Nem çok nem... havasını sevemedim bir türlü ama yeşilliği güzel.
Yaz insanları için ideal bir yer değildir karadeniz. Sıcak havada bile bulutlar tepenizde boz boz dolanabilir.
Bunu görünce aklıma türkmenistan'daki at bakanlığı geldi. Evet, orada bir at bakanlığı var. Türkmen ahal teke atlarını korumak ve geliştirmek için açılmış bakanlık.
Her türlü haşerat
Rus yazar mihail bulgakov'un en iyi romanıdır. Şeytan'ın, woland takma adıyla stalin dönemi moskovası'na gelmesi ve meydana gelen garip olaylar anlatılıyor.
büyücü woland (şeytan), yancıları azazello, behemot ve hella ile moskova'ya gelir. Güzel margarita, şeytan'dan yardım ister. Çünkü sevdiği adam yani Usta, sanat çevrelerinden dışlanmış ve tımarhaneye düşmüştür. Sebebi de hz. İsa ile ilgili roman yazmasıdır.
Şeytan ve yancıları şehrin altını üstüne getirirler. Özellikle sanat ve edebiyat çevresinde ne kadar kalburüstü şahsiyet varsa ya ölecek ya da tımarhanelik olacaktır.
Bulgakov'un edebiyat camiasından bir çeşit öç alma denemesi olarak okunabilecek roman, moskova sanat çevrelerini adeta itin mabadına sokmuştur. Zaten roman rusya'da ancak yazar öldükten sonra basılmıştır. İlk baskısı ise ingiltere'de yapılmış.
Stalin döneminin uygulamalarını yeren, içi boşaltılmış sanat camiasını gözümüze sokan bulgakov'un bu ilginç romanı her daim okunacaklar listesinde olmalıdır.
büyücü woland (şeytan), yancıları azazello, behemot ve hella ile moskova'ya gelir. Güzel margarita, şeytan'dan yardım ister. Çünkü sevdiği adam yani Usta, sanat çevrelerinden dışlanmış ve tımarhaneye düşmüştür. Sebebi de hz. İsa ile ilgili roman yazmasıdır.
Şeytan ve yancıları şehrin altını üstüne getirirler. Özellikle sanat ve edebiyat çevresinde ne kadar kalburüstü şahsiyet varsa ya ölecek ya da tımarhanelik olacaktır.
Bulgakov'un edebiyat camiasından bir çeşit öç alma denemesi olarak okunabilecek roman, moskova sanat çevrelerini adeta itin mabadına sokmuştur. Zaten roman rusya'da ancak yazar öldükten sonra basılmıştır. İlk baskısı ise ingiltere'de yapılmış.
Stalin döneminin uygulamalarını yeren, içi boşaltılmış sanat camiasını gözümüze sokan bulgakov'un bu ilginç romanı her daim okunacaklar listesinde olmalıdır.
Çifte standart
Torpil-adam kayırma
Bilgi olmadan fikrin olması.
Biraz türkiye özeti oldu ama...:)
Torpil-adam kayırma
Bilgi olmadan fikrin olması.
Biraz türkiye özeti oldu ama...:)
O dediyse doğrudur, orada yazdıysa gerçektir, ayet var aaayyett diyen kitle.
Mor ve ötesi- bir derdim var
Uragut: kaşgarlı mahmut'un sözlüğünde kadın anlamında kullanılan bir kelime. Kadın anlamında işler ve katun kelimeleri de verilmiş.
Eski türklerde tigin(şehzade)'in eğitmeni olan kişi. Selçuklu'da atabey, osmanlı'da lala olmuştur.
Ayrıca don kazaklarının (kossak) da liderlerine ataman denirdi.
Ayrıca don kazaklarının (kossak) da liderlerine ataman denirdi.
Azmak: su birkintisi.
Kürtün: kar yığını. Samsun'da kürtün deresi de var.
Kürtün: kar yığını. Samsun'da kürtün deresi de var.
Akil adamların osmanlı'daki ilk versiyonu.
Ben göktürkler çağını isterdim. Pastoral, doğayla içiçe ve hep kazanıyorsun. En önemlisi şeriatçılar daha orta asya'ya yayılmamış.
Çalışarak zengin olunacağına inanan insanlar
Uykusuzluk problemi yaşamamışlar
Hala kpss'ye çalışıp umut bağlayanlar
Uykusuzluk problemi yaşamamışlar
Hala kpss'ye çalışıp umut bağlayanlar
Uygur Göç destanı'na göre sihirli, yağmur yağdıran bir taş ya da kaya parçasıdır. Uygurlar bu taşı çinlilere kaptırınca ülkede huzursuzluk, kuraklık ve kıtlık baş gösterir.
Kötü olaylar sonucu Uygurlar, ülkelerinden göç etmek zorunda kalacaktır. Göç destanı da bu olayın etrafında şekillenir.
Kötü olaylar sonucu Uygurlar, ülkelerinden göç etmek zorunda kalacaktır. Göç destanı da bu olayın etrafında şekillenir.
Türklerin yörüklük (konar-göçerlik) sisteminin ana karakteridir. Türkler kafalarına göre gezmezdi. Her obanın, aşiretin kendi ana bölgesi vardı.
Obalar, yazın yüksek ve serin yaylalara çıkarlardı (yazlak). Kışın ise alçak ovalara inerlerdi (kışlak). Tüm bu sistemin sebebi ise türklerin ana geçim kaynağının hayvancılık olmasıydı.
Obalar, yazın yüksek ve serin yaylalara çıkarlardı (yazlak). Kışın ise alçak ovalara inerlerdi (kışlak). Tüm bu sistemin sebebi ise türklerin ana geçim kaynağının hayvancılık olmasıydı.