sahaf kelimesinin anlamı az bulunur, değerli kitapları bilen, eski kitap alıp satan kimse ya da dükkân olarak geçer. arapça kökenli suhuf, yani sayfa, ile eşkökenli olan kelimedir. ayrıca kitap satıp almak isteyen yazarlar ''sahaf'' adında yeni sayılabilecek aplikasyonu denemeliler
sahaf
deli gibi gitmek istediğim ama bir türlü gidemediğim yerdir. bir gün yolum düşerse o sahaflara uğrayacağım ve deli gibi kitap alışverişi yapacağım.
İzmir'de kızlarağası, karşıyaka, buca, Kıbrıs şehitleri taraflarında yer tespit ettiğim ancak henüz bir türlü gidemediğim yerler. Kitap alışverişimi genelde internetten yaptığım için yolum düşmedi, yine de sırf görmek için bile gidileceğini düşünüyorum.
kitap delilerinin kucuk capli cenneti.
100' e yakın kitabımı satmak istediğim kitapçılardır. Kitaplar yeni gibi olmalarına rağmen bir türlü satamadığım kitapçıdır.
Bu arada İstanbul' da ki sahaflardan birinden birkaç yüz yıl önce eski türk yazarları tarafından yazılmış bir kitap bulundu. Bu o yazarın tek kitabıymış ve o da bir sahafta bulunmuş düşünsenize!
Bu arada İstanbul' da ki sahaflardan birinden birkaç yüz yıl önce eski türk yazarları tarafından yazılmış bir kitap bulundu. Bu o yazarın tek kitabıymış ve o da bir sahafta bulunmuş düşünsenize!
kitapların da kaderinin olduğunu en çok hissettiğimiz yerler. en iyi örneklerinden biri:
(bkz:babil sahaf)
yeni keşfettiğim ama gitmediğim;
(bkz:muhsin kitap)
(bkz:babil sahaf)
yeni keşfettiğim ama gitmediğim;
(bkz:muhsin kitap)
bugün sahaflarda kitaplar ucuzdur kafasıyla gittiğim ve hiç de öyle olmadığını deneyimlediğim yer. adamlar liste fiyatından satıyor. bile isteye kazıklandım galiba.