Avrupa birliği'nin avrupalı gençleri daha gençlerken birbirlerine kaynaştırma, başka bir avrupa ülkesinde yaşayarak avrupalılık bilincini artırma ve avrupa arası hareketliliği artırma amaçlı yarattığı bir üniversite ve staj değişim programı.
Hayatınızın en güzel yılını yaşarsınız, uzun süre boyunca uluslararası bir ortamda, bambaşka bir ülkede sizin gibi insanlarla hayata alışma süreci içerisinde avrupa'nın her yerinden gelen arkadaşlarınız olur. Unutulmaz bir yıl yaşadıktan sonra ise paşa paşa ülkenize dönüp post-erasmus depresyonuna girersiniz, özellikle döndüğünüz ülke Türkiye ise.
(bkz:liboş)
İtalyanlar tarafından Sürekli el kol hareketleri eşliğinde konuşulan dil.
Kardeşleri fransızca, İspanyolca ve portekizceye kıyasla latincenin en az deforme olmuş halidir. İtalya'nın geç birleşmesi sebebiyle sömürge edinememesiyle dünya'ya çok fazla yayılamamıştır, bundan dolayı da kariyerden ziyade zevk amacıyla öğrenilmektedir. Tizianno Ferro, Fabrizio de Andrè, Alessandro Mannarino, Andrea Bocelli'nin şarkılarını anlamak için öğrenmeye değer.
Kardeşleri fransızca, İspanyolca ve portekizceye kıyasla latincenin en az deforme olmuş halidir. İtalya'nın geç birleşmesi sebebiyle sömürge edinememesiyle dünya'ya çok fazla yayılamamıştır, bundan dolayı da kariyerden ziyade zevk amacıyla öğrenilmektedir. Tizianno Ferro, Fabrizio de Andrè, Alessandro Mannarino, Andrea Bocelli'nin şarkılarını anlamak için öğrenmeye değer.
katolik olmayan avrupa ülkelerinin gelişmiş olması ile alakalı olarak max weber'in yazdığı kitap.
Özetle şunu der weber abimiz:
Protestanlar (özellikle kalvinistler), insanların özgür iradeye sahip olmadığına ve hayatlarının her saniyesinin tanrı'nın inayeti ile oluşturulduğuna inanırlar. Bundan dolayı, tanrı zaten cehenneme ya da cennete gidecek insanları belirlemiştir ve cennete gidecek olan insanlar kendilerini başarı, azim ve çalışkanlık gibi erdemlerle fani dünyada da kendilerini belli ederler. Bu çalışma azmi de protestanlarda büyük bir sermaye birikimi yaratmıştır ve kapitalizmin almanya, İngiltere ve hollanda gibi protestan ülkelerde gelişmesine sebep olmuştur.
Özetle şunu der weber abimiz:
Protestanlar (özellikle kalvinistler), insanların özgür iradeye sahip olmadığına ve hayatlarının her saniyesinin tanrı'nın inayeti ile oluşturulduğuna inanırlar. Bundan dolayı, tanrı zaten cehenneme ya da cennete gidecek insanları belirlemiştir ve cennete gidecek olan insanlar kendilerini başarı, azim ve çalışkanlık gibi erdemlerle fani dünyada da kendilerini belli ederler. Bu çalışma azmi de protestanlarda büyük bir sermaye birikimi yaratmıştır ve kapitalizmin almanya, İngiltere ve hollanda gibi protestan ülkelerde gelişmesine sebep olmuştur.
Ana fikri "Liberalizmin ilkelerini uygulayalım; ama fırsat eşitliği ve sosyal hareketliliği sağlamak için devlet gerekli müdahalelerde de bulunsun" olan merkez ile merkez sol arasında değişebilen bir ideoloji.
Lisede ve ilkokulda notlarım iyi olduğu için yaşamadığım durum.
Gerçi hoş, babam "sana güveniyorum" diyerek okul hayatımla ilgilenmezdi. Hatta ben 11. sınıfı bitirince beni arayıp "tebrikler, mezun oldun" diye aramıştı da "baba, bir sene daha okuyacağım." dediğimde "he, öyle mi?" diyerek şaşırmıştı. Annem de merak etmezdi, ancak vdli toplantılarında ara notlar açıklanırken iyi olduğum matematik, geometri, tarih, yabancı dil derslerini görmezden gelerek "din niye iki geldi" derdi, ateist olduğumu bilmesine rağmen.
Bir keresinde "zaten bakmıyorlar amaaan" deyip karneyi çöpe atmıştım, tam da o zaman karneye bakmak isteyecekleri tutmuştu da e-okuldan göstermiştim notlarımı.
Gerçi hoş, babam "sana güveniyorum" diyerek okul hayatımla ilgilenmezdi. Hatta ben 11. sınıfı bitirince beni arayıp "tebrikler, mezun oldun" diye aramıştı da "baba, bir sene daha okuyacağım." dediğimde "he, öyle mi?" diyerek şaşırmıştı. Annem de merak etmezdi, ancak vdli toplantılarında ara notlar açıklanırken iyi olduğum matematik, geometri, tarih, yabancı dil derslerini görmezden gelerek "din niye iki geldi" derdi, ateist olduğumu bilmesine rağmen.
Bir keresinde "zaten bakmıyorlar amaaan" deyip karneyi çöpe atmıştım, tam da o zaman karneye bakmak isteyecekleri tutmuştu da e-okuldan göstermiştim notlarımı.
İlkokul ve lise versiyonunun objektiflikten ziyade ulus bilinci aşılama amacı güttüğü ders. Bu, dünya'nın bütün yerlerinde böyledir; gerçi avrupa'da ulus bilincinden çok avrupalılık bilinci aşılama amacı güdülür roma imparatorluğu, antik yunan medeniyetleri üzerinde durularak.
İşçi sınıfının anlayamayacağı, eleştirel teori sebebiyle iyice akademik bir hale bürünmüş olmaması gereken kelime dağarcığı.
Orta okul mezunu adam ne anlasın "proleter diktatörlük", "komprador", "hegemonya", "neoliberal" gibi terimleri; işçi sınıfına hitap etmek istiyorsanız daha anlaşılır terimler üretin lütfen.
Orta okul mezunu adam ne anlasın "proleter diktatörlük", "komprador", "hegemonya", "neoliberal" gibi terimleri; işçi sınıfına hitap etmek istiyorsanız daha anlaşılır terimler üretin lütfen.
Geçmişte engizisyon yönetimi sebebiyle hristiyanlığın en yobaz mezhebi olmasına rağmen reform, 30 yıl savaşları ve aydınlanma çağı sayesinde Avrupa'da pasifize edilmiş, afrika'da ise katı bir şekilde uygulanan mezhep. Oluşturduğu din bazlı resim, mimarî, heykel ve müzik sanatı sebebiyle Avrupa'daki katedralleri şu anda ibadethaneden çok müze görevi görmektedir.
Sınav haftası boyunca ezberlediklerini sınavdan üç gün sonra unutmak, ilkokul ve lise sonda ise bütün eğitim hayatı boyunca öprenilen şeyleri öğrenip sınavdan iki ay sonra unutmaya dayalı; genel kültür katmayan; genel kültür katmayı bırak, genel kültürümün gelişimime ket vurmaktan ve zamanımı çalmaktan başka bir halta yaramamış rezalet ötesi bir sistemimsi. Her sene değiştirdikleri için sistem tanımını bile hak etmiyor.
Avrupa'daki inek öğrenciler asosyallerdir, en azından bir genel kültürleri vardır; çünkü ders çalışarak genel kültür kazanmış olurlar zaten. Türkiye'deki inek öğrencilerde ise, o öğrenci okul dışı kaynaklar kullanarak ekstra bir çaba sarf etmediyse genel kültürü sıfır bir şekilde gezer ve sınıftaki genel kültürü en iyi olan insan genelde ders notları ortalama olan insandır.
Daha öğretmen kalitesi ve imam hatiplere değinmedim bile.
Kısacası türk eğitim sistemi vakit kaybıdır.
Not: Lisede notları iyi olan, LYS'de 2500. olmuş bir insan. Uzanamadığım ciğere mundar demiyorum yani.
Avrupa'daki inek öğrenciler asosyallerdir, en azından bir genel kültürleri vardır; çünkü ders çalışarak genel kültür kazanmış olurlar zaten. Türkiye'deki inek öğrencilerde ise, o öğrenci okul dışı kaynaklar kullanarak ekstra bir çaba sarf etmediyse genel kültürü sıfır bir şekilde gezer ve sınıftaki genel kültürü en iyi olan insan genelde ders notları ortalama olan insandır.
Daha öğretmen kalitesi ve imam hatiplere değinmedim bile.
Kısacası türk eğitim sistemi vakit kaybıdır.
Not: Lisede notları iyi olan, LYS'de 2500. olmuş bir insan. Uzanamadığım ciğere mundar demiyorum yani.
Moduna göre değişen alkol.
- arkadaşlarla geyik muhabbeti: bira
- evde tek başına slow müzik: şarap
- arkadaşla veya yalnız, melankolik ortam: rakı
- bir iki arkadaşla kültürel muhabbet ortamı: porto
Viskiyi aramam, vodkayı artık içmiyorum; direncim yok.
- arkadaşlarla geyik muhabbeti: bira
- evde tek başına slow müzik: şarap
- arkadaşla veya yalnız, melankolik ortam: rakı
- bir iki arkadaşla kültürel muhabbet ortamı: porto
Viskiyi aramam, vodkayı artık içmiyorum; direncim yok.
- Koyu lacivert, gri ya da siyah tişört, kazak, sweatshirt
- açık mavi veya beyaz gömlek
- Bej, krem, koyu lacivert ya da siyah chino pantolon
- koyu lacivert veya siyah sneaker ayakkabı
Elimde olsa derimi de koyu lacivert ya da siyah yapacağım, az kaldı.
- açık mavi veya beyaz gömlek
- Bej, krem, koyu lacivert ya da siyah chino pantolon
- koyu lacivert veya siyah sneaker ayakkabı
Elimde olsa derimi de koyu lacivert ya da siyah yapacağım, az kaldı.
2012 yılında yaptığım rejim kapsamında yapmaya başladığım, 16 kilo verdikten sonra rejimi bıraksam da hâlâ yaptığım eylem.
Çok da mühim bir şey değil, sadece arkadaşlara da çay kahve getirdiğim olunca şeker getirmeyi unutuyorum ya da arkadaşlar bana getirdiği çaya bana sormadan şeker atınca küfrediyorum. Bir de otomattan çay kahve alırken, şeker ayarını yapamadığımda otomata attığım paraya üzülüyorum. Başka da bir olayı yok.
Çok da mühim bir şey değil, sadece arkadaşlara da çay kahve getirdiğim olunca şeker getirmeyi unutuyorum ya da arkadaşlar bana getirdiği çaya bana sormadan şeker atınca küfrediyorum. Bir de otomattan çay kahve alırken, şeker ayarını yapamadığımda otomata attığım paraya üzülüyorum. Başka da bir olayı yok.