confessions

anancı

Yazar  · 26 Temmuz 2016 Salı

  1. toplam giri 60
  2. takipçi 7
  3. puan 1190

efsane fıkralar

anancı
Temel TRT1'de bir yarışmaya katılır ve kazanır. Kendisine bir kitap hediye edilir. Kitabın adı da "düz mantık"tır. Temel hediyeyi alırken sorar;
-Bu kitapta ne yazıyor?
-Okuyunca öğrenirsin...
-Ben onunla uğraşamam, anlat bakayım sen bana.
-Ok bak simdi; senin evinde akvaryum var mi mesela?
-Evet var...
-O zaman içinde su da vardır?
-Evet var...
-İçinde su varsa balık da vardır....
-Evet var...
-Balık varsa hayvanları da seviyorsundur sen?
-Evet....
-Hayvanları seviyorsan insanları da seversin herhalde?
-Evet...
-O zaman senin sevgilin de vardır?
-Evet var.
-Yaslı görünüyorsun o zaman sen evlisindir?
-Evet.
-E karın olduğuna göre de, homoseksüel değilsindir?
-Evet.
-Bak gördün mü…
temel çok etkilenir. Kitabı alır koltuğunun altına eve doğru giderken Dursun'u görür...
Dursun sorar;
-Temel o ne?
-Düz mantık kitabı!
-Nasıl bir şey bu anlat bakayım...
-Bak simdi; sizin evde akvaryum var mı?
-Yook!
-O zaman sen ibnesin....

efsane fıkralar

anancı
Mafya babası haraçlarını toplaması için yeni bir tetikçi buldu. Seçtiği adam sağır ve dilsizdi. Çünkü baba, bu tetikçi yakalanırsa polise fazla bir şey anlatması mümkün olamaz, diye düşünüyordu. Baba, bir gün ödemelerin geciktiğini fark etti ve tetikçiyi odasına aldırttı, bir de işaret dilini bilen tercüman buldular. Tercüman işaretle sordu:
"para nerede?"
Sağır dilsiz işaretle yanıt verdi:
"Ne parası? Benim paradan maradan haberim yok. Neden bahsettiğinizi anlamıyorum."
Tercüman tercüme etti:
- "Neden bahsettiğinizi anlamıyormuş."
Baba 38'liği koltuk altından çekip sağır dilsizin beynine dayadı:
- "Şimdi sor bakalım, para nerede."
Tercüman işaretle sordu:
- "para nerede?"
Sağır-dilsiz kan ter içinde, işaretle yanıt verdi:
- "Şehir merkezindeki parkta, büyük heykelin olduğu kapıdan girince soldan 3. ağacın kovuğunda iki yüz bin dolar var."
- "Ne söyledi?" dedi baba.
Tercüman yanıtladı:
-"Dedi ki, hâlâ neden bahsettiğinizi anlamıyormuş, ayrıca o tetiği çekmek de biraz g*t istermiş."

efsane fıkralar

anancı
Matematik dersinde kadın öğretmen öğrencilere sorar:
-Bir ağacın dalında 5 tane kuş var. Taş attım, iki tanesini vurdum. Geriye kaç kuş kalır?
Öğrencinin biri parmak kaldırır ve cevaplar:
- Hiç kuş kalmaz çünkü diğerleri korkudan uçup gider.
Öğretmen gülümser:
- Hayır. Doğru cevap üç olacaktı ama bakış açını sevdim.
Öğrenci duruma çok bozulur ama pek göstermez. Ders devam ederken tekrar parmak kaldırır:
- Bir soru da ben sorabilir miyim?
Öğretmen izin verir.
- Sokakta üç kadın dondurma yiyerek yürüyor. Biri dondurmasını yalıyor, diğeri ısırıyor, diğeri de emiyor. Kadınlardan hangisi evlidir?
Öğretmen şaşırır, kızarıp bozarır ama cevap da vermek zorundadır:
- Hmm... Şey... Yalayan?
Öğrenci yanıtlar:
-Hayır, parmağında alyans olan. Ama bakış açınızı sevdim

efsane fıkralar

anancı
Akşamdan kalma adam, büyük bir baş ağrısı ile sabah uyanmış. Zorlukla gözlerini açıp, yerinden doğrularak, şöyle bir etrafına bakınmış.
Komodinin üstünde bir bardak su ve iki aspirin duruyor. Yatağın ayakucundaki sandalyede elbiseleri temiz ve ütülenmiş.
Aspirinleri içerken, komodinin üzerindeki not dikkatini çekmiş;
"sevgilim, günaydın. kahvaltın mutfakta. Ben alışverişe çıkıyorum, erken dönerim. Seni seviyorum".
Kalkıp, giyinmiş ve kahvaltı için mutfağa gitmiş. Bakmış oğlu oturmuş, kahvaltı ediyor. Masada da kendi servisi ve gazeteleri duruyor.
Oturmuş, kahvaltısına başlamış ve oğluna sormuş;
- Evlat, dün gece ne oldu, biliyor musun?
- Evet, dün gece saat 3'ü geçiyordu, sarhoş olarak eve geldiğinde. Önce koridordaki sandalyeyi devirdin, ardından kustun, daha sonra da odanın kapısına kafanı çarptın, bir gözün morardı.
Adam, şaşırmış vaziyette:
- anlayamadım. O zaman niye her şey temiz, kahvaltı hazır ve gazetem alınmış?
- onu mu soruyorsun. Annem seni sürükleyerek yatak odasına götürüp, pantolonunu çıkarmaya çalıştığında, "bayan, beni yalnız bırakın, ben evli bir adamım" dedin

efsane fıkralar

anancı
Padişah, kavuğunun altından kafasını kaşımış,
- Eeee! ne vergisi koyalım? demiş...
Vezirler:
- Köprülere adam koyalım, geçenden bir akçe alsınlar!
Padişah,
- Tamam, demiş.
Aradan bir süre geçtikten sonra sormuş vezirlerine:
- Nasıl, halk hayatından memnun mu? Her hangi bir şikayet var mı?
- Hiç bir tepki yok sultanım!
- İyi o zaman köprünün diğer tarafına da bir adam koyun, çıkandan da bir akçe alsın!
Aradan bir süre geçmiş, padişah tekrar sormuş vezirlerine:
- Var mı halinden şikayet eden?
- yok!
Halkının tepkisizliğine kızan padişah, gürlemiş:
- Köprülerin ortasına da birer adam koyun, gelip geçeni köprünün ortasında becersin!
Aradan birkaç gün geçmiş, halktan bir tepkinin olmamasına içerleyen padişah, çağırmış vezirlerini,
-Halkı dinleyelim hele bir, demiş.
Gitmişler halka, padişah sormuş:
- Halinizden memnun musunuz, var mı bir şikayetiniz?
Ses yok.
Padişah tekrar:
-Ulan demiş, taş üstünde taş omuz üstünde baş komam!!! Var mı şikayeti olan hemen söylesin!
Diye gürleyince arkalardan cılız bir ses duyulmuş:
-Padişahım, o köprünün ortasındaki adam var ya!..
- Eeee!, demiş Padişah bir umutla... Ne olmuş o köprünün ortasındaki adama?
- Akşamları çok kalabalık oluyor, sıra uzuyor, eve geç kalıyoruz, mümkünse bir adam daha koysanız...

pipo

anancı
uzun süredir merak ettiğim sonunda dün satın aldığım tütün içme aparatı. mısır koçanından yapılma olanlarını dün deneme imkanım oldu, ve kesinlikle şunu söyleyebilirim ki, yeni başlamayı düşünenler için harika pipolar. öncelikle fiyatları gülkökü ya da lületaşı pipolara göre çok daha ucuz ve bu ucuzluğa rağmen içimlerinde hiç bir sorun (kötü tat, çabuk nemlenme) yok. bunun dışında, corn cob pipolarda gülkökü bir pipoyu ilk aldığınızda uğraşmanız gereken pipoyu alıştırma evresine de ihtiyaç yok, doldurup fosur fosur içmeye başlayabilirsiniz. ayrıca bol bol içinize çekin. zira deneyimlerime dayanarak söylüyorum , pipo filmlerdeki janti ingiliz lordlarının içtiği gibi 10 dakka arayla bir nefes çekilince sönmüş oluyor. "yok hafız ben elimde çakmak beklerim. söndükçe yakarım" derseniz keyfiniz bilir. lakin o şekildede filmlerdeki kitap okuyup pipo içen adam ambiyansını yakalayamıyorsunuz ama daha önce bong tercih eden biri olara pipo daha bi keyf verici geldi.
1

cctv

anancı
açılımı, “kapalı devre televizyon” anlamına gelen “close circuit television” kavramından türetilmiş sistemdir. televizyon sisteminden farklı olarak cctv, bir merkezden geniş kullanıcı kitlesine yayın yapmak yerine belli bir alandaki görüntüyü izleme sistemi olarak tanımlanabilir. günümüzde cctv, genellikle güvenlik amaçlı kullanılmasının yanında trafik kontrolü, tehlikeli bölgelerin izlenmesinde de kullanılabilmektedir.

cctv sistemleri, kameranın kablo aracılığıyla televizyona ya da monitöre bağlanması ile oluşmaktadır. gelişmiş bir cctv sisteminde kamera ve monitörün yanı sıra lens, switch ve kayıt cihazı(dvr, nvr vb.) gibi parçalar da bulunabilir. kameraya harici olarak eklenebilecek bir mikrofon veya kameraların üzerinde bulunan dahili mikrofonlar aracılığıyla ses kaydı da mümkün olabilmektedir.
3 /