frantz fanon

proletarya sözcüğünün yanlış yazılmış halidir.

modlar göreve.

sözlüğün tüm proletarya başlıkları, birleşin!

kendisi türkiyeliliği dahi kabul etmeyen, herkese türk dedirtme yanlısı bir asimilasyoncuyken stalin sscb'sini kaşıması tutarsızlıktır.

stalin'i idealleştirmiyorum, türkistan'ın (orta asya'daki çin'deki değil) kaldırılması vb. tartışmalı pek çok uygulaması var ama marksizm ve ulusal sorun kitabını yazan birine hıyar, cahil demek de sırf antikomünistliğinden kaynaklanıyor.

kişinin (en iyi ihtimalle) latent bir ırkçı olduğunu gösteren, sözlüklerde sık karşılaştığımız, mantığı sikerten bir davranış biçimi.

kürt-hizbullahı'nın (özellikle 1990'larda türkiye kürdistanında sesini duyuran sünni islamist bir örgüttür) ''ılımlılaşmış'' hali.

''hizbullah'' allahın partisi demektir. hüda da allah demek zaten.

referandum'da evet demişlerdir. 2-3 yıl önce büyük ayaklanmaya neden olan kobane direnişinde kürt hareketi'nin karşı karşıya geldiği gruptur.

yılladır sosyalist ve kürt yurtsever çevrelerde hizbulkontra (yani karşıdevrimci parti) diye anlılır, domuzbağları vb. işkence yönetemleri hatırlatılır. '90ların sonunda 2000'lerin başında haber bültenlerinden inmez pkk'den çok anılırdı.

''legalleşen'' ve tc'yle bir şekilde barışan başka bir islamist ekip için (bkz:ibda-c)

faşistleri havlattığına göre doğru yoldadır.

çoğumuzun özü itibariyle biseksüel olduğunu düşündüren fenomendir.
onun icin queer denen anlayış teoride doğru olabilir, yani eşcinsel - heteroseksüel diye %100lük keskin ayrımlar (en azından önemli bir nüfusta) var olmayabilir ama madem hepimiz biseksueliz hadi hemcinslerimize yönelelim pratiğine de hic lüzum yoktur.

bugün biraz öyle olmuştur.

faşizan tekçi milliyetçi kafayı geçtim sözlük bugün resmen beton kafalı, deve kuşu zihniyetli, kimisi de bariz ırkçı tipler kaynıyor. zaten kendilerini mantıklı argümanlarla savunamıyorlar, savunamadıkça agresifleşiyorlar, kenan evren'den kalma trajikomik yasaklar talep ediyorlar, küfür entrileri giriyorlar ama kendilerine yapılanın 1/10 yapılınca da modlara yaygara kopar.

küfür entrileri girmek ve laf yetiştirmek istesem ekşiye, uludağa girerdim.

yönetim üstüne düşeni yapar diye umuyorum. yok bura uludagsozluk olacaksa o da bi konsept tabi.

bir dönemin kurbağa suratlı gazetecisi.

yalçın çakır yokken o vardı. daha sonra gazetede bi köşe kaptı, sakal bıraktı imajinı düzeltti falan. şimdi pek rağbet görmüyor.

ama şöyle bir durum var: 2009'da öyle bir gençlik programı yaptı ki bir daha böylesi zor gelir. sen gel chp, mhp, bbp, bdp, emep, feminist, add gençlik kollarını aynı stüdyoya oturt tartıştır... akp genclik kollarını da cagırdık ama gelmediler diyor. swh

https://m.youtube.com/watch?v=d-g68WfK_3E

bi reha muhtar kadar olamıyorsanız, şikayete koşun.

şiddet daha dün başlamış bir şey olsaydı, baskı ve sömürü yeryüzünde hiç var olmamış olsaydı, belki de sergilediğiniz şiddetsizlik çatışmayı yatıştırabilirdi. Ama tüm rejim, hatta sizin şiddet karşıtı görüşleriniz bile bin yıllık bir ezme ilişkisi ile yönetiliyorsa, pasifliğiniz, sizi ezenlerin safına katılmaktan başka bir amaca hizmet etmez. (Jean-Paul Sartre)

türk yazar, anayasa hukuku profesörüdür.
geleneksel marksist-leninist görüşlere yakın bir ufku var.

özellikle '80 öncesinde yıkıcılık, bölücülük gibi demagojilerle devletin ve faşist grupların baskılarına uğradı. 1978'de ülkücü-faşistler tarafından silahlı saldırıya uğradı, sakat kaldı.
2011de yaşamını yitirdi.

en meşhur çalışması tabi ki uygarlık tarihidir. uygarlık tarihi, -ılımlı bir kitap olmasına rağmen- hapiste okunması halâ yasaklıydı en son. şimdinin ohal düzeninde de sorun ediyor olabilirler.

tüm kitapları:

Uygarlık Tarihi (1973)

Devlet ve Demokrasi: Anayasa
Hukukuna Giriş

Nasıl Bir Eğitim İstiyoruz?

Yüzyılların Gerçeği ve Mirası (6 cilt)

Candide ya da İyimserlik

Yaratıcı Aklın Sentezi: Felsefeye Giriş

Değişimin Diyalektiği ve Devrim

Dünyayı Değiştiren On Yıl

Fransız Devriminden Portreler

Anayasalar ve Siyasal Belgeler

Nasıl Bir Demokrasi İstiyoruz?

İslam Çağımıza Yanıt Verebilir Mi?

Din ve Politika

Voltaire ve Aydınlanma

İnsanlığı Nasıl Bir Gelecek Bekliyor

Çağdaşımız Victor Hugo

gösterileriyle sadece dinciliği değil milliyetçiliği de baya hırpalamış bir abimizdir. mekanı uçmağ olsun.

çağımızın popüler filozoflarındandır. ingilizceyi balkan aksanıyla konuşur ve hmffs hmsf diye burun çeker. onun yazılarını okuyunca kafanızda o aksan yankılanır.
hegel'i sever, siyasal doğruculuğun (political correctness) batı avrupalı'yı yalnızlaştırdığını savunur, onu anlamak kolay değildir, kendini dinlettirir ama bir sonuca varamayabilirsiniz konudan konuya atlar"ne anlattı la bu dersiniz" yani aydınların cem yılmaz'ıdır.

doğru çevirisi "ulusların kaderlerini kendi kendine belirleme [samo-opredelenie] hakkı" olan leninci terim.

şovenlerimizin burada kürtlere küfretmesi için bir bahane daha.
ondan sonra saygı beklerler, saygı görmeyince de devlet despotizmine sığınırlar.
benim şovenim bina okur döner döner yine okur. beton kafalılar.

rus gericiliğinden duymamız olsa bir laftır.

bolşeviklerin sovyet rusya'da iktidarı almasıyla birlikte yeni devlet artık kiliselerin masraflarını karşılamaz oldu, papazlar maaş alamaz oldu. dolayısıyla ruhban sınıfı farklı mesleklere yöneldi, kiliseler de tabi bundan etkilendi, bazıları terkedilmiştir, kim bilir bazıları ahır olmuş da olabilir.

çarlık rusyası'nın işbirlikçisi olan rus ortodoks kilisesinin devrimler ve iç savaş sürecinde çardan ve kapitalistlerden yana tavır almıştı.