kuranın insan uydurması olduğunun kanıtları

madman
“Yüce” Olduğu Kabul Edilen Bir Tanrı'nın, İnsanları Hem Kendisine Hem de
Muhammed'e İnandırmak ya da “Yüceliğim”, “Güçlülüğünü” Anlatmak
Amacıyla, “Ant İçerek” (“Yeminler” Ederek) Konuşup Konuşmayacağı

Kur'an'da yazılanlara göre Tanrı, tıpkı insanlar gibi, her vesileyle ve her iş için ya da her olay
vesilesiyle yeminler ederek, ant içerek
konuşmakta! Hemen hemen hiçbir eylem ve işlem yoktur ki, Tanrı, onu yaparken ve
anlatırken, şunun bunun üzerine ant içmesin! Hani sanki sözlerinin doğruluğuna insanları
inandırmanın başka bir yolu yokmuş da, ille yemin etmek gerekirmiş gibi! Üstelik yeminlerinin pek çoğunu, kendi kendisini “Tanrı” olarak kabul ettirmek, kendisinden başka
“Tanrı” olmadığını bildirmek, kendi yüceliğini ve güçlülüğünü anlatabilmek, kendi
niteliklerinin emsalsiz olduğunu belirtmek, Muhammed'i övmek, onu, “peygamberlerin” en
sonuncusu ve en yücesi olarak göstermek, onun eylem ve işlemlerini benimsetmek gibi
konularda yapar.
Kur'an'da, yazılanlara göre, Tanrı, yeminlerini sadece kendisiyle ya da Muhammed'le ilgili
olarak yapmaz, her vesileyle ve her şey için yapar. Örneğin, inanmış olan kimselere, cennetin
güzel kızlarını vereceğine dair yapar ya da “inanmayanları” cehennem ateşinde yakacağına
dair yapar. Daha başka bir deyimle, yeminlerini, şaşkınlık yaratacak şekilde yapmaktan geri
kalmaz. Şu bakımdan ki, bazen kendi adını anarak, yani “Allah'a” ya da “Rabbi'ne” diyerek
yapar; bazen Muhammed'in adı üzerine yapar; bazen “Mekke” şehri üzerine, bazen “zeytin”
üzerine, bazen “incir” üzerine, bazen “dağlar” üzerine, bazen “yıldızlar” üzerine, bazen
“baba ve çocukları” üzerine, bazen “yağmurlar ve rüzgarlar” üzerine, bazen “yürüyen
gemiler” üzerine, bazen “adamlar boğazlayıp can alanlar” üzerine, bazen “kuşluk vaktine”,
bazen “her şeyin çiftine ve tekine”, bazen “gelip geçen geceye”, bazen “tanyeri”ne, bazen
hiç kimselerin anlayamayacağı şeyler üzerine ve evet saymakla bitmez nice şeyler üzerine yapar!
bu başlıktaki tüm girileri gör