Ben bu ikisini birbirinden ayıramam çünkü birisi bana yalan söylediğinde ben ona inanıyorum ama onun yalan söylemediğini kendime yalan söyleyerek inandırıyorum hatta değer verdiğim bir insan yalan söylüyorsa kendime bile yalan söylerim.
yalana mı inanıyoruz yoksa söyleyene mi
söyleyene inanıyoruz. belki aynı yalanı kötü bir yalancı söylese o yalana inanmayacağız.
sevdiğim biriyse söylediği yalanları görmezden gelebilirim. hatta çok çok sevdiğim biriyse şakayla karışık yüzünede vurabilirim. ama hoşlanmadığım ya da takılmaktan çok haz etmediğim biriyse bir daha aynı ortamda bulunmam, bulunsam bile çok fazla muhattap olmam.
Tabiki de söyleyendir.Hangimiz karşı bakkaldaki Mahmut Abi'nin "seni seviyorum" dediğine inanır ki?
inanmak istediğimize inanıyoruz. çok sevdiğimiz biri delice istediğimiz bir şeyi söylese ve bu yalan dahi olsa ona inanmak için çabalarız. sonunda ise inanırız. tamamen psikolojiktir. inanmak istersin ve inanırsın. çünkü öyle olmasını istersin...
kesinlikle söyleyene. Kime daha çok güveneceğimizi veya hiç Güvenemeyeceğimizi sonuçta biz belirliyoruz. Güvendiğimiz ve sevdiğimiz birinin yalanları bile doğru gelir. Güvenmediğimiz birinin ise doğrularını bile yalan olarak görürüz.
ölüyor olmasam çok güzel kafa yorardım ama malesef yapamıyorum. sadece harika bir soru sorduğunu belirtmeye geldim gidiyorum