confessions

rigmo

votka  · 26 Nisan 2017 Çarşamba

  1. toplam giri 354
  2. takipçi 62
  3. puan 6525

ceza alan yazarlar

rigmo
"itiraf" başlığının girileri daha önce açıldığı tespit edilen "laik itiraf" başlığına taşınmış ve "itiraf" başlığının "laik itiraf" başlığına paralel bir başlığa evrilmesinden ötürü başlık silinmiştir.

not: tekrardan başlık açılık tanım yapılabilir. itiraflarınızı "laik itiraf" başlığına yapınız. "itiraf" hakkında düşündükleriniz var ise bunu yeni başlık açarak belirtebilirsiniz.

ceza alan yazarlar

rigmo
"liberalist" nickli yazar girisinde bir kişiyi direkt olarak zan altında bırakmak, cevap hakkı doğuracak giri girmek, tck'ya aykırı olan "hareket etme" eyleminden dolayı ilk uyarısını almıştır.

bir kilo demir mi daha ağırdır bir kilo pamuk mu sorusu

rigmo
kütle merkezlerini incelememize gerek yok dediğim konudur.
bir kere sürtünme faktörü işin içine giriyor. milisaniye olarak bile olsa geç düşecek olan pamuktur. yüzey arttıkça sürtünme de artar. pamuk için bakacak olursak, birime düşen ağırlığın az olduğundan dolayı hacimce daha geniş olacak ve bu sayede sürtünmeden daha fazla etkilenecektir.(belki de hava direncini absorbe edecektir)
bu önermede aslında bu koşullar göz önüne alınmaz. aynı ebatta sıkıştırılmış pamukla bu işe bakmamız lazım. soru aslen;
eşit çapta bir kilo demir ve bir kilo pamuk yere atılırsa ilk hangisi düşer? tarzındadır. sadece eşit çapta olduğu söylenmiyor. oda koşullarında vs de denilmiyor veya yer çekimi önemsenen ortamda da denilmiyor.
matematikte en önemli şey soruyu anlamaktır. bilirsiniz matematik kadar da fizik gördüm. bağlantılıdır ikisi birbirine. fizik olmadan matematik, matematik olmadan fizik olmaz. (ki genel olarak fiziğin temeli matematiktir diyebiliriz) matematikte olduğu gibi fizikte de soruya dikkat etmek gerekir aslen.

yapılması haz veren eylemler

rigmo
hayatı biraz daha güzelleştiren eylemlerdir. benim için;
-son sınava girmek
-arkadaşlarla içip muhabbet etmek(çayda olur)
-soğuk bira içmek
-kürk mantolu madonna ve kahve ikilisini instagram'dan paylaşmak(swh)
-çay kahve eşliğinde keyif yapmak
-motor kullanmak
-yönetmen koltuğu ile moda 2 de biramı yudumlarken kitap okumak(daha yönetmen koltuğu ile yapamadığım eylem ama eminim mükemmel bir haz alacağım)
2

naruto

rigmo
naruto beğendiğim animelerdendir. bittiği zaman "neden ya" diye serzenişte bulunacağınız mükemmel bir animedir. hem güldürür hem üzer. kendi hayat felsefeme yakın gördüğüm naruto'ya ayrı bir sempatim vardır. düşmanını bile sevmek üzerine giden anime, tamamen doğu kültürünü size sunuyor.
hinata'ya ayrı bir hayranlığım vardır.
rock lee'yi eminim çok seveceksiniz.
sasuke'ye bir türlü ısınamadım.
sakura'ya kıl oluyorum.
erosennin efsane bir karakterdir.
ve en beğendiğim karakterlerden biri tarz insan, karizmatik çöl kaplanı(swh) gaara'dır.
kötüleri bile sempatiktir.
sasuke'nin yüzünden mahvettiler memleketi sakura hala "yhaa şapşalll" modunda tam çıldırmalık. ara ara bu yüzden naruto'ya dahi kıl olmuşumdur.
6

hayat yarışı

rigmo
Yıllarca hayat hakkında düşündüm; araştırdım okudum dinledim...Hayatın bir yarış olduğu söylendi bizlere hayatta hep bir adım öne atmayı sonra bir diğer ayağı onun yanına diğerini daha da ileri atmayı öğrendik.Bunun hakkında biraz konuşalım..
Küçükken arabada oturup elimi yanağıma dayayıp ileri doğru bakarken hep şunu düşünürdüm "Acaba en öndeki araç hangisi".. Bir araba geçerdik, bir tane daha önümüzde olurdu ve onunda önünde bir tane ve dahada fazla.. anlayamadım acaba hangisi en öndeydi ?. Dahada düşünüp şu karara vardım "Başlangıç noktaları aynı olmayan hiçbir şey yarışamaz"...O an o kadar anlamlı gelmese de şu an idea oluşturmaya yol açmakta bu Hipotezim...
Evet doğruydu başlangıç noktaları aynı olmayan hiçbir şey yarışamazdı. işte hayatta böyle aynı konumda olmayan başlangıçlarımızla yarışmaya çalışıyoruz.Simdi çok ama çok mutsuzuz.. Bakın etrafınıza sabah aceleyle işine koşanlar ve tabi anlamsızca kavga edenler.. Bazılarımız kategorisini değiştirmeye çalıştı ; kadınlar zengin ama itici eşlere , erkeklerse kadınlar için daha büyük bir hırsla hayatı yaşamayı unutmaya başladı..Ama bilmiyorlardı hep mutsuz kalacaklarını çünkü hayatın yarışma hırsının sonu yoktur..
Yazıma bir örnekle son vereceğim.Bir işsiz ve bir devlet başkanı düşünün. işsiz insana devlet başkanı olacağını söyleyin bir anda.. herhalde bayılır mutluluktan; sevinçten ağlar .. inanamaz hayatının en güzel şeyi olur bu...Fakat bir devlet başkanı diktatörlüğe göz dikebilir Işsizin mutlu olacağı hatta rus ruleti oynamayı bile kabul edebileceği konumdan daha üstünü isteyecektir bu devlet başkanı dediğim gibi hırsın sonu yoktur..

not: emre kongar bu yazımı bir şekilde okumuş ve özelden mail atıp beğendiğini belirtmişti yıllar önce. maillerimi kontrol ederken buldum.
1

ceza alan yazarlar

rigmo
"hayvan gibiyim" nickli üyenin açtığı "kız arkadaşın hamile olması" başlığı cinsiyetçilik yüzünden, "imam hatipler kapatılsın ifşa" başlığı özel hayatın gizliliği yüzünden, "banlamazsanı ecdadınızı s*keyim hayırlı forumlar" başlığı malum sebepten kaldırılmış ve "hayvan gibiyim" nickli kullanıcı çomar rütbesine düşürülmüştür.
1

dinler hiç olmasaydı

rigmo
Dinler olmasaydı neler olurdu?
Öncelikle, iki alt başlık açılması gerekiyor.
1-Dinler olmasaydı, tanrı kavramı var olsaydı
2-Dinler olmasaydı, tanrı söz konusu olmasaydı.

1- tanrı kavramının var olması, bazı rituelleri hala geçerli kılardı. Korku kültünden var olan dinlerdir. tanrı ise neden? Nasıl? Ve en sonunda kim? Sorularının cevabıdır. Tanrı kavramı var ise soru işaretleri de var demektir. Bu dünyada küresel cahillik devam ettiği gibi, gelişim de dinler olmamasına rağmen yavaş olacak ve bir süre sonra basit küresel cahil insanlar dini istese de istemese de yaratacaktır. Tanrı soru işaretinin kalkmasıyla ancak dinler tamamen ortadan kalkacaktır.
2- dinler var olmasaydı ve aynı anda tanrı sorunsalı olmasaydı, insanlar toplumsal etik etrafında birleşecekti demek hiç zor değil. Toplumsal etiğe verilen değer artacak ve insanlar sadece insan olarak var olduğu gibi aynı zamanda kişisel çıkar uğruna insanların ölmesine de göz yumulmayacaktır. Bu dünya daha tercih edilebilirdir.

Özetle, tanrı kavramına ve ibrahimi dinlere kadar insanlar bir şekilde kendi tanrı ve dinlerini yaratmışlardır. Bu bir insan, bir doğa, vs vs... korku var oldukça tanrıyı kimse öldüremeyecek. (Özür dilerim nietzsche). Daha önce korku ve bilgiye dayalı zeka arasında ters orantı olduğunu belirtmiştim. Daha çok öğrendikçe korku bitecek ve tanrı ölecektir.
3

kadıköy shaftclub'ın kapanması

rigmo
Bir ara yakınlarında ikamet ettiğim. Eskiden çok daha hoş olan rock müzik mekanının kapatılması. Daha sonradan her önüne gelen sahne almaya başladı klası bozuldu.
Küçük biraya hayvan gibi para veriyorduk. Onlar müşterileri istemedi, yolunacak insan istedi. Normal birayı 13-15 yap hadi gene eyvallah. Yanlış politika yürüttüler. Acil servis'i özleyeceğim. Yolunuz açık olsun.
Düzenleme: eklemeler yaptım

erdoğan'ın "metal yorgunluk" demesi

rigmo
televizyonda yapılan bir harf hatası zannettim ama erdoğan'ın konuşmasında geçen kelime tam olarak "metal yorgunluk" peki ne demek istedi?
Metal müzik sonrası yorgunluk olsa tamam, sürekli olarak çalışan veya belirli bir miktar yükün sürekli uygulanması sonucu metal malzemelerin istenilen dayanım özelliğini yitirmesi de metal yorgunluğu olarak açıklanabilir o da tamam fakat bu söyleme ben bir anlam getiremedim ama su kesin ki danışmanları artık tatile gitmeli.
ayrıca söylemlerinden çıkardığım kadarıyla mental* yorgunluk demek istemiş. bir kişi de merak edip "aga bu ne demek?" demiyor ya ben ona yanıyorum.
*mental: yabancı bir kelimedir tdk'ya göre tanımı "Beden sağlığına koşut ve onunla yakından ilişkili olarak ruh ve zihin etkinliklerinin sağlıklı oluşu" dur.
not: şöyle demek böyle demek gibi farklı bir anlamı olduğunu düşünen varsa lütfen belirtsin.
3 /