franz

Çok güzel noktalara değiniyorsunuz.

Fakat yazıma ve imlaya da dikkat ediniz, zira her yazıya edit yapmak istemiyorum inanın.

edit:imla

Monsieur şeklinde yazılır, normal olarak mösyö şeklinde okunsa da, gariptir ki buralarda monşer şeklinde kullanılmıştır.

Atamayı 1 puan ile kaçırdım,
Görüştüğüm hanımefendi benden zaman istedi-ne demeye çalıştı bu anlayamadım cidden-,
12 yıllık arkadaşım ile küstüm;

Bi tek yıldırım düşmedi kafama sanırım. O da zamanını bekliyor galiba.

Ha ama içten içe mutluyum, benim hala umudum var, yedirmem onu kimseye. :))

Biraz daha aktif kullanılsa buralar daha bir yeşerir sanki?

coldplay'in beyonce ile düeti.

sanırım yıllarca dinlenen paradise efsanesinden sonra, "artık bu sizi idare eder ölene kadar." diyerek çıkardılar.



.
.
Benden bir içki,
Sonra gökyüzüne karşı ateş edeceğiz;

Ahenkle.
.
.

franz ve türevleri ile diğer birçok sözlükte bulunuyorum.

Fakat sıkıldım artık, hiçbir yerde bir şey yazmamaya başladım.

Edit:imla

reklamın iyisi kötüsü olmaz;

(bkz:franz)

En başta zordur.

Her şey-
En başta-
Her zaman-
Zordur.

aşırma bilgidir.

http://ttkb.meb.gov.tr/program2.aspx

buradan müfredatlara ulaşıp inceleme yapabilirsiniz.

yönetmeniğini (bkz:john huddles)'in yapmış olduğu 2013 çıkış tarihli film.

basit olarak konusu; felsefe son sınıf öğrencileri dönem sonu sınavına tabii tutulur. sınavda dünya üzerinde kaos vardır. her yere atom bombaları atılacaktır. içlerinden seçtikleri 10 kişilik grup, bir yıl boyunca bir sığınakta yaşayacak ve sonra yeni dünyayı kuracaklardır. kendilerini sığınağa kabul ettirmek içinse bir kutunun içinden seçtikleri meslekler ile diğerlerini saf dışı bırakmak için fikir yürüteceklerdir.

fikir üzerine kurulu olduğu için bu filmin diğer türlerinden çok daha ilgi çekici olduğu kesin.

ciddi anlamda anlam veremediğim durumdur.

hani sucuk kısmı az-çok anlaşılıyor, akıl erdiliyor et yeme olayına.

fakat yumurta kısmında, önce tavuğu evcilleştireceksin-ki evcilleşmemiş hali de ne kadar zararlı olabilir bilemiyorum.-, evcilleştirdikten sonra yumurtladığını bulacaksın ve o yumurtanın yenilebilir olduğunu, yenmeden önce de belli bir sıcaklığa ihtiyaç duyduğunu keşfedeceksin. ayrıca, ısıttıktan sonra katılaşmış halinin yenilebilir olduğuna karar kılacaksın ve etrafındakileri de buna inandıracaksın.

sonra bak hele paşamdaki lükse, diyeceksin ki bu tek başına tatsız tuzsuz, ekleme yapmak gerek. onlarca yiyecek, ot varken, gideceksin sucukta karar kılacaksın.

sucuklu yumurtanın şu an vejetaryenlere karşı yapılmış bir tahrik olması da çok olası. hem yumurta hem de et bir hayvandan çıkıyor sonuçta.

yumurtanın savaş malzemesi olarak kullanılmaması da ayrı üzücü bir durum.

Süleyman Apaydın'a ait bir şiir.

kimi zaman kendimi içinde hissettiğim durumdur.

hani kişi zaten ölecektir, vücuduna saygı amaçlı mıdır sterilize edilmesi?
içinde etkili bir zehir varken, ucunda bulunan mikroptan mı korkuluyordur?
mikrop mu kapacaktır ölecek vücut?

gariptir.

Bayılıyorum bu söze.

zamanında kim bulduysa güzel bir troll olmuş.

doğrusu 'felsefi'dir. felsefik deyü bir şey yoktur.

İmar olarak kütüphane, sanat merkezi, tiyatro, opera binası gibi bir şey açılsaydı saygı duyardım.

Fakat buna karşı ultra saygısızlık besliyorum.