vladimirdragunov

Nasılsın diye sorma
Filistin gibiyim işte
Biraz sürgün biraz yaralı hep endişeli
Çocuk feryatlarına karışıyor dünyam
Mermiden oyuncaklarla oynuyorum
Dişleri kırılmış tarakla tarıyorum saçlarımı
Kirlenmiş yüzümün güzelliğini arıyorum
Yarısı kırılmış aynalarda
Annemin ak sütü gibi temiz değil artık
Elbiselerim ellerim yüzüm
İri postallar altında kaldı hayallerim

Nasılsın diye sorma
Gazze gibiyim işte
Yarı aç yarı tok geçiyor ömrüm
Benden çalınanlara isyanım
Umutlarım vardı sizler gibi
Yazar olacaktım bende
Kalemimden barış sözcükleri damlayacaktı
Satırlarımda göz yaşı olmayacaktı
Kedere ızdıraba gebe kalmayacaktım
Siz gibi gülecek eğlenecek gezecektim

Nasılsın diye sorma!
Filistin gibiyim gazze gibiyim
Bir yanım işgal edildi diğer yanım direnişte...

2012-2013 yıllarında etnik ırkların,kamu ve toplum malına zarar verdiği için adı lekelenmiş kara bir ünvan kazanmış tek bir ırkınmış gibi yansıtılan bayramdır. Asıl amacı baharın gelişini kutlamaktır.

Yaşam kürü,zindan adası tarzında izledikçe lan yoksa dedirten sayılı filmlerden geniş bir kültür ve zevke sahipseniz beğenmeniz muhtemel

Popüler olduğu zaman diliminde 100 kontör boşaltıp saçma sapan itemler aldığım yer,oynaması zevkli ama bağımlılık yaratıcı

Hayal kurmak
Sessizliği hissetmek
Doğa kokuları
Uyumak

Hayalimde ki arabayı camaro olarak değiştiren karakter

Yeni nesil Kanser türü,bulaşmış kişilerle iletişimin hemen kesilmesi gerekir son derece tehlikeli bir virustur.

Kavinsky- night call

Özlemek, içinde asilik barındıran hayatın acımasız sillelerinden biri öyle ki özlemek resmen tüm vücudun ile ona hasret kalmak,baktığın her yerde,gördüğün her kişide onu aramak,kokusunu hatırlamak için bir tren istasyonunda burnu yanarcasına etrafı koklamak,bulutlara bakıp eğlenceli figürler yerine onun simasini görmek,iç geçirmek. Beklerken sanki bir anda o girecekmiş içeri gibi bir hissiyatla yaşamak,özlemek çok güzel bir duygudur dostlar insanlara verilmiş nimetlerden birisidir kimisi özlem ile yanarak göçer bu hayattan kimisi ise onun yanına gideceği günü bekleyerek.

Sevdiğiniz halde kabul edememek,karşınızda duvar ne ilerleye bilirsiniz nede aynı sokağı tekrar yürümek istersiniz,Öyle işte arada bir yerde kalır,duvarı tırmanmaya çalışarak ömrümüzü tüketiriz.