Hayatım boyunca duyduğum en saçma şey
Sanki ilahi bir güç tarafindan insanlara bahşedilmiş gibi özel mülkiyet alani girilmez..
Dünya tanrı tarafından insanlara paylaştırıldida bizim mi haberimiz yok ? Senin özel mülkiyet dedigin alan benim beslenmem ve yaşamımı sürdürmem için gerekli olan doğaya ağaçlara topraklara hayvanlara yapılıyor nereden senin özel mülkiyetin oluyor
Aklıma scarface filmindeki yazı geliyor
World is yours ( dünya sizindir)
Özel mülkiyet
kamunun olmayan, kişinin elinde bulunan taşınır ve taşınmazlarla ilgili mülkiyet. diye sözlükte geçer. ancak dünyanın en saçma mevzusudur. hayat bizim neyin mülkiyeti.bir şeyin bana ait olduğunu kim kanıtlayacak? bırakın yaşayak.
Bir çomar atasözü derki mülk allahındır
Adalet, mülkün temelidir yazısı yazan ülke mahkemelerinde adaletin bile mülke bağlı olduğunu göstermiş, acilen ortadan kaldırılması gereken saçmalık. Doğaya bağlılımızın en büyük tehditi.
Özel mülkiyet olsun ama liman,gökdelen,kule,köprü kadar büyük şeyler özelleştirilmesin.Örneğin araba,apartman,dükan ve tarla bunlar da özel mülkiyetin dibine vurulmalı.
hem ekomonik hem de ahlaki boyutu olan kavram. Özel mülkiyetin ekonomi ve ahlak için olmak üzere iki temel önemi var. Ekonomi için önemi, iyi bir şekilde tanımlanmış mülkiyet haklarının insanları mülklerinin değerini artırma yönünde teşvik etmesi ve bu sayede üretim yapma, eleman alma, yatırım yapma gibi konularda mülk sahiplerini teşvik etmesi. Ayrıca iyi tanımlanmış mülkiyet hakları iyi bir hukukla birleştiği zaman çatışma çözümünün en etkili araçlarından biri haline gelir. Mülkiyet kişilere ait olduğunda sorunların çoğu -özellikle de ahlaki problemler- çok kolay çözülüyor. Ama kamu mülkiyeti ya da her şeyin herkesin olduğu bir toplumsal düzende pek çok çatışma çıkıyor. Bir şeyin üzerinde herkesin hakkı varsa onu kimin kullanacağına nasıl karar vereceğiz? İnsanların büyük bir bölümü kamu mülkiyeti üzerinde belli bir eylemin yapılmasını istemiyorsa ne yapacağız? İnsanları rahatsız eden hangi davranışlara kamu mülkiyetinde izin vereceğiz? Bu tarz sorular sırf kamu mülkiyetinin muğlaklığından kaynaklanan bir sürü ahlaki-ekonomik problem çıkarıyor. Ama özel mülkiyette bu tarz problemlerin çözümü çok daha kolay.Bir de meselenin farklı bir ahlaki boyutu var. Liberteryenler genelde mülkiyete insanın kendi bedeni üzerindeki tasarruf hakkından başlar. Yani ben elime, koluma, organlarıma sahibim. Onlarla istediğimi -başkalarının bedenleri üzerindeki tasarruf hakkını zedelemedenyapabilirim. Buradan ve şeylerin doğal durumunun "sahipsizlik" olduğundan yola çıkarak, kendi bedenimizle manipüle ettiğimiz şeylere sahip olabileceğimize varırız. Yani özel mülkiyet hakkı insanın kendi bedeni üzerindeki tasarruf hakkının bir uzantısı olarak ortaya çıkar bize göre.