confessions

brc

Yazar  · 24 Mayıs 2017 Çarşamba

  1. toplam giri 147
  2. takipçi 13
  3. puan 1999

sözlük yazarlarının geceye bırakmak istediği ilginç anılar

brc
şimdi bunu da nasıl anlatayım ki amk. neyse lise birdeyim o zaman ufak tefek kıvırcık saçlı minnak bir genç kızım işte. lise üçten de bir erkek arkadaşım var. bayağı uzun boylu yakışıklı da bir çocuk. babası da inşaat işiyle uğraşıyor okula yakın bir dükkanı var. adam her cuma dükkanı kapatıp cumaya gidiyor. bizim de okul çıkış saaitimize denk geliyor. biz de dükkana gidiyoruz. birlikte vakit geciriyoruz filan. ufak yakinlasmalarimizin olduğu bir gün ya bir kere bakiyim şöyle hafif indir diye israr ediyor. seni yemem sadece bakacağım diye ikna etti. ben de arkani dön sen ben indirecegim dedim. benim de ic camasirimin ön taraftan lastiği kopmus hafiften sallaniyor utaniyorum donumuz yırtık amk. yırtık donumu mu görsün. (gotumuz de donumuz yok biz haylazlik derdindeyiz) neyse bu arkasini döndü tam indireceğim birden döndü ben de o sirada o lastiği koparttim. bak gördün mü beni panik yaptirdin kopardim amk külodumu dedim. neyse bu o lastiği aldı ben de hatira kalsin saklayacağım dedi. aradan iki gün geçti mehmet akifi anma günü düzenlemişler. beni de edebiyat öğretmeni bülbül şiirine hazırladı. okulun konferans salonunda toplandık. bu o.*** ç.*** sen en arkaya geç o bordo perdelerin oraya köşeye oturmuş. ben sahneye çıktım şiiri okumak için ilk gözüme çarpan o oldu zaten. neyse başladım ben böyle ortalarina geldim bu salak sırıtıyor ordan elinde bir şey gösteriyor bana doğru, sallanıyor elinde amk. lan iki saniyelik kafam da o benim külodumun lastiği mi değil mi diye bir geçirdim. lan baktim o benim kulodumun lastiği. bir utaniyorum bir de gülme aldi beni. okumaya çalışıyorum gülüyorum bir taraftan da. amk ilk kahkayi basan o oldu ardindan herkes gulmeye başladı. nasıl katıla katıla gülüyor. sonra hocalar susturdu bu aygırlari susun filan diye ben yine basladim bu yine lastiği salliyor ben yine gülüyorum. en son hoca kes kes in aşağı dedi. suratim alı al moru mor indim. çıktım bahceye gideceğim yanima geldi kizma lan şaka yapmak istedim filan seni utandirmak hoşuma gidiyo hem nolacak ki oğlum sanki cinayet isledin filan dedi öyle teselli etti. en unutulmaz animdir. ve en unutamayacağım adamdır kendisi. sonra ben şehir degistirmek zorunda kaldım bir süre telefonla görüştük. sonra ayrıldık. geçen de faceden baktım hala aynı şaklaban aynı enerjik aynı tuhaf adam hiç bir değişiklik yok. bunu da buraya entrylesem mi entrylemesem mi bilemedim ama... ne olacak ki amk sanki cinayet işledik....
4

türkiye'de solun kürt milliyetçiliği halini alması

brc
türkiye de solcuların, ezilen halk olan kürtlerin yanında yer almasını hazmedemeyen kitlelerin kullandığı kendi faşistliklerini kapatmak üzere uydurdukları kılıflardan birisidir kürt milliyetçiliği terimi. kendi milliyetçilikleriyle solcuların ezilen halkların yanında olma kavramlarını birbirinden ayırt edemiyorlar birbirine karıştırıyorlar. herkes kendi dilinde eğitim görsün cümlesini kurduğumuz da bu ülkenin dili türkçedir diye bir haykırışları var sormayın bu şeye benziyor. akplilerin bedava ulaşım mı olur demesi gibi bir şey bu. beyin göçmüş nesi var nesi yoksa toplamış gitmiş bedenden. e bu durumda seni kürt milliyetçisi de ilan edebilir başka bir şey de.

polis ve askerlerin yetkilerinin artırılması

brc
polis şiddeti başlığında bahsettigim iki olay da ülke de ohal yoktu. ohal yokken bile bu şiddeti en üst seviye de uygulayanlar ohalden sonra neler yapiyorlar şahit oluyoruz. kaldi ki bu ohal durumunda yetkilerinin artırılması ya da her hangi bir durumda yetkilerinin artirilmasi ne kadar zalimce bir düşüncedir. hayır anlamıyorum bu başlığa destekleyici yazı yazanlar halktan değiller mi bunu yazan nerden uzaydan mi yaziyor. yetkisi artirilsa acaba senin haklarina tecavuz eden tüm devlet erkanina mi mudahale edecek sana yine sana mudahale edecek bire hey gafil.

seni seviyorum

brc
en sık kullandığım cümle. çocuklarıma, kardeşlerime, annemi hatırladığım da onun resimlerine, ablalarıma. sevdiğim herkese seni seviyorum derim mutlaka. işin güzel yanı çocuklarım da birbirlerine ve bana hep seni seviyorum diyorlar. bir de bu lafı seviyorum ben. insan sevgisini dile getirmezse nereden bilsin karşı taraf sevilip sevilmediğini. her zaman ifade edilmesi kişiye özel söylenmesi çok daha etkili. pepenin böyle bir şarkısı var.
utanma canım , sıkılma canım
bana beni sevdiğini söyle. diye devan ediyor. dinleyebilirsiniz.

seyit rıza

brc
Ben sulh için cumhuriyet için çok şey yaptım. Silah toplamaya yardımcı oldum. Silahlar toplandı. Şu adamlar teslim edilecek dendi, teslim ettim. Her istediklerinde 'bu son' dediler. Sonra daha fazla şeyler istemeye başladılar. İstekleri hiç bitmedi. Ben bunu önceleri anlayamamıştım. Sonra çıkan Tunceli Kanunu'ndan iyice anladım. Emin oldum ki biz Dersimliler ne yaparsak yapalım bu sizi durdurmayacak. Sizin de başından beri planınız Dersim'i toptan yok etmek, ortadan kaldırmaktı. Bunu çok geç de olsa anladım. Ben yaptığım hiçbir şeyden pişman değilim, af da istemiyorum, bu benim son sözlerim, başka da bir şey demeyeceğim.

sevdiğimiz kişileri kaybetmek

brc
insan ölümle karşılaştıktan sonra ölümün var olduğunu idrak edebiliyor. kişileri kaybetmek kısmında ki anlam bana sadece ölümü çağrıştırıyor. ölüm olmadığı sürece kişilerin kaybedildiğine inanmıyorum. sevdikleriniz hayatta ve yaşıyorsa nefes aldığını bilmek bile mutlu ediyor. ancak ölüm gerçek kaybedistir. bir daha göremez duyamaz dokunamaz olduğunuzdan emin olursunuz. annemi kaybettiğim de herkes onun ölmüş olduğundan emindi ve herkes bu yüzden toplanmıştı. bir tek ben şüpheliydim ölüp ölmediğinden. akıl tutulması gibi bir şey herkes hem fikir siz reddediyorsunuz. o öldükten sonra hiç bir şeyin bundan daha fazla acı vermediğini veremeyeceğini anladım. büyük eksik hissediyor insan. elini tutup canlı olup olmadığına baktım pat diye yere düşünce kalk filan diye seslendim kalkmadı çok zordu acıydı. yine de mezara koyuluşunu izledim ve emin oldum onu kaybettiğimden. soğuk çok soğuk mezar taşına dokunmak. ne yapsam eksik sanki ne yapsam tam mutlu değilim. büyük bir şeydi benim için o. karşılıksız severdi ve şartları yoktu. beni üzüyorsun demezdi hiç sen üzülürsün derdi. bunu nasıl becerirdi bilmiyorum ama yapardı ışte. yemyeşil gözleri sarı saçları vardı. çok masumdu yine o olsun isterdim dünyada yaşadığını bilsem yeterdi. çok az şeyden mutlu olurdu mesela benim mutlu olmamdan. kokusu.... kokusu hic bir yerde yok bulamıyorum. ona özgüydü. hiç bir sorunum yokken bile eksik hissediyorum hep eksik anlık olarak yerini başka şeylerle doldurmaya çalışıyorum ve sonra o eksiği hic gideremiyorum. ve hep tamamlanma ihtiyaci duyduğumda bir kere daha hatırlıyorum onun yerini doldurmaya çalıştığımi. günlük hayatın kosusturmacisina kaptırıp duygularını bir kenara itebilen birisi olamadim. beni esir alamiyor bu kosusturmaca ve ben de her gün yeniden yeniden hatırlıyorum. ama ölümü kabul ettim ölüm var gerçekten kaybetmektir ölüm. kin tutamaz ve affedici olur hale geldim ve insanlara daha açık olmayı net olmayı giden omurden ve bizden gidiyor. hayat çok kisaymis ya. bir arada oluyorsunuz ve sonra olamiyorsunuz ya sen ya o ölüyorsunuz birer ölümlüsünüz. ve çok acı çok anlamsız. onu hala çok seviyorum... ve beni en çok sevdiğini bildigim elinde olsa dağları önüme serecegini bildigim dunyada birlikte vakit geçirdiğim tek insan. insan kaybettiğinden bahsetmeye başlayınca daha neler neler yazmak istiyor. zmaanla unutmuyor çok daha fazla ozluyor beraber uyumayi arzuluyorsunuz. ölümün karşısında aciz olduğum kadar hic bir yerde aciz olmadım caresiz hissetmedim o kadar. yaşıyorsa kaybetmdiniz ! ama yaşamıyorsa bunun için gerçekten üzülün ve hatırlayın.
bir gözlüğü kullandığı ilaçları çantası bir yemenisi. her gün bir tanesiyle uyuyup şanslı hissediyorum. onun ellerinin değmiş olduğunu bilmek huzur veriyor. canım benim canım. seni hep ve hala çok seviyorum.

Yazarların meslekleri

brc
Anne , ev kadını : bir gün bulaşıkçı bir gün ütücü bir gün boyacı bir gün tamirci bir gün at ( sırtıma biniyorlar ve o çizgi filmde ki asıl doru benim ) bir gün hemşire ( el ayak kesme, düşme , oyuncak fırlatma sonucu oluşan morluklar ve her defasında doktora gidemeyiz ne bunu onların psikolojisi kaldırır nede küçücük yaralar için gittiğimiz hastahaneden binbir çesit enfeksiyonumuzu toplayıp geri dönmek isteriz) bir gün uçurtmacı bir gün gta bilmem kaçcı vs. ( bu liste böyle uzar gider sonlandıralım ) ve her gün ahçı (doymak bilmezler ve eğer yemek yoksa beni bile yiyebilirler korkuyorum bir gün uyandığım da kolumun birinin olmadığını hayal ediyorum ).

kürtçe

brc
akışkan, keyifli, en sevdiğim dillerden birisi. çok fazla sözlerini anlamasam da bu dilde ki türküleri dinlediğimde aldığım haz çok başka. insan bulunduğu coğrafya da ki dilleri merak etmez ilgi duymaz araştırmaz mı ya. iç içesin bak bir zahmet ne konuşuluyor ne deniliyor. çekici yanları nedir ne değildir.

islam peygamberi muhammed

brc
aklıma din kültürü öğretmenimin, muhammedle ilgili anlattığı bir hikaye geldi.dedesiyle kervana katılmıştı yine bir gün.orada bir kişi dedesine bu çocuk son peygamberdir bu o kişidir demesi ve çocuğu o kavurucu sıcaktan koruyan bulutu göstermesi, benim de çocuğu ay yüzlü sezerciğe benzetmem kafam da öyle canlandırmam....

ırkçı başlıklar açmak

brc
bir insan ırkçı değilse ırkçı başlıklar açmaz diye düşünüyorum. ırkçılığında bir çok toplum da tedavisi mümkün olmayan bir hastalık olduğu söylenir ve çoğu zaman kabul edilir. aramızda hastalar var. hastalıklarının bulaşıcı olup olmadığını bilemiyoruz. bir doktora görünseler filan ancak öyle bir arada kalabilmeyi amaçlasak olmaz mı ?

ırkçı başlıklar açmak

brc
umarım burada yaratmış oldukları atmosferden memnundurlar. umarım burada böyle bir platform da ırkçı, ayrıştırıcı nefret söylemlerinde bulunanlar buna müsade edenler biz buradan ayrıldıktan sonra yaptıklarının çok doğru olduğundan emin olurlar ve vicdanlarıyla yüzleşmek zorunda kalmazlar. içiniz de bulundurduğunuz kin ve nefreti buralara saçmakla , sözlüğün belli başlı kurallarını ezip geçmekle sizin dışınızda ki insanlara bu söylemler de bulunarak verdiğiniz rahatsızlık sizi mutlu ediyordur. burada özellikle belli bir kitlenin ırkçı başlıklar açmasına müdahale etmeyenler, kac gündür çocuk kandırır gibi öyle olmaz profesyonelce davranmak gerekir deyip günlerdir belli bir kitleyi oyalayanlar, konuşuyoruz halledeceğiz değerlendirmeye aldık gibi laflarla burada bu çirkin eyleme müdahale etmeyenler, siz hepiniz burada belli bir kitlenin mutsuzluğuna neden oluyor sindirilmeleri için göz yumuyorsunuz. kural ihlali yaptıkları halde uyardık uyarıyoruz deyip banlamadığınız insanların burada nefret söylemlerinde bulunmalarına müsade ediyorsunuz. reel hayatta birlik beraberlik naraları atan vatan toprağının her bir karışı kutsaldır diyen kitle burada faşist söylemler de bulunuyor insanları tahrik ediyorlar. ben şahsen burada bu tip söylemler de bulunabilen ve bunlara müdahale etmeyen insanlarla bir arada bulunmak istemiyorum. savunduğunuz düşünce size göre ne denli kıymetli olursa olsun, eğer başka sizden başka bir ırka tahammül edemiyorsanız tek bir düşüncenin arkasından gittiğinizi başka hiç bir görüşe saygınız olmadığını, ve tek bir görüş arkasından gidenlerin basit birer çöp yığını olduğunu unutmayınız. herkes istediği şekil de düşüncelerini dile getirebilir ancak sen kimsin kürtler ermeniler araplar şunlar bunlar kötüdür gibi cümleler kuruyor ve bunu da son derece aşağılık bir şekil de savunabiliyorsun ? varlığı da yokluğu da bir olan insanlar burada bu platform da huzur bozuyor ve buna göz yumuluyor. eğer bu saldırılara devam edilirse onların tercih etmiş oldukları aşağılayıcı üslubu tercih etmemeden buradan ayrılacağız. hiç kimseye hic bir şeye saygınız yok. saygısız seviyesiz vizyonsuz vasıfsız insanlar kitlesi....
10

berkin elvan'a küfür eden türkçüler

brc
bu nasıl bir aciziyet ki öldürülen küçücük bir çocuğa küfür ediliyor üzerinden prim yapılıyor. ölmüş be ölmüş yaşamıyor artık hayatı son bulmuş bir hayat yok olmuş. ne sebepten olursa olsun polis tarafından öldürülmüş. bir insanın küçücük bir çocuğa böyle küfürler edebiliyor olması için akıl sağlığının yerinde olmaması lazım. acizeyetin göstergesidir bu seviyeye kadar düşmek.

eşitlik

brc
önemli olan insanlığını yitirmemektir. önemli olan o eşitlik duygusunu kabul edebilmektir. önemli olan bu topraklar da kardeşçe ama eşit olarak yaşayabiliriz demektir.

gültan kışanak

araba sevdası

brc
recaizade mahmut ekrem ortaokul 1 de filan okumak gibi bir girişimde bulunup bana fazlasıyla yabancı ve bir beş boy büyük gelen kelimeleri anlayamamam ve daha sonra o kitaba karşı bir ön yargı beslemem. lise de türkçe kitabında örnek olarak kitapattan alıntı yapılmasa ben de karşılaşmasam böyle muazzam bir kitabı okumaktan mahrum kalacaktım.

sabah yapılırsa mutluluğu tüm güne yayılabilecek kısa kolay aktivitiler

brc
sabah serinliğinde muzik eşliğinde güzel bir yürüyüş, dönüşte mis gibi ekmek kokan bir fırına uğrayıp kahvaltı için sıcak,tazecik ekmek alma keyfi, olabildiğince karşılaştığımız insanlarla, hayvanlarla merhalabaşmak , güzel dilekler de bulunmak, hemen mahallenin marketinden bir kaç günlük gazete almak(bazılarını sadece bulmaca için alıyorum) çok ama çok keyifli. deneyebilirsiniz.

ağlamak

brc
insan büyüdükçe daha az ağlar hale geliyor. ağlamayı özlüyorum bazen. bazen de hiç beklemediğim bir anda ağlıyorum. bir bakıyorum ağlamaya baslamisim. yine panik atak yolda gibi gözüküyor.

polis şiddeti

brc
sekiz mart kadinlar gününde ümraniye meydanda 4 toma yüzlerce polis vardi. aramiz da hdp kadın kollarının da bulunduğunu bahane ederek alalacele bildiriyi okutup dagitttilar. tomalar yüzlerce polis karşılarında toplasan 40 kişi etmeyecek kadın grubu. programimizi uygulamamiza musade etmediler. ya abi kadının sazını bırakın diyen bir genc arkadaşa gel bakalim seninle bir konusalim diyen kabadayi tipli bir tanesi aldi götürdü. yine ok meydaninda 2016 da 2 temuz sivas şehitleri anma gününde grup yorum vardi ve akrepler etrafimizda döndü durdu gözümüz hep onlarin yapacağı saldirida oldu. programin bitiminden olaylar patlak verdi zaten dağılın programiniz bittiyse dagilin uyarısıyla basladi hersey. bir kadin engelli çocuğunu balkondan iceriye sokmaya calisiyor bir yandan da bize kaçın kaçın diye bagiriyordu. sokaklar biber gazina bulandı su sikmalar filan tam caddeye ciktik taksi durağının oraya yüzlerce polis yigmislar tekrar sokaklara girdik. neyin önlemini aliyorsun neyin. sokaklarda ölenleri katliamlari da mi anmayalim ? yine sarigazi de grup yorum konseri icin 2016 haziraninda toplandik ve grup yorum uyelerini goz altina aldilar önce sonrasinda parkta oturmayin diye uyarmaya basladilar tamam aldiniz engellediniz neden orada ki halki evlere tikmaya calisiyorsunuz. otobus durağına yoneldik artik binip evimize dönmek için oraya gaz atmaya su sikmaya basladilar esnaf kilit vurdu dükkanlara. orada bir kaç donerci açık kaldi orslara dolustuk onlarada kapatin diye uyari da bulunuyor. sokakta insanlar gazdan etkilendi duraklarda otobusler durmadi gecip gitti. tek sucumuz grup yorum goz altina alindiktan sonra orada hala bekliyor olmamizdi. bunlar birebir şahit olduklarim. polis siddeti deyince tutup kolundan iyice bir dovmesine gerek yok. toplanmayin bir araya gelmeyin devlet ve hukumete karşı slogan atmayin fikir ve düşüncelerinizi eylemlere dokmeyin dokerseniz iste böyle bogariz sizi diyen o psikolojik şiddet halkin uzerinde cok dhaa büyük bir baskı.

kadın başına

brc
kadın başına derken sanki baska bir varlıktan bahsediyor. yani o da senin gibi insan iste seninle aynı. senin gibi dusunebiliyor konusabiliyor yiyor iciyor üzülüyor seviniyor kızıyor tıpatıp seninle aynı kadın başına demene gerek yok kendin gibi olan birini eksik ve yetersiz buluyorsun otomatikmen kendini de eksik ve yetersiz buluyorsun

yanlış tanımak

brc
insan bir kişiyi bile mi doğru tanimaz ya. ben ışte hayatimda bir tek kişiyi bile doğru tanimadim tanıyamadım. tanıyamıyorum çünkü insanlar her gün farklı bir ruh hali icerisindeler. hiç birisi için asla şu şöyledir ve kesin çizgileri şu ya da şudur diyemem. o kadar tanıyamıyorum yani düşünün.