maske takmamak için direnen yavşaklar kulübü

franz
birinin sevabına kurup bu yavşakları ifşa etmesi gerektiği platformdur.


ulan sokakta etrafın kalabalık değilse ne halt edersen et de, bi dolmuşa bineceksin en fazla 20-30 dk lan. kapalı ortamda tak, en fazla 5 dakika durup çıkacaksın orada çalışmıyorsan belli ki. şunu adam olup çek burnunun kemerine kadar, insanı fitil etme.

illa o maskeyi bi tarafına sokmak isteyen insanların olmasından zevk mi alıyor bu andavallar anlamıyorum.
jakoben
bu illet ülkeye gelmeden türk milleti denen sikko yapıyı iyi bildiğimden boku yedik demiştim. hatta bir vatsap konuşmasında kamuda çalışan arkadaşlarıma oğlum bu umreden dönenler gelip burada polise falan tükürür demiştim. nitekim bir yada iki hafta sonra dediklerim çıktı. çok büyük bir cehaletin ve sikkoluğun içinde yaşıyoruz. sokak röportajlarına bakıyorum arada konuşmayı unutmuş gerizekalılar gerçekten cümle kuramıyorlar o hale getirildiler. değil maske takmasını beklemek, takması gerektiğini söylemek için bile yanına yaklaşmayacaksın. balgamı yersin. türk milleti öldü aq. sike sike öldürdüler onu boşverin yani.
1
laikice
kulaktan dolma bilgilerin, yıllardır alışılmış yaşam stilinin, ciddiye almamanın, bencil olmanın sonucu olarak çıkan insan tipleri. doğru bilgiyi aramayı bilmeyen ve hiç aramamış olan, malına canından daha çok değer verenler bunlar genelde. bunca insan maske takarak bu insanları koruduğumuz düşüncesi bazen başımı ağrıtıyor.
liberalist
benim galiba bu. pandemi sürecinin başladığı ilk günden beri tartışmadığım zabıta, kavga etmediğim polis kalmadı. maske takmanın bulaş riskini büyük oranda azalttığını biliyorum, elimden geldiğince de kurallara uymaya çalışıyorum fakat açık havada o maskeyi boynuma geçirince sırf okuduğu bir şiir yüzünden zindanlara tutsak edilmiş cumhurbaşkanımız recep t*ayyip erdoğan gibi hissediyorum kendimi.
hangi özgür ruhlu insan çıktığı bir doğa yürüyüşü esnasında kölelik duygusunu iliklerine kadar hissetmek ister ki? benimki de insanlık hali işte, anlayışlı olun.