sosyal psikoloji kavramı

laik bir hanim
En geniş anlamı ile sosyal psikoloji kişiler arasındaki etkileşimlerin bilimidir. Sosyal psikoloji, psikoloji ile sosyoloji arasında yer alan ve bireyin toplumdaki davranışlarını inceleyen bir disiplindir. Psikolojik temelli sosyal psikoloji, olayları bireyden çevreye doğru incelerken sosyolojik temelli sosyal psikoloji, olayları çevreden bireye doğru inceler. Sosyal psikolojiyi açıklamaya çalışan bazı tanımların ortak görüşüne göre, sosyal psikoloji, toplum içindeki bireyin davranış bilimidir. Bütün bu tanımlarda bireyin davranışının ön plana alındığını görüyoruz. Bu tanımların ortak noktası, sosyal psikoloji, sosyal ve kültürel ortamdaki birey davranışının özelliklerinin ve nedenlerinin ve kişinin başka kişilere ilişkin davranışının bilimsel incelenmesi olduğu yönündedir. Alport'un 1968'de yaptığı tanım bugün de geçerliğini korumaktadır. “Bireylerin düşünce, duygu ve davranışlarının, başkalarının gerçek, hayal edilen ya da zımni varlığından etkileniş tarzını anlama ve açıklama çabasıdır.” Birey odaklı tanımların aksine, sosyal etki üstünde duran ve birey-çevre etkisi çerçevesinde, vurgunun bireyin davranışından sosyal etkileşime ve sosyal çevreye doğru kaydığını gördüğümüz tanımlarda bulunmaktadır. Bu tanımların ortak noktasına göre, sosyal psikoloji, insanların sosyal gruplara katılamaları sonucu ortaya çıkan davranış biçimlerini ve organizma-çevre karşılıklı etkileri sonucu, sosyal çevre tarafından kontrol edilen, etkilenen ve sınırlandırılan insan davranışının açıklanmasına yöneliktir. Bu iki tanımlama grubundan ilkinde bireyin, diğerinde de sosyal etkileşim ve çevrenin ön plana alındığını görmekteyiz. Bu durum, sosyal psikolojinin açıklama sistemlerinde yer alan, psikolojik ve sosyolojik sosyal psikoloji akımlarını yansıtmaktadır. Bu akımların açıklamalarınıKağıtçıbaşı, (2004: 20-21) aşağıdaki gibi açıklamaktadır: ...“Psikolojik sosyal psikoloji” akımı, çalıştığı olayları “içten-dışa” (bireyden çevreye) doğru inceler. Şöyle ki temel amaç, bireyin davranışlarını ve bunun nedenlerini sosyal çevre içinde fakat birey düzeyinde anlamak ve açıklamaktır. Burada incelenecek olan bireydir, onun toplum tarafından etkilenen tutumları, güdüleri, duyguları, öğrenme ve algılarıdır. Bu şekliyle sosyal psikoloji, genel psikolojiye çok yaklaşmaktadır; çünkü her ikisinin de konu alanı bireyin davranışı, bilişi ve yaşantısıdır. Hatta bir görüş, sosyal psikolojiyi genel psikolojinin bir alt dalı olarak niteler. Ancak, sosyal psikolojide, genel psikolojiden farklı olarak sosyaldavranışa önem verildiği bir gerçektir. Genel psikolojide ise fiziksel çevre ile bilişsel, duygusal ve güdüsel temel psikolojik süreçlerin ilişkisi birinci derece önemlidir. “Sosyolojik sosyal psikoloji” akımı ise olayları “dıştan-içe” (çevreden bireye) doğru ele almaktadır. Burada araştırma birimi, bireyden daha geniş olan sosyal çevre ya da gruptur. Bu yaklaşım kişinin iç olaylarıyla değil, kişiler arasıetkileşimle ilgilenir. Bu görüş de sosyal psikolojiyi sosyolojinin bir alt dalı olarak niteler. Ancak burada da gene sosyoloji ile sosyal psikolojinin arasında bir vurgu farkı olduğunu unutmamak gerekir. Sosyoloji, çalıştığı olaylarıtoplum düzeyinde inceler; sosyal psikolojide ise araştırma birimi daha dardır (kişi-çevre etkileşimi) ve bireyin davranışının da bu etkileşim içinde bir yeri vardır. Ancak ne birey ne de toplum (grup) birbirinden soyutlanmış olarak gereğince incelenemez çünkü birey toplumun içinde; toplum da -değerler, normlar, tutumlar vb. nitelikleriyle- bireyin içindedir. Toplum bireyi şekillendirdiği ve
15 doğumundan ölümüne kadar etkilediği gibi, birey de içinde bulunduğu toplumu etkiler. Demek ki en genel anlamıyla, sosyal psikolojinin konusu, birey-toplum (grup) etkileşimidir.
iron
Sosyoloji ile psikolojinin kesişim noktasında sosyal psikoloji bulunur. Sosyal psikoloji bir grubun veya kişinin davranışlarını değil, herhangi bir grubun üyesi olarak bir insanın davranışınıinceler. İnsan bir sosyal varlıktır ve genellikle bir veya birçok sosyal grubun üyesidir. Sosyal psikolojinin odak noktasını insanın, üyesi bulunduğu sosyal grup içindeki davranışları oluşturur. İnsan kendi başına yaşayamaz, başkalarıyla bir arada yaşamak zorundadır. Onları etkiler ve onlardan etkilenir. Bireyin toplumu, toplumun da bireyi nasıl etkilediğinin araştırılması ile oluşur. Temel konular; grup üyeliği, grup normları, gruptaki değişikliklerin üyeler üzerindeki etkileri, yönelim tarzı, grup süreçleri, inanç ve değerler, resmî veya gayrıresmî gruplardır. İnsanların kişilik yapısı üzerinde durarak kişilerin düşünce ve duygularının çevre etkisi altında nasıl ve niçin değiştiğini araştırır ve kişilerin davranışları arasındaki benzerlik ve farklılıkların sebeplerini inceler. Sosyal psikoloji alanında, kültür ve insan davranışını anlamada üçüncü bilim dalı olarak antropoloji yer alır. Sosyal psikolojiyi oluşturan bilim dallarının kesişim, üçlü kesişim noktasında psikoloji, sosyoloji ve antropoloji bulunur. Sosyal psikolojinin inceleme alanına giren kişilik, öğrenme, algılama, güdüleme ve tutumların oluşması, uyma, ikna etme gibi konular davranış bilimlerinin de önemli konuları arasındadır. Kağıtçıbaşı (2004:21-22), sosyal psikolojinin diğer bilimler arasındaki yerini, çok disiplinli bir açıklama boyutundan vermektedir: ...Sosyal psikolojinin kökleri psikoloji ve sosyolojidedir ve bu disiplinlerin birleşme noktasında yer alır. Durum böyle olunca, sosyoloji ve psikoloji gelişmiş iki sosyal bilim alanı iken, sosyal psikolojiye niçin gereksinim olduğu sorusu akla gelebilir. Bu sorunun cevabınışöyle verebiliriz: Sosyal psikoloji, çalıştığı olaylara sosyoloji ve psikolojide kolayca geliştirilemeyen yeni bir görüş açısı getirir. Şöyle ki, kişi ile toplumun ilişkisi söz konusu olduğu zaman, psikolojinin, kişinin belirli bir sosyal ortamda yaşadığını; sosyolojinin de, kişilerin bulunduğu ortama kendi özelliklerini getirdiğini gözden kaçırmamaları gerekir. Oysa, bu iki disiplinin formel yapısıiçinde bunu sağlayacak esneklik çoğu zaman görülmemektedir. Sosyal psikoloji işte bu soruna bir çözüm getirir. Örneğin; psikoloji, kişilik konusunda bize zengin bilgiler sağladığı hâlde, liderlik konusunda aynı derecede başarılı değildir. Çünkü liderlik, sadece kişilik özelliklerinde değil, grubun çeşitli özelliklerinden de etkilenmekte ve kişiyle sosyal çevrenin etkileşimi şeklinde ortaya çıkmaktadır. Aynışekilde, kişilik psikolojisi hakkında bilgi sahibi olmak ya da toplumun ögelerini sosyolojik açıdan anlamak, grup dinamiği, tutumların sürekliliği ya da değişmesi gibi konuları kavramamız için yeterli olmamaktadır. Sosyal psikoloji, sosyoloji ve psikolojinin yetersiz kaldığı bu gibi sosyal olaylara eğilerek sosyal bilimlerdeki önemli bir boşluğu doldurmaktadır. Demek ki sosyal psikoloji, psikoloji ve sosyolojinin çakıştığı alanlara eğilir. Sosyal psikoloji, kuşkusuz, diğer sosyal bilimlerle de özellikle antropoloji ile de yakından ilişkilidir. Zaten günümüzde sosyal bilimlere hakim olan eğilim, disiplinlerin birbirine katkısına dayanan çok disiplinli ya da disiplinlerarası yaklaşımdır. Bireysel bakışı ile psikoloji ve insan davranışına getirdiği toplumsal nedenli bakışaçısı ile sosyoloji, insan bilimi olarak da ifade edilen antropoloji, özellikle de sosyal antropoloji, kültürel ve yapısal etkileşimiyle insan, toplum davranışlarını ve değişimini de konu ederek sosyal psikolojinin derin bakış açısını oluşturur. Hukuk, iktisat, siyasal bilimler, tarih, biyoloji gibi bilim dallarının da etkisi küçük boşlukları doldurarak insan davranışının daha bütüncül olarak ele alınmasını sağlar.