Laik itiraf

halklakaynasmisbielit
Şunu anladım şu boktan hayatımda : öldürmek ölmekten zor. çünkü gitmek kalmaktan zor. bence iyi kötü yok hayatta bir gidenler var bir de kalanlar birde ikisini de yapamayıp ortada duranlar.

Hayat beni hiç sevmedi be sözlük

Hala deliler gibi aşık olduğum kadın nişanlı.
Hunginton Kore'si adlı bir hastalık olasılığım gayet yüksek dedemde ve babam da vardı Nihayetinde.

Arkamda iyi anacak bir tanıdığım sevenim Yok. Kimi sevdiysem arkadaş dost bildiysem onlar sevmedi beni kimini ise ben kendi hatalarımdan kaybettim özür diledim ama nafile bir defa geçtin mi sınırı ötesi Yok.Annem desen aramız kötü her gün bir kavga babam sizlere ömür.

İkinci bir hayata başlamak için ya dostlar çevirecek sana sırtını yada sen onlara.Denedim ikinci hayatımla ilk hayatına ihanet etmeyi denedim.olmadı daha kötü oldu her şey hani derler ya her kralın bir soytarısı vardır diye sert havayı yumuşatsın diye ben onanmaz biçimde yanlız ve çaresizim .


Çok uğraştım kurtulmayı intihara denedim olmadı,neden bilmiyorum yapamadım çok kez denedim lakin olmadı.kamburdan kutulabilseydim,Nasıl olacak bilmiyorum ama beni bu çöplükten çekecek birşeye ihtiyacım var.Çok Yara aldım, yumru aldım Düştüm ama hep geri kalktım Düzelmek için bir kıvılcıma ihtiyacım var. Lakin içinde olduğum bu pozisyonda kalakaldım,Yine intiharı denediğim o günler gibi uzak hissetmeye başlıyorum


2
ickial ickial
çok tarif edilemez derece üzülmüşsün sen ya, çok kırmıslar seni...
sana yardım etmek buradan mümkün mü bilmem ama etmek isterim, çok içten geldi itirafın, yanımda olsan sarılırdım inan. hayata küstürmüşler seni, seni olduğun gibi sevmeyenler. içini açıp buraya bunları yazmandan hayatta çok çaresiz olduğunu ve dert yanacak yakınının olmadıgı anlaşılıyor. cidden çok dehşet bi durum, keşke bi yardım eli uzatabilsem sana...
buradan yazabileceklerim ne kadar fayda eder bilmem. ama yaşadıgın her ne olursa olsun intihar aklına gelecek en son şey bile olmamalı. sen sen olduğun için özelsin, insanlarla yaşadığın şeyler tek taraflı değildir, onlarda etkilenir, niye sen ölüyorsun? neden o ölmüyor? ya da şöyle sorayım, ikinizden birinin illa ölmesi mi gerek? hayat budur, kimisi cefasını çeker, kimisi sefasını. annem iki kanser babam verem oldugunda bende böyle hissetmiştim, yanımdaki herkes uçup gitmisti ama sonra bi yaşama sebebi düşündüm kendime, kanıtlamak. insanlara güçlü bi birey olduğumu, kolay pes etmeyecek ve onların karşısında dimdik durabilme potansiyelimi kanıtlamak istedim. her ne kadar ben de ailemle bazen bozuşsam da onları koşulsuz sevdiğim için, onları üzmek istemedim ölerek.
sevgili yazar arkadaşım, acını durdurmak ve bu fani dünyadan uzaklaşınca huzura ermek istiyor olabilirsin, her şey üstüne geliyor ve seni daraltıyor olabilir, belki de bedenen diri ama ruhen ölü, hissiz ve boşlukta hissediyor olabilirsin, ama emin ol ki sen kendini bitirdiğinde, arkanda açık bir yara bırakacaksın. gittiğini sandığın acı, hissedemediğin o pişmanlıkla devam edicek, kalıcı iz gibi.
her insan yaşamayı hak eder, lütfen hayata biraz daha gamsız bakmayı dene, veyahut uzaklaş o yaşadığın yerden, kalabalıkta yalnız olma, sahiden tenha bir yerlere git. kafa dinle, bambaşka bi şehre git, refresh start yap, yeni insanlar... gelen gideni belki aratır ama denemeye değer. eskilere elveda derken ihanet gibi düşünme, çünkü başkasını kendinden fazla düşünürsen ve bunu yapacak kadar değerli hissettirirsen o kişileri, senin yapmadığın ihaneti onlar sana yapar. mutlu olman dilegiyle, hep mutlu kal. seni hiç görmedim ama, umarım yüzünden gülme eksik olmaz, sabrın sonunda hak ettiğin hayata kavuşacaksın... her şeyin toz pembe olmaması çok doğal. kendine çok iyi bak, laf olsun diye söylemiyorum, gerçekten iyi bak. acıların seni ne hale getirdiğine, yaşayacakların ne hale getireceğine bak. üzülme, yıpranma, içine atma. kendini hasta etme ki kimseye muhtac olma... hayatının daha fazla acımasız olmaması umuduyla.
halklakaynasmisbielit halklakaynasmisbielit
bizi mahveden insanlar en sevdiklerimiz olur her zaman uzun süre önce insanlar değer vermeyi bıraktım nedenini tam olarak söyleyemem. o dünyanın büyük kısmı yok oldu. yakında tamamı yok olur.sevdiğim şeyler çok narin ve çok kırılgandı. bunu bilmiyordum. yıkılmaz olduklarını sanıyordum; okuduğum kitaplardaki gibi ama değillermiş.bu yüzden kaçış noktam yok bunu nasıl anlatırım bilmiyorum ama benim durumuma geldiğinde artık her şey çok netleşir görürsün bu bir kısır döngüdür ve bir noktadan sonra dünyadan satır satır vazgeçersin kendi yok oluşunun suç ortağı olurdun işin kötü yanı bu konuda yapabileceğin hiçbir şey yoktur. yaptığın her şey ileride bir yerlerde bir kapıyı kapatır. sonunda açık bir tek kapı kalır."çünkü her zaman daha karanlık olan resim her zaman doğru olanıdır.

anlıyor musun?
gidecek yerim yok yapacak hamlem yok onlar değil ben ölmeliyim işte cevap bu çünkü kazalarda mutsuz sefil kötü insanlar ölmeli.masum ve geleceği olan insanlar değil.hayat güzel diyorsun ya hayır insanlar dünyayı gerçek haliyle görebilse, hayatlarını gerçek haliyle görebilseler, hayalle ve yanılsamalar olmadan yani, bence mümkün olduğunca çabuk ölmemek için ortaya bir tek neden bile süremezlerdi. çünkü
hayatın kuralı basit iyi şeyler bazen olur kötü şeyler her zaman artık acı çekmek istemiyorum sefil olmak istemiyorum...


sefalet.....hastalıkla birlikte tam tanımı sefaletin

İş hayali kuramayan,evlenemeyen,insanlara yük olacağını bildiğinden uzak duran adamın hezeyanı...


iyi dileklerin için sağol
bu başlıktaki tüm girileri gör