"Millî" olduğunu düşünmediğim bakanlıktır çünkü hiçbir ülkenin eğitim bakanlığı, kendi eğitimini iyice batırmaya çalışmaz.
Takma adımın esin kaynağı, ulu önder. Türk kurtuluş savaşı'nın önderi, Türkiye cumhuriyeti'nin kurucusu. Yüzyıllar sonra "türk" adının kullanıldığı bir ülkenin kurulmasında önayak olmuştur. "İslamiyet" adı altında dayatılan arap ekininden (kültüründen) türkleri kurtarmak için devrimler yapmış, halkın gerçek dini öğrenmesi için çabalamıştır. Buna karşın birtakım kesimlerce hiç sevilmemiştir ancak onu asla unutmayacak, ilke ve devrimlerini yaşatıp gösterdiği yoldan yürüyecekler de vardır, her zaman var olacaktır. Cumhuriyet'i diri tutup ilerleteceklerin her zaman gençler olduğuna inandığı için "gençliğe hitabe"de bulunmuştur. Gün geçtikçe değeri daha da anlaşılmaktadır.
Ülkeyi yalnızca iyi günde sevme nankörlüğünden kaynaklanabilir. Vatanseverlik, yurttaşlık ödevi; kara günde belli olur. Taşın altına elini ben sokmazsam, sen sokmazsan kim sokacak? Atatürk, işgal edilmiş bir yurdu terk mi etti, yoksa hakkında "katli vaciptir." fetvası varken vatanı kurtarmak için kolları mı sıvadı? Yüz yıl öncesinden daha mı kötü durumdayız?
Genelde Kimsenin "salak" damgası yememek istemesinden kaynaklanır.
Kuş olmak isterdim çünkü her zaman uçmak istemişimdir. Sıkıntı şu ki yükseklik korkum var.
Kendimi "ağabey" olarak görmemde sakınca olmadığını gösteren yaş kitleleridir.
Tüm saçmalıklarının yanı sıra bir de tdk'nin sözlüğünden sözcük attırmaya, tanım sildirmeye çalışarak kadın-erkek eşitliğini (!) sağlamaya çalışırlar.
Lisedekinden daha iyi bir ortam beklerken hayal kırıklığına uğramaktır. Neyse ki çimlere oturup uzanabiliyorum da liseden farklı bir yere geldiğimi anlıyorum, bu da iyi bir şey.