laik anılar

petrenko
Bu yaz darbe(!) Girisiminin ertesi günü Çanakkalede limanda başlayan demokrasi nöbetinin 20 metre ötesindeki iskelede bu adi propaganda showuna tepkimizi Çanakkale'nin laik gençleri olarak bira içerek gösteriyorduk.onumuzden babasının elini tutarak geçen minik laik kardeşimiz önümüzdeki cipslerden birine hamle yapınca babası gülerek özür diledi , biz de cipsi kardeşimize verdik babasına ısrar ederek.iskelenin ucuna kadar gidip dönunce babası eğilip "neyse ki Çanakkale'de barınamiyo bu tipler 50 kişi var yok şu iskeledeki gençler bile daha fazla edersiniz"dedi (veya buna çok yakın bi cumleydi) o gün laikliğin önemini bir kere daha anladım =)
rigmo
Gecen seneydi, acik ogretim sinavlarina giriyordum. Ataturk ilkeleri ve inkilap tarihi sinaviydi. Sorulari okumaya basladim ve sanki kafamdan kaynar sular dokuldu. Ders ataturk ilke ve inkilaplari fakat, ataturkle ilgili 3 bilemedin 4 soru var. Sinirlene sinirlene sorulari yaptim. Cikarken gozetmen hocaya "sorulari gordunuz mu dedim" o da "yok bakmadim" dedi. Sinirim gecmemisti. "Uc tane ataturk sorusu var sinavda rezalet!" Dedim o da "biliyorsun sorulari ben hazirlamiyorum" dedi. Sinirim dinmedi tabi sonra "hocam, bakin gun gelecek bu devran bitecek! O gun geldiginde, yerinizi tarafinizi dogru secin!" Dedim. Gozlerinin icine baka baka siniftan ciktim.
Sanirim en laik anim buydu.
Edit: anlatim bozuklugunu duzelttim
laiksavar
insanın laik olmasıyla gurur duyup hatırladıkça tebessüm ettiği anılardır. İlkokul 2 ya da 3. sınıfa gidiyorum. Bütün hayatımı birlikte geçirdiğim bir kız vardı. Anaokulundan beri arkadaşız. Aynı sınıftayız, aynı servisteyiz, evlerimiz çok yakın. Birbirimize gidip geliyoruz falan. Ben kendisini uzun zamandır seviyordum ama bir türlü söyleyemiyordum. Bu anlatacağım olay gerçekleşmeden bir kaç ay öncesinde kafama koydum ve her gece yatmadan kıza açılma planları yapıyorum. Doğru zaman kolluyorum. Bir gün anneannemlere gitmiştik. Ve ramazan ayı olduğu için şeytanların bağlandığını kötü olayların bu ayda olmayacağını söyledi bana. O an işte bu diye bağırasım geldi. Doğru zaman gelmişti. Çünkü şeytan olmazsa bana hayır diyemezdi. Bu ayda sadece iyi şeyler olmak zorundaydı. Kural böyleydi. Kendimi hazırladım sabah ilk iş servisten indiğimiz gibi herşeyi söyleyecektim. Gece geçmek bilmedi. Sabah serviste kıza yanımı tuttum oturması için ve birlikte okula geldik. İndiğimiz gibi cesaretimi topladım anlatmaya başladım. Hoşlandığımı söyledim ve uzun bir sessizlik oldu. Bu duruma dayanamayıp çocuk aklımla: "Bana hayır diyemezsin çünkü şeytanlar bağlı. Üzücü ve kötü şeyler olmaz bu ayda" diye bağırıverdim. Sabah andımız okumak için bekleyen çocuklardan sesimi duyup dönenler oldu. Ve ardından kız korkmuş olacak ki koştura koştura okula girdi. O an kendimi çok rezil hissettim. İkimizde bu konuyu hiç açmadık. Arkadaşlığımız da bir daha eskisi gibi olmadı. Uzun bir süre kimseye de anlatamadım. Bende travma etkisi yarattı. zaten o gün bugündür de laikim.
jamiryo
önceki genel seçimde kapıya gelen akpli propagandacı kabukluları bu evdekilerin hırsızlarla, teröristlerle işi yok deyip kovmuştum.

nasıl uzaklaştı görmeliydiniz.
Virtuoso
İzmirde klasik iş dönüş saati otobüs sıkışık. Trafiği söylememe bile gerek yok yine yol çalışması var vs. vs. orta sıralara doğru ilerlerken sakallı cübbeli yaşlı bir amca ver allah söyleniyor belediyeye. " Belediyecilikleri bu kadar otobüs yok olan otobüste sıkışık şuna bak " . gibilerinden bir geyiktir amcanın dilinde mırıldanıp duruyor. hemen arkasında oturan hemen hemen onun yaşlarında takım elbiseli yakasında gazi madalyası ve atatürk broşu olan bir amca " köyünde yürüyerek gittiğin yolu 60 yaş kartıyla yorulmadan oturarak gidiyorsun. rahatsızsan köyüne dön boş konuşmanın lüzumu yok " gibi bir çıkış yaparak tüm otobüs halkına tercüman olup otobüste izmir marşı çalınıyormuşcasına bir hava yaratmıştı. Teşekkürler gazi amcacım
kuyruksuzejderha
Bunu gerçekten yaşadım ister inanın ister inanmayın.
Hocamla konuşurken İslamiyet kabulunden sonra edebiyatı anlatıyordu
Ben: Hocam İslamiyet toplu olarak kabul ediyoruz ya diyelimki şimdi devlet resmi dinimizi değiştirdi Hristiyan olduk dese nasıl oluyor dedim.
Hoca: anlattı sonlarindada değiştirse bile ben burdayım ama çoğu kişi değiştirir dedi.
Ben: Hocam haklısınız %50 değiştirir dedim.
Buda böyle bir anımdır.
4
abuzer
Sene takribi 2007! Tabi ben o zamanlar 7. Sınıf bi ortaokul öğrencisiyim. Gündemde türban üniversiteye girsin mi tartışması var. Sosyal bilgiler öğretmenimiz sınıfta bir münazara yapılacağını ve bu konuyu iki gurubun karşılıklı tartışacağını söyledi. Çook istememe raģmen beni "türban üniversiteye girmemeli" gurubuna almadı. Bende seyirci olaral katılacağim tartışmaya biraz destek olma amacı ile evde bir sürü "türkiye laiktir laik kalacak" "türbana geçit yok" içerikli dövizler hazırladım ve sınıf arkadaşlarıma dağıttım. Öğretmen sınıfa girdi. tabi benim örgütlü arkadaşlarla hep beraber Türkiye laiktir laik kalacak sloganları atılmaya başlandi. Tartışma başladı tabi söz alan bişeler diyor tabi. Bende seyirci olarak söz istedim ve dedimki; türban takıp okumak isteyen irana yada suudi arabistana gitsin. Tam 10 yıl oldu o çocuk yaştaki vizyonum sert Tutumum... hey gidi gençlik yılları
laiikice
şapkayla derse girdim hoca çıkart dedi bizimde sınıfın %50 si baş örtülüydü onlar takıyor ben neden takamıyorum dedim onların dini inancı dedi iyi o zaman hocam bende şapkaya tapıyorum dedim adam dersten attı


not : o zamanlar atatürk e tam iftiraların coştuğu zamanlardı ve bu hoca hiç sevmezdi. inattı yaptım.