antakya

valonqar
Günümüzde Türkiye'de, İncil'in yazıldığı dönemde ise Suriye topraklarında yer alan önemli bir kent. büyük iskender'in komutanlarından biri olan seleukos, bu kenti İskender'in İÖ 323'teki ölümünden sonra kurdu. Seleukos aynı dönemde Anadolu'da ve Suriye'de egemenlik sürmeye başlamıştı. Babası Antiokus'un anısına on altı kente bu adı vermiştir. Antakya İÖ 64 yılında, gelişen Roma İmparatorluğu'nun eline geçti. Suriye imparatorluğun eyaletlerinden biri, Antakya da bu eyaletin başkenti oldu. Hızla gelişen Antakya, zamanla imparatorluğun en büyük üçüncü kenti ve ticaretin odak noktası haline geldi. Gerek Seleukos, gerekse Romalılar kentin içinde görkemli tapınaklar, yönetim ve yerleşim binaları yaptılar.

Seleukos Yahudileri, ilk kurulduğu günden beri Antakya kentine yerleşmeleri için yönlendirmiş, Yahudiler orada kendi inançlarını ve geleneklerini özgürce koruyarak devam ettirme olanağı bulmuşlardır. Yahudiler ve başka inançtan olanlar için hem düşünsel hem de dinsel bir buluşma noktası haline gelen Antakya 1. yüzyılda Hristiyanlık için de dinamik ve güçlü bir müjdeleme merkezi olmuştur. istefanos'un öldürülmesiyle birlikte, Hristiyanlar yoğun bir baskı dönemine girdiler. Finike, Kıbrıs ve Antalya'ya kadar dağılarak, İsa Mesih'in kurtuluş müjdesini buralardaki Yahudilere ilettiler. Aralarındaki Kıbrıslı ve Kireneli bazı kişiler Antakya'da yaşayan Greklere ilk kez müjdeyi duyurdular. Daha sonra barnaba ve Pavlus, orada oluşan topluluğu eğiterek geliştirdiler. İsa Mesih'in öğrencilerine 'hristiyan' (Mesihçi) adı ilk kez Antakya'da verildi (Elç.11:19-26).
dr blue
Insanı güzel( sonradan gelen suriye mültecileri hariç), coğrafi konumu ve mikroklimasi güzel, yemekleri lezzetli, içkisi restorani her yönüyle 4 4 lük canım memleketim.
grifingoo
Açık görüşlü,güzide insanlara sahip, önemli tarihi olaylara şahitlik etmiş kozmopolit bir kentimiz. İnsanları kadar yemekleri de çok güzeldir. Tek kötü yanı Suriye'ye sınırı olduğu için fazla göçmen sayısına sahiptir. Bu da kültürel yaşamı olumsuz etkilemektedir. Bu arada bu özellikler Hatay'la karıştırılmamalıdır. Çünkü Antakya'dan kuzeye doğru gidildikçe (İskenderun,payas,dörtyol) yobaz insan sayısı artmakta ve bu saydığım özellikler silinmektedir.
pencere
dünyanın en güzel yemeklerini biz antakyalılar yapsak da, dünya gastronomi şehri falan değilizdir. hatta antakya'nın onca değerli özelliği varken sadece yemekleri dolayısıyla anılması beni artık çok rahatsız etmekte.

helenistik kültürün en güzel izlerini bulabileceğiniz muhteşem bir kenttir antakya. 20 km batısına gittiğinizde, samandağ ilçemizde hala ıssız ve muhteşem kumsallar bulabilirsiniz.
neden hala barışın ve kardeşliğin, kadim sembolü olduğundan mütevellit nobel almamıştır bilmiyorum.

bir de büyük sanatçı sezen aksu, bir konserinde kullaklarımla işittiğim çok değerli bir öğüt vermiştir. genç kadınlara mutlaka antakyalı sevgili yapmalarını önermiştir.
lakabı minik serçe olsa da, dev ve değerli sanatçımız sezen aksu, sanat yaşamı boyunca milyonlar teklif edilmesine rağmen hiç bir reklam filminde oynamamıştır. fakat antakyalı erkekler için gönüllü kefaleti düşünmeye değerdir.

antakyalı olduğum için de yazmadım bunları. ama övünmek gibi olmasın, bilinen tarihle 500 yıllık yerleşik antakyalıyım. dm'den e devlet çıktısı gönderebilirim