confessions

pencere

βετεράνος♛  · 18 Şubat 2019 Pazartesi

  1. toplam giri 1284
  2. takipçi 16
  3. puan 32591

levent üzümcü'nün atatürk sevmeyenlere hain demesi

pencere
fatih tezcan'ın sıçmık söylemleriyle kardeş bir söylemdir. mustafa kemal her ne kadar cumhuriyetimizin kurucusu ve gelmiş geçmiş cumhurbaşkanları arasında en iyisi olsa da son tahlilde bir siyasetçidir. kimse mustafa kemal'i, abdulhamt'i, erdoğan'ı sevmeye zorlanamayacağı gibi sevmiyor diye de hainlikle suçlanamaz. zira aklı selim düşünüldüğünde ikisi de faşizmdir.

ben bir komünist olarak, genç cumhuriyeti milli burjuva değerler üzerinde yükseltmeye çalışan gazi paşayı korkmadan eleştirebilmeliyim. bunun adı demokrasidir. hatta ilerlemedir. ama tabii ki bu eleştiriler ideolojik temelli olmalıdır. ülkemizin çok büyük bir kısmının saygı, sevgi, minnet duyduğu bir insana asla saygısız bir üslup geliştirilmemelidir. demokrasi kültürünün en önemli temeli olan bir arada yaşamanın gereğidir bu.

fakat kim olursa olsun sevmemenin bedeli hainlikle itham etmenin hiç bir demokraside yeri yoktur.

jenifer aniston

pencere
ergenliğimde hastası olduğum kadındı. minyon kadınlara karşı olan büyük aşkım jeni ile başlamış olabilir. biraz büyüyüp sapyosekselizme meyil edince ilgimi çekmemeye başladı. bugünlerde artık kendisi bir mature ve minyon bir kadından daha güzel bir şey varsa minyon ve mature bir kadındır. bu yaşına kadar 3-5 kitap da okumuştur.
bir gün bir ortamda karşılaşırsak benimle çay içme şansı olabilecektir.

barbaros şansal

pencere
modayla ilgilenmediğim için sanatı hakkında yorum yapamayacağım modacı. ama bir kaç programda denk geldiğim kadarıyla gerçek bir entelektüel ve tatlı bir kırık.

lafını sözünü esirgemeyen cesur da bir adam. günümüzde baba baba aydın geçinip hükümetin bir politikasını eleştiremeyen korkaklar yanında baya da delikanlı bir adam.

bu adamcağızı çevresi polisle doluyken vahşi bir guruhun dünyanın gözü önünde linç ettiğini her kes gördü. oysa türkiye'de işkence mi var? bari eskiden bu kadar göz önünde yoktu demek istiyorum.

elbet geçecek bu günler. zulüm payidar kalmayacak. ve geçmişe baktığımızda atilla taş'ların bile susmadığı, f tipinde yattığı günleri nasıl atlattığımıza bakıp ürpereceğiz.

mehmet akan

pencere
ülkemizde genel olarak 15 sene büyük başarıyla canlandırdığı bizimkiler dizisindeki ''sabri bey'' rolüyle tanınır. bir çok başarılı ve tiyatro camiasında saygınlığı olan tiyatro eserleri yazmıştır.

fakat benim için en önemli rolü müjde ar'ın baş rolünde oynadığı ''teyzem'' filmindeki tacizci üvey baba rolüdür. kanaatimce bu performansı bir abd filminde sergileseydi aynı yıl hem altın küre hem de oscar'ı kucaklardı.

ışıklar içinde yatsın.

korku

pencere
bir iç güdü durumudur. hatta yaşamda kalmak için olmazsa olmaz bir iç güdü durumudur. en sağlıklı ruh hali bu iç güdüyü yönetmeyi öğrenerek güdü seviyesine getiren ruh halidir.

erdal özyağcılar

pencere
bu kalibrede bir tiyatro ve sinema oyuncusu avrupa'da yaşasaydı üzerine en az 50 kitap yazılırdı. şatolarda oturuyor olurdu ve hatta ulusal onur ünvanı falan verilirdi. bir çok tiyatro oyununda canlı izlemekten şeref duyduğum bir ustadır.

sinemamızda da ilk önemli denebilecek karakter rolü kapıcılar kralındaki hacer'in abisidir. usta o küçük rolü bile öyle bir üstüne giymiştir ki yolda yanınızdan o halde geçse cüzdan sağlam mı diye cebinizi yoklarsınız.
kibar feyzo'da abaza ama iyi niyetli karakter zulfo'dur. yine postacı filminde asabi alamancı lütfü. züğürt ağada ''kekeç salman'' yılanların öcünde ''haceli''

ve tabii televizyonda, elveda rumeli dizisinde ramiz, bizimkilerde şükrü, ve şehnaz tangoda muhsin.

böyle sanatçılarımız iyi ki ülkemizde doğmuş diye sevinsem mi, yoksa üzülsem mi kararsızım.

yap işlet devret

pencere
devletin kalkınması için halka mucize olarak sunulan ucube kurumdur. ismi lugatlarda sistem olsa da son 20 yılda halkı milyar milyar soymanın kurumsallığı haline getirilmiştir.

bu sistem devletin veya halkın kalkınması için bir mucize olmasa da siyasi iktidarların yandaş mütahitlerini semir semir semirtmesi için mucizedir. mucizeye bakın ki bu sistem içine girene kadar çaycıya bile borçlu olan şirketler çok kısa sürede dünyanın en büyük 100 şirketi arasında yer alırlar. maşallah allah daha çok versin ama gözümüz yok diyemiyorum, zira para bizden sömürüldüğü için gözümüz var. para bizden çalınıyor diye bir ifade kullanamamaktayım. zira bu kat be kat faiş sömürü tamamen yasal.

malum kişi meydanlarda imf'ye allah kuruş borcumuz yoktur diyor ve bu doğrudur. ama bugün kimsenin şefaflık gibi bir derdi olmadığı için bu şirketlere ne kadar borçluyuz tam olarak bilmiyoruz. hatta eylül, ekim ayı gibi çaresiz çağırılacak imf'nin bile bu borç karmaşası içine girmek istemediği konuşulmaktadır.

ercan yazgan

pencere
kadri kıymeti bilinmemiş, geçen yıl yitirdiğimiz sinema ve tiyatro sanatçımızdır. hepimizin çocukluğunda ''kapıcı cafer'' ve ''memnun kaygısız'' olarak bir eli, izi olan güzel insandır.

bizimkiler dizisinde çok kısık ıslıkla çaldığı meşhur ''ipek mendil'' türkümüzdür.
sadık gürbüz yahut ilyas salman'dan en az bir kere dinlemenizi ivedilikle tavsiye ederim.
büyük ustayı bu gece hüzünle yad ediyorum.

ipek mendil dane dane
yuğdular serdiler güle
ana oğlunu yuğdular
başucunda döne döne
gülüm oy oy yavrum oy oy

yozgat sürmelisi

pencere
müzik bilgesi ve alimi nida tüfekçi'nin modern zamanlara armağınıdır. bir çok büyük usta tarafından seslendirilmiştir. genelde müslüm babadan dinlesem de bugün neşet babanın sazını tüm tüm yutasım geldi.

sadece aşağıdaki sözler bile anadolu'nun salt bir coğrafya değil, muhteşem bir aşk başkenti olduğunun ispatıdır. koskocaman muhteşem bir şiir başkenti hatta. bu halde bok etmek bizim zamanımızın bir becerisi oldu.

kaşın çeğmelenmiş kirpik üstüne
havada buludun ağdığı gibi
çiğ düşmüş de gül sineler ıslanmış
yağmurun güllere yağdığı gibi...

doğu perinçek

pencere
abdullah öcalan için ''türkiye cumhuriyetinin safına geçti'' diyen bir acayibimsi. bu önermenin bin de biri tespitlerde bulunan yüzlerce hdp'li siyasetçi neden cezaevinde peki? bu ülkede kaç çeşit hukuk var ve kaç çeşit kişiye, siyasetçiye özel uygulanmakta sorusunu akıllara getiren şahıstır.

mitoloji

pencere
hakikatin, bir beyin besini sembollerle felsefik anlatım şeklidir. semavi veya tek tanrılı dinler denerek yanlış tanımlama yapılan yahudi türevi dinlerin ayetlerinin kökenlerini de esas itibariyle mitler oluşturur.

Selahattin demirtaş

pencere
küçücük hücresini evren yapıp faşizme boyun eğmemiş hdp lideridir. demirtaş'ın basına verdiği son demeçle ilgili bazı satır başları şöyledir.

''akp'den ayrılarak parti kuracaklarını söyleyen kesimlerin nasıl bir program ve kadroyla yola çıkacaklarını bilmiyoruz. bunların akp tabanını etkileme gücünün olup olamayacağı da belli değil. ancak ileri demokrasinin adresi olmayacaklarını şimdiden söyleyebiliriz. merkezinde sol hareketlerin olduğu bir demokrasi bloku dışında hiçbir alternatif ne gerçekçi olabilir ne de umut.''

akp iktidarı, kapitalizmin ve neoliberalizmin 20-30 yıl önceki en vahşi halini kendi ülkesinde uyguluyor. almanya, fransa, ingiltere, kanada, japonya gibi ülkeler dahil, çok sayıda kapitalist devlet, kendi ülkelerindeki doğa katliamlarını en aza indirecek tedbirleri alarak risklerin tamamını 3'üncü dünya ülkelerine havale etti.

''siz bugün kanada'da bu kadar acımasızca ağaç kesip böylesine tehlikeli bir şekilde altın arayamazsınız. ama kanadalılar bunu türkiye'de rahatlıkla yapabilirler. bugün artık türkiye'nin bütün doğal güzellikleri utanmazca, insafsızca sermayeye peşkeş çekilmektedir. işin daha hazin ve vahim tarafı ise akp iktidarının bu yolla yabancı sermayeyi ülkeye çekmiş olmayı başarı hikayesi gibi sunmasıdır. neoliberalizmin kesintisiz büyüme ve aşırı tüketime dayalı işleyişi, doğanın tüm kaynaklarını da sermayenin hizmetine sunmaktan çekinmez. mevcut ekonomik kriz derinleştikçe, akp iktidarı daha ağır ekolojik felaketlere yol açacak peşkeşleri sürdürecektir. oysa onurlu bir yaşam için, yeteri kadar gelir için, işsizliğin önlenmesi için kapitalizme mecbur değiliz.''
4

iyimser bir gül

pencere
yusuf hayaloğlu'nun muhteşem şiirlerinden biridir. aynı zamanda bu yüz yılın en iyi aşıklarından selahattin demirtaş'ın, sevgilisi başak hanıma bir buklesiyle seslendiği şiiridir

''uyandım seni düşündüm
birden bire duvar birden bire gece yarısı
uyandım seni düşündüm hadi yar
ay göğsümün ay göğsümün sol yarısı. ''

dert etme iyiyim ben
ara sıra mahşer ara sıra yaşama hırsı
dert etme iyiyim hadi yar
ay hüznümün ay hüznümün tütün sarısı...

bizimkiler

pencere
youtube den 1 aydır aralıksız manasızca izlediğim dizidir. yapımcılığını ve yazarlığını bir kaç gün önce kaybettiğimiz büyük sinemacı umur bugay yapmıştır.
bir türk olarak milliyetçiliğe en uzak insan olsam da, edebiyatımız ve tiyatromuzla ne kadar övünsem az gibi hissederim. bu dizide yıllarca inşaat hamalı gündelikleriyle dünya tiyatrosunun yüz akı diyebileceğim o kadar çok oyuncu var ki. kişisel tarihimdeki bir kaç gurur kaynağımdan birisi, neredeyse hepsini en az bir kere sahnede canlı izlemiş olmamdır.

genç sosyolog dostlarıma, kent sosyolojisi ve orta sınıf çelişkilerini anlamaları açısından mutlaka bir ders niteliğinde izlemelerini önerdiğim yapımdır.

diziden tek sıkıntım çaycı abbas'ın repliklerinin gün içinde dilime dolanması. cıvık müdürüm affedersin. hatırlayan var hatırlamayan var.
14 /