ilkokul zamanlarıydı henüz. altıncı sınıf falan. araştırmalar yapıyordum. cevabını aradığım bazı sorular vardı. gel zaman git zaman derken kutsal kitabı (o zamanlar öyleydi ya) okudum. sümer tabletleriyle ne kadar da benzer dedim. sonra tabletlerin çevirilerini okudum derken liseye başladığımda bir de baktım ki koyu ateistim.
tonla çelişkiler vardı ve hatta kitaplarla uğraşmayıp direkt tanrı üzerine paradoks yaratıp var olamayacağını ispatladım kendime. İşin özeti, allah böyle yaratmış işte ne kurcalıyonuz.
