confessions

jakoben

βετεράνος♛  · 25 Mayıs 2017 Perşembe

  1. toplam giri 1367
  2. takipçi 45
  3. puan 32893

gözde akpınar

jakoben
reklamını izledim hoş reklam olmuş.bu reklamların yapılmasına mahkum olduğumuz düzenin temelleri irdelenince ne yazık ki bu temiz yüzlü ablamız gibi bir çok insanın parmağı belirginleşir. fakat yılmaz özdil'in kadının biyografisine kalkışmasına anlam veremedim?nabayon yılmaz abey zengin cehapeli teyzelerine ,amcalarına yeni laik sermaye ortağı mı ayarlayon hoaaeey?

15 temmuz destanının çabuk sönmesi

jakoben
kahramanlıklara övgülerin ilericilik, iyilik ve doğruluk için mücadele verenlerin hakkı olduğunu bir kez daha kanıtlamış hadisedir.şuan gerçekten para için birbirilerini doğrayacak haddeye geldiler.bu ne hal böyle?ilke milke kalmamış.o kadar yitip gitmiş hayatın sebeplerinin içini kendi elinizle boşaltmanız tuhaf gerçekten.parayı, makamı duyunca gözleriniz köreliyor .15 temmuz onun cebine neden benden çok para girdi destanına döndü olay.

http://haber.sol.org.tr/turkiye/akpden-15-temmuzda-esini-kaybeden-kadina-dulmussunuz-bosanmissiniz-237163

anime izleyen insan

jakoben
anime izleyen insan ne amına koyayım? tek ayak üstünde dururken tüketici haklarına hakaret eden insan gibi? açacağınız başlığı sınıflandıracağınız insanlığı s*keyim.nefret ediyorum böyle aptalca şeylerden.bende otuzbir çekerken teyzesinin fotoğrafı gözüne çarptığı için aniden ereksiyonu kaybeden insanlardanım.vasıfsızlıktan ölen herkes kendini bir yerde sınıflandırıyor ya da diğerleri olarak gördüğünü aşağılıyor.anime izleyen insan diye bir laf mı olur of delirecem aq.

türbanlı kadın arzulamak

jakoben
Genel olarak merak uyandıran farklı bir tarafı var da"acaba ne gizliyor" gibi gizem barındıran söylemler ortada dolanıyor fakat bunun altında tamamen yabancıya, vakıf olmayana,köleye olan arzu yatıyor.biyolojik bir ihtiyaç olduğu ve ilerici yasalar nezdinde karşılıklı anlaşan bireylerce giderilmemesi halinde cinsiyet fark etmeksizin azgınlığa oradan da sapkınlık ve şiddette sebep olduğu inkar edilse dahi anadoluda yüz yıllardır örneklerle kendini kanıtlıyor, azgınlığın bu gelişme ve dönüştüğü durumlar.şimdi salak ve cahil müslümanlara abazalık ile sapkınlık arasındaki farkı açıklayalım. abazalık; cinsel ihtiyaç giderilmediği müddetçe gittikçe artan hormonal sebeplerden kaynaklı arzulama durumudur.sapkınlık ise ileri safhada bunların tatminkarlığını sağlayamamanın getirdiği hayal gücü ve fantezi dünyasında kişinin veya kişilerin bir diğer kişi veya kişilerin tüm varlığını yok sayması üzerine kurularak gerçekleşen yada gerçekleşmesi düşlenen olayları tanımlar. anadoluda yüz yıllardır süre gelen bu toplum psikolojisi içerisinde abazalık maduru kişi kolaya gitmek istedi hep.gitti de hep.damacanaya ,köpeğe,eşeğe ,küçük kıza,horoza ve tabi laik kadından daha mahkum yaşadığını bildiği ve içgüdüsel olarak en az onun kadar azgın olduğunu tahmin ettiği türbanlı kadına.işte mustafa kemal paşanın abaza müslümanların önüne beton arme yarak gibi laik kadını dikmesinin sebebi budur.müslüman egosu hayvansal içgüdüyü yani insanında bir hayvan olduğunu inkar eder.temel ihtiyaçlar piramidinde bile cinsellik belirtilir batılı toplumlarda. su içmek ,yemek yemek ,nefes almak gibi en temeldedir çünkü medenileşmek için önce hayvanlığı üzerinden atman gerekir.aç insan çalar.uykusuz insan verimsizdir.nefes almayan ölür.sevişmeyen tevacüz eder.bunlar medeniyete giden en temel ihtiyaçlardır ve aynı kategoride yer alırlar.yani asıl sapkınlık milyonlarca abazayı yaratan ve onları benim annem, kız kardeşim ve sevgilimle ortak yaşam alanına mahkum eden hayvan yönetimlerdir.eğer başa dönecek olursak bastırılmış cinsellik sizlere türbanlıları arzulatır. giderildiği müddetçe gaye olmak özelliğinden çıkan cinsellik asla baskın karakteri arzu etmez.bu vakit çünkü kolay olan zora evrilir.türbanlı bacılarımızın yanındaki elemanlara bakarsanız genel olarak sinik sönüktürler.

ben değil o diyor;

gericiliğe karşı ilericiliği savunurken düşüldüğünü düşündüğüm hatalar

jakoben
bilim vurgusu yapıp durmak.örnek vermek gerekirse deve sidiği ile ecnebi ülkelerin yaptığı envai icraatları karşılaştırmak.çocuklar şunu bilin ki gericilere karşı bilimi savunmak zorunda değilsiniz.bilimselciliği savunmalısınız tabi.belki de bu ikisini karıştırıyorsunuz.ilerici bir toplum herkesin hakkıdır.sosyal bir haktır öncelikle.illa bilim pornocusu elektron tiryakisi kesilmenize gerek yok, deve sidiği yalnız başına rekabetsiz ortamda da son derece siktiri boktan bir şeydir.siz insan muamelesi görmek istiyorsunuz.insan olabilmek için marsa gitmek koşulunu öne sürmenin anlamı yok.bunlar vizyonla alakalı işler.bilim ve gelişim aşığı olabilmeniz için öncelikle huzurlu bir ülkede olmanız huzuru sayesinde ülkenizi sevebilmeniz ve bununla birlikte gelişen halkın çıkarını üstlenmek hevesi ile vizyon belirlemenizle ilerleyecek birbirine bağlı zincirler mevcut.bugün t*ayyip gitse yarın türksatı amerika kıtasında yörüngeye mi oturtacağız? var mı böyle bir heves.adam gibi akıllı yöntemlerle savunma yapmalı.

edit;ayrıca sömürü gücünü (yani istediği miktarda parayı) elinde tutan bir yapı ile liberal güç ile elde edilebilecek atılımlar üzerinden kavga vermek aptallığın daniskasıdır. ötersiniz ötersiniz çeker götünüzden vergiyi yaptırır en güzelinden bir roket tesla'ya, örak yemiş söğüt sıçanı gibi dımdızlak kalırsınız ortada. ki kendi çaplarında yapıyorlar da.evet vizyondan değil sizler susun ''işte bilim al dıkşın puksun'' havasında ama yaptırıyorlar?para onların tekelinde akıllı olun az.

milena

jakoben
burada ne işi olduğunu çözemediğim gerici. müslümancılık oynamak istiyorsan ekşi başta olmak üzere onlarca popüler sözlük var. oralar dururken bu küçük mecrada ne diye müslümanlığın şövenistliğini barındırma çabasında anlam veremiyorum.fakat buradaysa belli ki bir şeylerden şikayetçi, dokunan mevcut durumlar var ve aranıyor demektir.eğer aranıyorsa da önce kendi devrimini yapmalı.islamın sebep olduğu her şey açık.ezber bir dille bir takım konulara eleştiri getirirken '' ama şöyle böyle olması şöyle böyle olduğu anlamına gelmez'' gibilerinden yazmanın alemi yok.kendi küçük dünyanda bir şeylere uyanabilme başarısı gösterebilmiş olman çıktığın lağımdaki ideolojiye maruz kalan diğer bireylerin genelini bizlerin gözünde aklayamaz senin kadar ılımlı gösteremez.size dikte edilenin içeriği açık.ne yazdığı belli.üzgünüm.gerçekler acı müslümanlar bacıdır okeydir sanırım.
2

ığdır'da linç edilen asker

jakoben
benim nezdimde milliyetçiliğin en bölücü ideoloji olduğunu pekiştiren durumlardan biri dahadır.bu ülkenin bütün kalmasını istiyorsanız terörist addettiğiniz insanları da bu ülkeye kazandırmalısınız.burayı sevmeliler.fakat böyle yaptıkça yani hem böyle şiddet ve baskıcı hem ekonomik olarak onları vurdukça, şöyle ki;(türkler şanlıdır savaşçıdır,kürtler sönüktür sinektir pohpohlamalarını geçiniz) insan muamelesi görmeyen her insan mücadele verir.neyin değişmesi gerektiğini düşünüyorsa onun için canını da verir.o çocuk teskeresinden sonra dağa çıkarsa bacınızı getirip bana siktirin.

edit; şimdi onu linç eden adama da bir laf diyemiyorsun çünkü oraya tuvalete doğru şekilde sıçmayı bilmeyen adamlar bile geliyor.onların komutanının amına koyayım ben.
1

gidon

jakoben
iki haftadır s*kimi çarptığım ve taşak ağrımı gidermek için verdiğim sahil molalarını güzel manzaraya merakım varmış gibi insanlara lanse etmeme sebep olan boruski
2

telefonda sevgilinin sesini duyunca hafakanlarin basmasi

jakoben
Artik net olarak kanisina vardigim an.e uc sene olmus.her aradigimda karsilayan soguk bir ses.nitekim bende ki versiyonunda da ayni tepkime.fakat ona kizabilir miyim?sanmiyorum..hayatta yeni bir sey yok ki ondan yeni bir seyler bekleyebileyim..her gun ayni stresi yasiyor hep ayni yasanti bicimine gericiligin batakligina oyle yada boyle ucundan saplanmis kadin.fikra mi anlatsin yani..onla birlikte de baska insanlarda bir sey bulamiyoruz ayri yerlerdeyken de...asalak gibi gerici toplumun sirtina yapismisiz ekmek su giderimizi karsiliyoruz resmen.degistirmek icin binlerce kanin akmasi gereken duzene ve onun yarattigi psikolojisine hapsolduk

laik sözlük süperkahramanı

jakoben
latin ahmet lakablı,köyünün meydanında çay içmekten büyük keyif alan fakat o hararet çayını haketmek için önce büyük şehirden getirdiği latin danslarını küba müzikleriyle sergileyen aynı zamanda,şu sıralar yakın çevresince hata olarak değerlendirse de tuvaletçi görevini de üstlenmiş muhtarımız yere düştü.yetişin ahali;

köylünün biri; iyi misin ,bir şeyin yok ya muhtar?

muhtar; çekin ellerinizi ananızı s*kerim.bir bırakın. esto si es rumba.

köylünün biri; ne diyorsun muhtar?

muhtar ahmet o an duraksar ve farkeder.kimse latince bilmiyordur.süper kahramanlığını ilan etmeden önce takıldığı arnavut taşının incittiği dizinden kaynaklı bir biyolojik etki yüzünden mi yoksa latincesinden mi kendisini kahraman ilan etmesi gerektiğini çözemez.ve der;kolonya !!bir anda gözü uzaklara dalar ve dolardan üç TL eksik bir
hızla gök yüzüne fırlar.hava sürtünmesinden dolayı pantolonun paçası dalgalanır ve çıkardığı fokurdak ses bin dokuz yüz seksen üç aralık gecesini anımsatır ona.uçuşu otomatik muhtar moduna aldıktan sonra kapattığı gözlerini beyazlık alır.bu beyazlık buluttan,al bayraktaki hilalden,isveçli bir albinonun yarağından bile berraktır.bu bir torostur ve atla o.*** ç.*** dedikten sonra yeri denerken arabanın kaputuna tüküren bir gerizekalının şöförlüğündedir.solcu dövmeye giderlerken araba maraba bırakmış,sopa yemiş,koşarken rüzgardan fokurdayan paçasına takılmıştır.arnavut taşlarına bir kala;

(çetin hayri derler ona) ankara-gazi meydanında solcu dövmekten büyük keyif alan fakat o dayağı atmak için önce anadoludan ithal sağcı oğlanları öncü birlik olarak yollayan aynı zamanda şu sıralar yakın çevresince hata olarak değerlendirilse de gece devriyelerine gönüllü katılan memur hayri'nin önünde yere düşer ahmet.

memur hayri; iyi misin bir şeyin yok ya?

ahmet;yok amirim iyiyim.götünüz falan yalancak,eksik bir şey var mı?

memur hayri; ne diyorsun evladım?

ahmet gözlerini açtığı anda ankara'ya vardığını anlar.en yakındaki çay ocağına
girer.cebini yoklar.cebi deliktir.hararet çayı helal et çayı oluversindir ne olacaktır?
çayı uzatan elleri sahibinin yüzüne kadar takip eder.

ahmet;hayri abi?

hayri;ne sandın o.*** ç.***?

ahmet;abi o yılların üzerinden çok sular aktı ben solcu oldum.ailemle doksanların sonunda kübaya kaçtık.che guavera.
eposiso kopa pi sanch?

hayri ahmet'in gözlerine anlamsızca bakarken uzaklardaki bir okey masasından iki çay siparişi ilgisini dağıtır.
servis yaptığı masadaki adamlardan biri sorar kimdir bu? ne yapmak istemektedir?

hayri;ne bileyim amına koyayım eski torosçulardan kübaya gitmişte karılara çakavere
bir hal olmuş onu anlatıyor sanırım.baksana pantolona,parayı bulmuş herhalde..

latin ahmet çayını kafasına diker.pantulu silker.yakınlardaki bir markete girip işini gördükten sonra gökyüzüne sıçrar.köyüne vardığında tuvalet vardiyasının sırasının ona
geldiğini öğrenmiştir.kabinine girer.kolonyasını hazırlar.ankara kolonyasıdır.
3

far cry primal

jakoben
far cry'ın dördüncü oyunudur.türkiye'yi halk bazında sosyolojik bir derinlikte inceler.beşinci oyun ise yönetici kadronun yapısını ele almıştır.oyun haritasının içerisindeki kocaman bir dağın üzerinde ''evet''yazmaktadır.sonunda da kötü kazanır.
3
38 /