erlik

Valar dohaeris
Türklerde ve Buyryatlarda Erlik Han, Moğollarda Erlik veya Homun Han, Kalmıklarda Erlik veya Homın Han, Tuvalarda Erlik veya Lovun Han, Hakaslarda Erlik veya Irlık, SibiryalIlarda Arsan Dolay olarak adlandırılır. Türk mitolojisinde kötülüğün, ölümün, ölülerin ve yeraltının tanrısıdır. Yerlik kelimesinden türemiştir ve bazen Yerlik olarak da anılır, kişi, güç ve yer, yeraltı ile bağlantılıdır.

Kara, parlak ve kıvırcık saçları omuzlarından beline kadar sarkacak derecede uzundur. Çatallı uzun keçisakalı dizlerine kadar uzanır ve yine sarkık uzun bıyığını kulaklarına asmıştır. Gözleri arasındaki mesafe altı metredir, göz kapakları bir karıştır. Gözleri ve kaşları kömür gibi karadır. Köpek dişleri dudağından dışarı sarkar. Çin'de iki iblis kardeş olan Kao-Ming ve Kao-Chio hakkında hikâyeler anlatılır. İlkinin ateş saçan gözleri ve mavi derisi, diğerinin yeşil yüzü, yeşil derisi, iki boynuzu ve kılıç gibi dişi vardır. Erlik'in bazı tasvirlerinde Çin'den gelen bu etki açıktır. Hakaslar Erlik'in oldukça çirkin bülgen rünümü olduğuna inanır. Tuva Şamanizm'inde dünyanın karanlık efendisinin kaba ve boğuk bir sesi vardır ve on iki yer altı tanrısının başkanıdır. Yeşil demirden kılıcı, insan kafatasından kadehi vardır. Eğerli dokuz boğaya bağlı arabayla yolculuk eder ve boğaları siyah yılana benzeyen kamçıyla hareket ettirir. Küstah, inatçı, utanmaz diye sıfatlandırılır. Erlik, Türk mitolojisinde insana benzemez. Destanların bazı bölümlerinde ve bazı efsanelerde insan şeklinde tasvir edilmiştir, fakat bu insan biçimi Budizm ve Maniheizm tesiriyledir.

Erlik; kötülüğü, hırsı, açgözlülüğü ve her türlü fenalığı sembolize eder. Erlik kendi yaratılışı gereğince, kötü şeyleri seçer ve kötü işler yapmayı tercih eder. İyi şeylerin temeline ve köküne muhaliftir, kendiliğinden onlara karşı çıkar. Bilgisizdir, yıkıcıdır, karıştırıcıdır. Düzen, sulh ve sükûn istemez.

tıpkı (bkz:[ülgen) gibi Kayra Han tarafından yaratılmıştır ve sonsuz hayata sahiptir. Aslında, en başına dair bir fikir yürütecek olursak, Türk dualizminde kötülüğü temsil etsin diye Kayra Han tarafından yaratılmıştır, diyebiliriz. Her türlü fenalığı yaptığı halde hiçbir zaman öldürülmesi düşünülmemektedir ve başka bir şekilde cezalandırılır, öldürülmemesinin sebebi de hiçbir zaman tatmin edici şekilde açıklanmamıştır. Bu da dualizmin devam etmesi gerektiğinin kalıntısıdır. Dualizmin yanında Ülgen, Kızagan ve Mergen ile kardeş de olabileceği ihtimali vardır. Dünyadaki birçok mitolojide kötülük tanrısı diğer tanrılarla kardeştir.

Yaratma gücüne sahiptir ama bunu hiçbir zaman istediği şekilde gerçekleştiremez. Çekicini örsüne vurarak zararlı ve mantıksız şeyler yaratır. Deve, domuz, böcek, yılan, kertenkele ve bazı kötü ruhlar onun eseridir. Yarattığı varlıklar antagonist (savaş için hazırlanmış) yaratıklardır. Hatta Potanin'in derlediği yaratılış destanında insana ruhunu Erlik verir. İradesizliğin sembolü olarak sürekli hatalarını tekrarlar.

İsmini söylemek, özellikle hastalıkla ve ölümle geçen zamanlarda, sakıncalıdır, tabulaşmıştır.

Erlik yeraltı diyarında çamurdan, kara demirden ve kara kayalardan yapılmış sarayından oturur. Yer altı dünyasını kara, loş bir güneş aydınlatır. Sonsuz bir alacakaranlık hüküm sürer. İntihar edenlerin kanının doldurduğu ve ölü ataların yaşadığı yer olan siyah bir göl vardır. Bu gölün üzerinde tek bir at kılından oluşan köprü yer alır. Erlik'in karargâhı Toybadım (Doymadım) ırmağının olduğu yerde kurulmuştur.[6] Bu ırmak insanların gözyaşlarından oluşur. Toybadım ırmağı Bay Tengiz (Büyük Deniz, “Bay” kelimesi “zengin” anlamını değil, bolluğu ve büyüklüğü anlatır) adlı çok büyük bir göle akar ve bu gölü oluşturur. Bu gölün içinde “abra” (timsah benzeri ejderha) ve “yutpa” (yer altı yılanı diye anılan ejderha) denen korkunç yaratıklar bulunur. Aynı zamanda Erlik'in sarayının bekçiliğini de yaparlar. Erlik, kızıl kanlı yemekle beslenir ve ciğer kanı içer. Yeme içme zamanı akşam göğün kızardığı zamandır. Kızıl havalar onun gücünün doruğunda olduğu zamanlardır. Tan vaktinde hava kızılken esen tan rüzgârı sırasında ağzı açmak yasaktır, çünkü bu Erlik'in ılık nefesidir. Teneffüs edenin felç kalacağına inanılır. Rüzgârın adı “tan saphala”dır. Başka efsanelere göre de, çeşitli bölümlere ayrılmış taştan bir yapıda yaşamaktadır. Altaylar, Şorlar, Baykal Ötesi Evenkiler, Buryatlar ve Sibirya dışında yer alan Moğol ve Mançular da Erlik hakkında benzer inanışlara sahiptirler. Yeryüzündeki mekânı ise kuzeydeki karanlık topraklardır.
jakoben
kendisinden çok kitlesi çöp. amına koduğumun piçleri ülke işgale açılmış, her yeri satılmış bunları çocuk diye sıçan spastik analarının yolda yürürken koca götlerinin fotoğraflarını her gün afganlar, suriler çekiyor üstüne de gidip evde bakarak otuz bir çekiyorlar ama bunlar hala solcuları bokluyorlar. bu orospu evlatlarının olduğu yerde bağımsızlık falan hayal. neyse siktirsinler analarını bana ne aq.