confessions

hades

Yazar  · 16 Ağustos 2017 Çarşamba

  1. toplam giri 44
  2. takipçi 2
  3. puan 468

25 eylül 2017 kürdistan referandumu

vaybanavaylarbana
Bm gözetiminde olmadığı için uluslararası yasalara göre bir geçerliliği olmayan sözde referandum. Ayrıca zalim kuzey ırak yöneticileri tarafından silah zoruyla insanlar sürgün edilerek veya katledilerek bölgenin etnik yapısı değiştirilmiştir. Öte yandan burada bağımsız(!) küçük bir devletçik isteyen kürtler değil israildir. olay tamamen israilin güdümünde kukla bir devlet kurmak amacını taşımaktadır bağımsızlık felan lafızattır.
1

mazideki yaralar

riseofanarchy
Biraz dertlendim, İçimi dökeyim be sözlük. Sizi ergen aşk hikayesi gibi bir şeyle boğmak istemezdim ama, geçmiyor bir türlü işte. Neyse başlayayım.
Bir gün facebook da takılırken birden duvarımda' admin alımı vardır' yazısı ile başladı her şey. Mesaj attım talibim diye, kısa sürede editör yaptılar. Sonra yönetici ile tanıştık ne kadar da ciddiydi, standart olarak'sayfada küfür hakaret içeren paylaşımlar ve sayfa üyelerine sarkıntılık etmek yok' dedi. Ve ertesi gün adminler çoğalmaya başladığı için sayfa ile ilgili görüş ve önerileri konuşup tartışabilmemiz için bi facebook sohbet odası kurdu. Daha da tanıştık derken çok sıkı arkadaş olduk halbuki aramızda 900 km mesafe vardı ama sıcaklığını hissedebiliyordum. Ve hoşlanmaya başladım ama onun sevgilisi varmış ve gruptaymış yöneticiymiş sonradan öğrendim. Çok ama çok kanım kaynadı ve bunlar ayrıldılar, sebebini o zamanlar bende bilmiyordum, sormadım da hep destek çıktım. Kimsesi yoktu geldi içini bana döktü, biraz da benim ısrarımla. Sonra ben buna günlerce teselli verip kafasını dağıttım, güldürdüm, eğlendirdim, bu onun da hoşuna gitmişti ve artık konuşmak için grubu kullanmıyorduk. Özelden yazışıyorduk ,ve benim sevgim gün geçtikçe artıyordu. Sonra aradaki samimiyet daha da fazlalaştı derken ben bi gün odamda internet çekmiyor mesajların gelmiyor diyerek telefon numarasını istedim, halbuki bahane değil doğruydu mesajlaşma da sıkıntı yaşıyorduk. Ramazan ayındaydık, telefon numarasını aldığım günün gecesi beklenmedik bir şekilde mesajlaşırken aradı. Açtım ama heyecandan ses çıkmıyor benden ve sonra biraz daha rahatladım, sesi o kadar tatlıydı ki yemin ediyorum başım ağrıyordu aile tartışması vardı moral de sıfırdı zaten ama o sesi duyunca hiç birisinden eser kalmamıştı. Kalbim mahalleyi sahura kaldıran davulcu misali bam! küt! küt! atıyordu. şivesi de vardı doğu yöresinden çok ama çok tatlıydı sesini duyar duymaz artık saklayamaz oldum kendimden ona aşık olduğumu. Ve günler boyunca 12 den sahura kadar konuşuyorduk, çok iyi anlaşıyorduk, çok sıkı bağlandık birbirimize. Ve günler haftaları, haftalar ayları kovaladı ben artık buna aşık olduğumu söylemem gerektiğini düşündüm, ve utanarak söyledim. İlk başta inanamadı sonra bi soğukluk hissettim ve telefonda nazikçe reddetti, ama geçerli bi sebebi vardı. Bak dedi şimdi biz seninle sevgili gibi her şeyi yapıyoruz,her şeyi söylüyoruz gülüyoruz, eğleniyoruz ama işkinin adını koyarsan kısa sürüyor dedi. Fazla kafaya takıp, bunaltıyorsun istemeden karşındakini dedi. Bende ikna oldum artık daha da bi yakınlaşmıştık bana dedi sadece ismimle değil istediğin şekilde seslenebilirsin dedi. Ve artık daha da yakındık birbirimize canım,aşkım, bi' tanem vs. gibi şeylerle sesleniyorduk, aramızdan su sızmıyordu ve bu hali bana daha iyi geliyordu. Ve yine haftalar ayları kovalarken ben fark ettim ki artık onsuz yapamıyorum o iyi geceler mesajıma cevap vermediği sürece uyuyamıyor, o afiyet olsun demeden yemek yiyemiyor, o günaydın mesajıma cevap vermeden tam uyanamadığımı fark ettim ve bu durumun seviye atlamasını istiyordum biraz da içimde ilk defa sevgilimin olacağı heyecanı ile tekrar sordum güzel bi şekilde çıkma teklifi ettim, ve kabul etti. Artık dünyanın en mutlu insanı bendim. Bu arada messenger' dan felan fotoğraflarımızı atıyorduk ve atar atmaz da zaten telefonumun ekranını süsledi. Konuştuk, konuştuk sevgili olarak bunun annesini babasının haberi yok daha onlardan gizli görüşüyoruz, ve bi gün babası bunu benimle konuşurken yakalamış çok kızmış ve telefonu duvara fırlatıp hattını kırmış ve evden çıkıp gitmiş. Artık çok sık görüşemiyorduk, kardeşinin telefonu ile facebook aracılığı ile görüşüyorduk ama çok özlüyordum sonra ben buna telefon alma kararı aldım, söyledim oda yakalanmamak için kardeşinin ve annesinin telefonu klavyeli nokia serisindenmiş, ondan almamı istedi, en azından yakalanırsa kardeşimin yada annemin diyebilsin diye. Bir süre sonra gönderdim ama hala sık görüşemiyorduk telefonu gizli saklı kullandığı için sıkıntı oluyordu. Artık gerçekten sesini felan duymak lüks haline gelmişti günde yarım saatini ayırabiliyordu o da mesajlaşarak, iyice özledim sonra az daha düzelmeye başladı derken öyle öyle yine aylar geçti artık 8 ay olmuştu ve ben öyle hayaller kurmuştum ki artık hayatımın anlamı olmuştu. Sonra işte hergün gülüyoruz eğleniyoruz derken bi gün ben buna gıcıklıklar-şakalaşmalar yapıyorum arada sırada kızınca çok şeker oluyor, e işte o gün yine yaptım, telefonu kapatırken bunun intikamını feci çıkaracağım senden demişti bende gülmüştüm. Ayrıca bu olaydan önce biz planlamıştık buluşacaktık gidecektim yanına gün sayıyorduk içimde hep ona sarılıp onu doyasıya öpmenin sevinci ile geçiyordu günlerim. Neyse artık bir hafta kalmıştı oraya gitmeme ve içim kıpır kıpır haliyle. Sonra o şakalaşmanın ertesi günü gece aradı nasılsın, ne yapıyorsun, günün nasıl geçti gibi rutin sohbetlerden sonra kısık, kesik ve üzgün bi ses tonuyla 'sana bir şey söylemem gerekiyor' dedi. Bende söyle dedim. Ben evliyim dedi. Tabii ki sizin ve şu anki çevremdeki arkadaşlarım gibi bende inanmadım hele ki evvelki gün ki şakadan sonra aklınca intikam alıyor sandım. Sonra anladım ki çok ciddi ve şaka olsaydı bu kadar dayanamazdı ya gülerdi yada belli ederdi. ben iptal oldum, telefonda gözünün önünde hıçkıra hıçkıra ağladım, 12 senedir ağlayamayan ben ağladım. Ve dedim ki Kübra kapatmam lazım konuşamıyorum ağlamaktan hiç bir şeyi duymuyorum, yarın görüşürüz dedim hayır felan dedi konuşacaz dedi bende ağlayarak cevap vere vere kapatıverdim. Tekrar aradı açtım yapma bunu dedi konuşalım böyle uyumana izin veremem kalk elini yüzünü yıka konuşcaz dedi. Ve ben yıkamadım ağlıyordum çünkü canım hiç bir şey istemiyordu. Onun da babası gelmişti mesajlaşalım dedi ve ağlayarak mesajlaştık ne zamandır dedim, 7 aydır dedi, şimdi nerde dedim askerde dedi ve 2 gün sonra geliyormuş. o yüzden ben cumartesi gidecektim kocam geliyor gelme diye söylemiş. Peki dedim herşeyi anladım da madem 7 aydır evlisin zaten ben karşına çıkalı 8 ay oldu neden işler ileriye gitmeden sevgili olmadan söylemedin de benim hayallerimle oynayıp beni mahvettin dedim üstelik sen benim ilkimsin dedim. Ve dedim ki artık benim aşka inancım kalmadı sayende dedim. bu arada hala ağlıyorum ve bilmiyorum dedi. sen çok iyi birisin dedi, başlangıçta arkadaştık ve sen bana çok iyi davranıyordun ve bende seni sevdim aşık oldum dedi. Seni üzmemek için söyleyemedim cesaret edemedim dedi. ve böyle bir kaç daha soru-cevap konuştuktan sonra aradı hala ağlıyordum ve şakaydı dedi. 'he 5 çocuklu kadınım aq' dedi ne diyeceğimi bilemedim o an yeniden doğmuş gibi hissettim ve artık yatalım dedi bunun intikamını fena alacam dedim yattık. Ertesi gün günaydın mesajıma karşı bombayı patlattı 'dün gece söylediklerim gerçekti' dedi , beynimden vurulmuşa döndüm. Öyle uyumanı istemedim içim el vermedi dedi. ben yine kızamadım, küfür etmeye kıyamadım. ve yine işyerindeydim arkaya geçip ağladım. Ve şu an içim yanıyor bugün geldi askerden öğlen saat 2 de, düşündükçe deli oluyorum insanın sevdiğinin başkasına sarılıp başkası tarafından öpülmesi ne kadar acı verici bir şey lan ve bugün aynı yatakta yatacaklar sanırım ve ağlamaktan başka elimden bir şey gelmiyor.

1