trainer red

(bkz:derdini s*keyim butonu)

kesinlikle desteklemediğim başlık.
ben bir kadın olarak belki de hor kullanılmak istiyorum, belki hiç ciddiye alınmak istemiyorum, belki bedenim kullanılarak edilen küfürler benim fetişim ve her cinsiyetçi küfür duyduğumda yerimde titriyorum olamaz mı ?
özellikle erkekler neden destekliyor hiç anlamıyorum zaten.biliyorum onların da biz kadınlar için ne fanteziler kurduğunu ve sırf bu fantezilerini canlı tutmak (belki de bir umut gerçekleştirebilmek) için kadınlara yaranmak amacıyla bu tarz kampanyalarda önde olmaya çalıştıklarını da biliyorum. sizi yaramazlar sizi.
ama yemezler.
ezilmek hakkımız ve biz kadınlar bu hakkımızı alacağız.

benim için ölümsüzlüğü mümkün kılacak şey scarlett johansson ile yatmak olabilir, öyle hissediyorum. sanki onunla yatarsam ruhum ebedi huzura erecek, sanki tanrı bana "hmm demek scarlett'le yattın, gel o zaman seni minik şeytan" diyip yanağımdan da makas alarak cennete koyacak.
evet öyle.

edit:stabilite

pokemon red/blue/green/yellow yani pokemonun birinci nesil oyunlarındaki ana karakterimizdir. oyun rpg tarzında olduğu için aslında oyunda karakterimizin adını kendimiz belirliyoruz.
fakat ikinci nesil oyunları olan pokemon gold/silver/crystal'daki ana karakterimiz en son mt.silver'da birinci nesil oyunlarının ana karakteriyle karşılaşır ve oyunda bu karakter için 'trainer red' ismi verilmiştir.buradan ilk nesil oyunlarının ana karakterinin aslında red olduğunu anlıyoruz.
bu durum tıpkı legend of zelda'daki ana karakterimizin asıl adının link olmasına rağmen ismini kendimizin koyabilmesine benzer.
animedeki veyahut çizgi filmdeki ash karakterinin ise red'le alakası yoktur.karakterin tipi red karakteri baz alınarak uyarlanmıştır fakat oyundaki hikayeyle bire bir örtüşmemektedir çizgi filmin hikayesi.

edit:ekleme ve imla

(bkz:yazarların garip alışkanlıkları)

ertesi gün hoşlandığım kıza açılmaya karar verdiğimden o gece heyecandan hiç uyuyamamıştım.
ertesi gün oldu,kıza açıldım fakat bu kez de ağlamaktan uyuyamamıştım.

bu saatte burda yazan ve bu sınava hazırlanan varsa hiç hazırlanmasın boşuna

(bkz:yazarları başlıklarından tahmin etmek)

aranıza yeni bir arkadaş getirdim, ismi ahmet. çok sevdiğim bir yakınımın oğludur. terbiyeli, zeki, efendi bir insandır. onu sakın kendinize benzetmeye çalışmayın, zaten başaramazsınız. ayrıca yeni gelen arkadaşlarınıza yaptığınız bazı tatsız şakaları ona tekrarlamayacağınızı umarım. anlaşıldı değil mi beyler? haydi, tanış arkadaşlarınla ahmet.

600 kira
apartta yaşadığım için fatura ödemiyorum
50 telefon faturası
30x10=300 sigara
30x30=900 yemek

total:1850

sansüre ve filtreye karşı olduğum için sevmediğim kahve çeşidi.
ne varsa erkekçe koyacakcın fincanıma benim.

yaklaşık 1 sene önce annemi beyninde oluşan bir kist sebebiyle kaybettik. doktor zaten zorlu bir ameliyat olacağını, tümörün beyinde muhtelif bölgelere sirayet ettiğini söylemişti, herşeye hazır olun demişti. maalesef annem ameliyat masasından kalkamadı.

bu olay babam için de benim için de katlanması güç bir travmaydı. Zorlu bir sürecin bizi beklediğinin farkındaydık.

babam 24 yaşındaki biricik oğluna üvey anne getirmek yerine bana annelik yaptı. çünkü üvey anne psikolojime zarar verebilirdi, bu riski göze alamazdı. yeri geldi bana masal okudu, yeri geldi rahmetli annemin kıyafetlerini giyip bana gözlemeler yaptı, göğsünde uyuttu.

ben de bu koca yürekli adama karşı bir takım sorumluluklarım olduğunu anladım. annemin eteğini giyip geceleri yanına uzandım, saçlarını okşadım, gözyaşları içinde birbirimize sarıldık. bazı geceler arkama değdirmesine hiç ses çıkarmadım. o da bir erkekti sonuçta.

Yaklaşık bir senedir fecaat dolu yaşamımızı bu şekilde teskin ediyoruz. ama yine de mutluyuz. ben babamı çok seviyorum.

edit:neden eksiliyorsunuz arkadaşlar,babamla uyumak suç mu ?

edit 2:diğer yazarları ne güzel artılıyorsunuz,etek giydim diye mi bu eksiler ?

sadece şu görseli atmak istiyorum bu şahıslara

genel anlamı fiziksel bi hastalığı tanımlamak olsa da şu an silik yemiş eski yazarların kendilerince fake hesap açarak yaptıkları eylem

edit:

pisuvarın ne olduğunu bilmiyordum, gidip sıçmıştım.sonra suyu açmama rağmen niye gitmiyor diye oturup orda hüngür hüngür ağlamıştım.sonra tuvaletin sahibi gelip kolonyayla sakinleştirmişti,