en azından yazarlığımı alayım da yarın öbürgün değerlenirse 1. nesilim diye artistlik yaparım dediğim sözlüktür
10 dk sonra edit:10 entryi tamamlamadan yazarlığım kabul edildi adminler çalışıyo galiba
ayrıca birinci değil ikinci kuşak oldum neyse o da bişeydir
albus percival wulfric brian dumbledore
Editör · 28 Nisan 2017 Cuma
- toplam giri 554
- takipçi 49
- puan 8159
Şu yalan dünyaya geldim geleli
Tas tas içtim ağuları sağ iken
Kahpe felek vermez benim muradım
Viran oldum mor sümbüllü bağ iken
Tas tas içtim ağuları sağ iken
Kahpe felek vermez benim muradım
Viran oldum mor sümbüllü bağ iken
tüm insanlar eşittir kadınlar daha eşittir
albus percival wulfric brian dumledore - harry potter
general iroh - avatar the last airbender
kuşçu - deli yürek
mr. han - karate kid
general iroh - avatar the last airbender
kuşçu - deli yürek
mr. han - karate kid
Ateist olduğum için kullanmayı bıraktığım herhangi bir kelime yok
1-)merkezi yerler ve çok kullanılan mahalle camileri hariç tüm camileri kapatırım mahalle camilerinin de imam maaşları ve cami giderlerini mahalleden toplanan bağışlara ödetirim
2-)milletvekili maaşlarını 4 bin liraya indirir yetkilerini kısıtlarım.
3-)siyaset bilimi okumamış kimseyi milletvekili v.b. mevkilere getirmem.
4-)öğretmenleri her 2 senede bir sınava sokarım geçemeyenleri ihraç ederim.
5-)emeklilik yaşına gelmiş tüm devlet görevlilerini(polis,öğretmen,asker,v.b.)emekli eder yerlerine genç insanları getiririm.
6-)vergileri azaltırım.
7-)tarıma büyük yatırımlar yapar çiftçiyi eğitirim(köy enstitüsü gibi bi sistemle tabiki).
8-)yolsuzluk yapmış kim varsa çok ağır cezalar veririm.
9-)eğitim sistemini baştan aşağı değiştiririm.
10-)büyük sanayi yatırımları yaparım.
başa gelsem çok şey yaparım da şimdilik aklıma gelenler bunlar.
2-)milletvekili maaşlarını 4 bin liraya indirir yetkilerini kısıtlarım.
3-)siyaset bilimi okumamış kimseyi milletvekili v.b. mevkilere getirmem.
4-)öğretmenleri her 2 senede bir sınava sokarım geçemeyenleri ihraç ederim.
5-)emeklilik yaşına gelmiş tüm devlet görevlilerini(polis,öğretmen,asker,v.b.)emekli eder yerlerine genç insanları getiririm.
6-)vergileri azaltırım.
7-)tarıma büyük yatırımlar yapar çiftçiyi eğitirim(köy enstitüsü gibi bi sistemle tabiki).
8-)yolsuzluk yapmış kim varsa çok ağır cezalar veririm.
9-)eğitim sistemini baştan aşağı değiştiririm.
10-)büyük sanayi yatırımları yaparım.
başa gelsem çok şey yaparım da şimdilik aklıma gelenler bunlar.
az emektarım galiba
İsmi uzunların dışlandığı görsellerdir ühü ühü
genelde aamir khan'a benzetirler
yedek şarjördür
eğer bal arısı afrikalıysa bırak eşek arısını anamızı bile düdükleyebilir dikkat edelim dediğim karşılaştırma
katil afrika bal arısı hakkında detaylı bilgi için:
http://www.evrimagaci.org/fotograf/5/6521
katil afrika bal arısı hakkında detaylı bilgi için:
http://www.evrimagaci.org/fotograf/5/6521
kocaeli koz gazetesinde yayınlanmış muhteşem yeliz koray yazısıdır.
resmen tüm duygularıma tercüman olmuştur kalemin kılıçtan keskin olduğunu göstermiştir.
Yerim destanınızı!
1.Dünya Savaşı
4 yıl sürdü
Tekrar ediyorum 4 yıl
Yani 16 mevsim,
208 hafta,
bin 460 gün…
Kafkas, Kanal, Filistin-Suriye, Çanakkale, Hicaz-Yemen,
Makedonya, Galiçya, Romanya Cepheleri açıldı.
İtilaf Devletlerinin 42 milyon askerine karşı 2 milyon 850 bin kadardık.
Kafkas Cephesi'nde Sarıkamış'ı Rus ordusundan almak için savaştık.
90 bin asker DONARAK ÖLDÜ.
Dok-san-bin asker…
Lojistik destek gelememişti çünkü.
Zaten açlardı, üşüyerek, uykuya dalarak öldüler.
Kimi anasını, kimi sevdiğini hayal ederek uykuya daldı.
Bir daha uyanmadılar…
Çanakkale Cephesi…
Zafer kazanıldı ama bedeli 500 bin insanın ölümü oldu.
253 bini asker, gerisi sivildi.
Tarihçiler, hastalıktan ölenlerin bu sayının iki katı olduğunu söyler.
Bir de o dönem üç lisenin mezun veremediğini.
Galatasaray, Konya ve İzmir Liseleri…
Çünkü elleri silah tutuyordu, çocuklardı, dönmeyi düşünmemişlerdi…
Dönemediler, tarihe “meçhul çocuk asker” olarak geçtiler.
Çoğunun ismi de mezarı da yok, Çanakkale'de yatıyorlar!
Kurtuluş Savaşı..
Doğu Cephesi'nde Ermenilerle
Güney Cephesi'nde Fransızlarla savaştık.
Doğu Anadolu tamamen kurtarıldı, TBMM resmen tanındı.
Maraş, Urfa, Adana ve Sakarya'da zafer kazandık.
Fransızları yurttan TEMİZLEDİK.
Şehirlerimize; Gazi, Kahraman, Şanlı isimleri verdik.
Batı Cephesi daha kanlıydı.
1. ve 2. İnönü, Kütahya-Eskişehir, Sakarya Savaşı yaşandı.
Sakarya Savaşı, tarihe en çok subayın şehit olduğu savaş olarak girdi.
İtalyanlar Muğla ve Antalya'dan çekildi.
Mustafa Kemal Atatürk, Büyük Taarruzu BAŞLATTI!.
Dumlupınar Meydan Muharebesi'nden sonra
“İlk hedefiniz Akdeniz ileri” dedi.
Yunan ordusu İzmir'e kadar kovalandı, İzmir düşman işgalinden KURTARILDI!
Batı Anadolu düşmandan tamamen TEMİZLENDİ.
Konferanslar, kongreler, ateşkesler, anlaşmalar…
Kurtuluş Savaşı da 4 yıl sürdü.
16 mevsim,
208 hafta,
bin 460 gün…
Binlerce şehit verdik.
O binlercenin yine iki katından fazlası bulaşıcı hastalıktan öldü.
YILLARDIR PKK'YA VERİLEN ŞEHİTLERİ SAYMIYORUM BİLE…
Ve 15 Temmuz…
1 gün bile sürmedi.
Tekrar ediyorum 24 saat bile değildi; 15 saat sürdü!
Limana yanaşan düşman gemilerinden değil,
sağ olsun Erdoğan'ın 'eniştesi'nden öğrendik.
Ama hazırlıksız değildik.
Lojistik destek tamdı mesela.
Nedense 4 farklı noktada bekletilen uçaklar-helikopterler,
3G bağlantıları, televizyonlar, radyolar…
Düşman bu kez ne İngiliz, ne Fransız, ne de Almandı…
Bir zamanlar yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen,
istedikleri her şey verilen “muhterem hoca efendileri”ydi.
Amaç devleti ele geçirmekti ama nedense birkaç tankla darbe yapmaya çıkmışlardı.
Her şeyden habersiz masum erlerle polisi ve vatandaşı karşı karşıya getirdiler.
Kardeşi kardeşe kırdırdılar!
Kurtuluş yine bizimkilerden; FETÖ'nun kumpas kurduğu Kemalist askerlerden geldi.
Ve milletin direnişiyle birlikte darbe püskürtüldü.
Sonuç 248 şehit, yüzlerce yaralı…
***
Kısaca…
Evladını beşikte bırakan Nene Hatunlar
Kocasını toprağa verip cepheye koşan Kara Fatmalar…
Çocuk, yaşlı, kadın demeden..
Atamızın önderliğinde bizlere
19 Mayıs'ı,
23 Nisan'ı,
30 Ağustos'u,
29 Ekim'i bıraktılar!
Amma…geriye Sarıkamış'ta ölenler için 'halay' çektiğimiz anmalar…
“Yağmur yağıyor çocuklar üşümesin” diye yasaklanan 23 Nisan'lar…
Her sene hastalık bahanesiyle iptal edilen 19 Mayıs'lar
ve güvenlik gerekçesiyle yasaklanan 30 Ağustos'lar kaldı!
***
Velhasıl
“Elin tokadını yemeyen kendi tokadını yumruk sanırmış!”
Tarihe altın harflerle yazılan onca zafer,
binlerce şehit ve ders alınacak yüzlerce hikaye kalmışken…;
Darbenin araştırılmasını istemediğiniz meclis önergeleri,
Muhterem hoca efendinizi değil de masum askeri karşınıza alarak bastırdığınız afişler,
Bir türlü TEMİZLEYEMEDİĞİNİZ,
KOVALAYAMADIĞINIZ ve
Düşmandan KURTARAMADIĞINIZ vatan varken
Size de hiçbir güvenlik gerekçesi göstermeden 1 hafta bayram yapmak komik gelmiyor mu?
Gelmiyorsa yukarıdaki satırları tekrar okuyun beyler, bayanlar…
Destan 3G ile yazılmaz.
kaynak:http://www.kocaelikoz.com//yazar/yeliz-koray/yerim-destaninizi/449.html
resmen tüm duygularıma tercüman olmuştur kalemin kılıçtan keskin olduğunu göstermiştir.
Yerim destanınızı!
1.Dünya Savaşı
4 yıl sürdü
Tekrar ediyorum 4 yıl
Yani 16 mevsim,
208 hafta,
bin 460 gün…
Kafkas, Kanal, Filistin-Suriye, Çanakkale, Hicaz-Yemen,
Makedonya, Galiçya, Romanya Cepheleri açıldı.
İtilaf Devletlerinin 42 milyon askerine karşı 2 milyon 850 bin kadardık.
Kafkas Cephesi'nde Sarıkamış'ı Rus ordusundan almak için savaştık.
90 bin asker DONARAK ÖLDÜ.
Dok-san-bin asker…
Lojistik destek gelememişti çünkü.
Zaten açlardı, üşüyerek, uykuya dalarak öldüler.
Kimi anasını, kimi sevdiğini hayal ederek uykuya daldı.
Bir daha uyanmadılar…
Çanakkale Cephesi…
Zafer kazanıldı ama bedeli 500 bin insanın ölümü oldu.
253 bini asker, gerisi sivildi.
Tarihçiler, hastalıktan ölenlerin bu sayının iki katı olduğunu söyler.
Bir de o dönem üç lisenin mezun veremediğini.
Galatasaray, Konya ve İzmir Liseleri…
Çünkü elleri silah tutuyordu, çocuklardı, dönmeyi düşünmemişlerdi…
Dönemediler, tarihe “meçhul çocuk asker” olarak geçtiler.
Çoğunun ismi de mezarı da yok, Çanakkale'de yatıyorlar!
Kurtuluş Savaşı..
Doğu Cephesi'nde Ermenilerle
Güney Cephesi'nde Fransızlarla savaştık.
Doğu Anadolu tamamen kurtarıldı, TBMM resmen tanındı.
Maraş, Urfa, Adana ve Sakarya'da zafer kazandık.
Fransızları yurttan TEMİZLEDİK.
Şehirlerimize; Gazi, Kahraman, Şanlı isimleri verdik.
Batı Cephesi daha kanlıydı.
1. ve 2. İnönü, Kütahya-Eskişehir, Sakarya Savaşı yaşandı.
Sakarya Savaşı, tarihe en çok subayın şehit olduğu savaş olarak girdi.
İtalyanlar Muğla ve Antalya'dan çekildi.
Mustafa Kemal Atatürk, Büyük Taarruzu BAŞLATTI!.
Dumlupınar Meydan Muharebesi'nden sonra
“İlk hedefiniz Akdeniz ileri” dedi.
Yunan ordusu İzmir'e kadar kovalandı, İzmir düşman işgalinden KURTARILDI!
Batı Anadolu düşmandan tamamen TEMİZLENDİ.
Konferanslar, kongreler, ateşkesler, anlaşmalar…
Kurtuluş Savaşı da 4 yıl sürdü.
16 mevsim,
208 hafta,
bin 460 gün…
Binlerce şehit verdik.
O binlercenin yine iki katından fazlası bulaşıcı hastalıktan öldü.
YILLARDIR PKK'YA VERİLEN ŞEHİTLERİ SAYMIYORUM BİLE…
Ve 15 Temmuz…
1 gün bile sürmedi.
Tekrar ediyorum 24 saat bile değildi; 15 saat sürdü!
Limana yanaşan düşman gemilerinden değil,
sağ olsun Erdoğan'ın 'eniştesi'nden öğrendik.
Ama hazırlıksız değildik.
Lojistik destek tamdı mesela.
Nedense 4 farklı noktada bekletilen uçaklar-helikopterler,
3G bağlantıları, televizyonlar, radyolar…
Düşman bu kez ne İngiliz, ne Fransız, ne de Almandı…
Bir zamanlar yedikleri içtikleri ayrı gitmeyen,
istedikleri her şey verilen “muhterem hoca efendileri”ydi.
Amaç devleti ele geçirmekti ama nedense birkaç tankla darbe yapmaya çıkmışlardı.
Her şeyden habersiz masum erlerle polisi ve vatandaşı karşı karşıya getirdiler.
Kardeşi kardeşe kırdırdılar!
Kurtuluş yine bizimkilerden; FETÖ'nun kumpas kurduğu Kemalist askerlerden geldi.
Ve milletin direnişiyle birlikte darbe püskürtüldü.
Sonuç 248 şehit, yüzlerce yaralı…
***
Kısaca…
Evladını beşikte bırakan Nene Hatunlar
Kocasını toprağa verip cepheye koşan Kara Fatmalar…
Çocuk, yaşlı, kadın demeden..
Atamızın önderliğinde bizlere
19 Mayıs'ı,
23 Nisan'ı,
30 Ağustos'u,
29 Ekim'i bıraktılar!
Amma…geriye Sarıkamış'ta ölenler için 'halay' çektiğimiz anmalar…
“Yağmur yağıyor çocuklar üşümesin” diye yasaklanan 23 Nisan'lar…
Her sene hastalık bahanesiyle iptal edilen 19 Mayıs'lar
ve güvenlik gerekçesiyle yasaklanan 30 Ağustos'lar kaldı!
***
Velhasıl
“Elin tokadını yemeyen kendi tokadını yumruk sanırmış!”
Tarihe altın harflerle yazılan onca zafer,
binlerce şehit ve ders alınacak yüzlerce hikaye kalmışken…;
Darbenin araştırılmasını istemediğiniz meclis önergeleri,
Muhterem hoca efendinizi değil de masum askeri karşınıza alarak bastırdığınız afişler,
Bir türlü TEMİZLEYEMEDİĞİNİZ,
KOVALAYAMADIĞINIZ ve
Düşmandan KURTARAMADIĞINIZ vatan varken
Size de hiçbir güvenlik gerekçesi göstermeden 1 hafta bayram yapmak komik gelmiyor mu?
Gelmiyorsa yukarıdaki satırları tekrar okuyun beyler, bayanlar…
Destan 3G ile yazılmaz.
kaynak:http://www.kocaelikoz.com//yazar/yeliz-koray/yerim-destaninizi/449.html
şu anda giremediğim site ya ip ban yedim ki bişey yapmamıştım neden yemiş olabilirim bilmiyorum ya da server gg
(bkz:siktin formatı eyledin viran)
yeter artık rahat bırakın mevlanayı dediğim başlıktır
yeter artık rahat bırakın mevlanayı dediğim başlıktır