanırlar. Halbuki o iş analitik zeka ister, ayrı konu...

Recep İvedik, tarihsel süreç olarak 12 Eylül sonrası kültürel yozlaşmanın dibine vurduğu dönemin elemanı. Bana kalırsa, Hacivatsız kalmış bir Karagöz o. Cunta 12 Eylül askeri darbesini halka meşru göstermek için silahlı çatışmaları koz olarak kullandı. Sonra bu çatışmaları başından sonuna CIA ve kontgerillanın yönlendirdiği ortaya çıktı. Bunun amacı askeri darbe zemini hazırlamaktı. Darbeden sonra cunta aydınlanma ve bilgiye savaş açtı. Silahlı çatışmaların, öğrenci ayaklanmalarının nedeni bilgidir, kitaptır, aydınlanmacılıktır vb. saydırdılar. O döneme kadar "entel" sözü yoktu, aydınlara böyle bir sıfat ilk kez o dönemde yakıştırıldı. 12 Eylüle kadar bu halk öğrencilere ve okumuş yazmış insanlara saygı duymuştur. Önce bunu yok ettiler. Başa döneyim, cahil halkı temsil eden Karagöz'un karşısında onunla hasbıhal eden çelebi Hacivat'ı öldürdüler. Böylece Karagöz cahil haliyle bir başına kaldı. Kısacası Recep İvedik günümüzü temsil eder.

Şevkat Yerimdar filmleri Yeşilçam geleneğinin bir parçasıdır. Biz bu iki filmi bilerek Yeşilçam filmi olarak seyirciye sunduk. Ertem Eğilmez, Memduh Ün, Atıf Yılmaz gibi ustalar şimdi film çekselerdi, nasıl yaparlardı diyerek yola çıktık. Şevkat eski değerleri taşıyan bir karakterdir. Toplu konut ve villa sitelerinin yayıldığı dönemde o eski bir mahallede yaşar. Yoksul bir esnaftır ki eskiden esnaflar yoksul değildi, ayrıca bugün borçlu olan 25 milyon kişiden biridir. Başı parayla derttedir ama paraya değil, insanlığa değer verdiğini açıkça ortaya koyar.

Recep İvedik, varoşlarda kümelenen ve merkeze yerleşmek isteyen yeni nesil yoksul kitlenin sembolüdür. Zenginlere karşı hıncı vardır, kuyruk yarası vardır. Bir ressentiment karakteridir. Bu ressentiment kavramı sana ödevdir. Ne olduğu mutlaka öğren. Max Weber'in geliştirdiği çok önemli bir kavramdır. Faşizmi anlaman için bilmen gereken kavramlardan biri. Recep İvedik de paraya değer vermez görünür ama zenginlere hıncını ne açıklar?

Recep İvedik filmlerinin alt metninde "hayatı onlar yaşıyor abi" dedikleri zenginlerden, elitlerden intikam alma dürtüsü vardır. Şevkat Yerimdar "Hayır, hayatı yoksullar yaşıyor" diyor. Alın teriyle yaşamanın ve paylaşmanın altını çiziyor. Lavuk değil hakiki özgür tavuk yani! O kimseye muhtaç olmayan ve neoliberalizme direnen bir esnaf. Hakiki özgür tavuk, yani delikanlı. Samimi ve başına buyruk. Halkın öfkesini temsil ediyor, onların yapmak istediklerini yapıyor, onların söylemek istediklerini söylüyor. Yalnızca zenginlere değil, polise ya da sokaktaki hırtoya da ayar veriyor.

Şevkat Yerimdar adildir ve eşitlikçidir. Herkesle eşit ilişki kurar. Kimseyle güçlü - güçsüz ilişkisi kurmaz. Yani güçsüzü ezen, güçlüye boyun eğen, yalakalık yapan ama gizlice kuyusunu kazan ya da bir tekmeyle hıncını çıkarmak için düşmesini dört gözle bekleyen yavşak biri değildir. Şevkat zengin yoksul, kadın erkek demeden herkesle aynı seviyede ilişki kurar. Adil biri olduğu için iyi ya da kötü değildir, sadece adildir ve bunun için gerçek ve samimi olması gerekir. Recep İvedik karikatürdür, böyle çizilmiş bir karakterdir. Dolayısıyla gerçek değil, temsilidir. Bu yüzden adaleti simgeleyemez. Adalet, merhamet ve hakikat birbirinden ayrılamaz.

Şevkat öfkelendiğinde bir adamı kalaylıyorsa, bunu aynı şekilde bir kadına da yapar. Adama böyle, kadına şöyle muamele ayrımı yapmaz, cinsiyetçi değildir. Eğri kim olursa olsun eğri, doğru kim olursa olsun doğrudur. Kadını erkeği yoktur.

Bütün süper karakterler tek bir özellik üstüne kurulur. Örneğin Superman uçar, onun dışında Clark Kent olarak çok sıradan biridir. Ayrıca süper karakterler hiç değişmez, hep aynıdırlar. Şevkat Yerimdar'ın özelliği öfke kontrol sorunu. Onu karakter yapan kusuru. Şevkat idealize ya da karikatürize bir karakter değil, kusurlu bir karakter. Bu yüzden atarlı. Öfke kontrolünü sağlayamaması, öfkelinince sağının solunun belli olmaması dışında, Yeşilçam'ın tipik yoksulu mahalle delikanlısıdır.
2

ihk grubu

secularist
Facebook'ta takılırken ihk sayfasına rastladım. Ve ihk'yı toplumun azınlık olarak görülen insanların sosyal platformu olduğunu düşündüm. Çünkü bende bir azınlıktım. Görüşümü yansıtan bir sayfa olarak takipte kaldım ve grup alımlarının olduğunu gördüm. Gruba üye oldum..
Grupta kısa zaman içinde bir çok arkadaşım oldu. farklı seslerin de bu ülkede azımsanmayacak şekilde fazla olduğunu ve en güzelide yalnız olmadığımı farkettim. Eğleneceğim, bişeyler öğreneceğim bu samimi platformda aktif oldum. Çevremde ilk sosyalist olan bendim ve benim gibi kimse düşünmüyordu. Ihk sayesinde kendim gibi insanların artık arasındaydım. Samimi arkadaşlarımı gruba ekledim ve eklediğim insanların yarısı benim gibi düşünmeye başladı. Tek başıma çıktığım bu yola soktuğum arkadaşlarım artık yoldaşımdı. Ihk bana ve yakın çevreme çok şey kattı..
Kısa zaman içinde grupta yetkili oldum.
Evleneceğim kadının beni terketmesi, ailevi sorunlar ve toplumda azınlık olarak görülen ben artık kocaman bi ailenin ferdi olmuştum. Bu kötü tramvaları atlatmamda cidden samimiyetle yazıyorum ihk'nın çok etkisi var.
Oradan edindiğim arkadaşlarımla buluştum. Kimisiyle rakı içtim ve yarın biriyle daha buluşacağım. Kim demiş sosyal platformlardan arkadaş edinilmez..
Saygılar sevgilerler..

en çok güldüren yazarlar

bengay
Kutsalchomar (neyse o cat cat)
Dal kalkar serkan kartal (nikine kurban)
Kloroflokarbon (geldigimden beri gülüşüyoruz)
Herr muller (bi melemen yaparsin artik)
Dictatehate
Morpheus
Tuttzhee
insansal sansar
Kargali karga pasa

(Şimdilik bu kadar gülebildim)
1