Aslında birşey yazmak gelmiyo içimden. Çünkü bazı şeylerin kendine has olmasını istiyor insan. Ama bazen bazı şeylerin kıymetinin bilinmesi için göze sokmak gerekiyor, yada tamamen yitirmek.
Kaybedenler Kulubünde ise durum farklı oldu, popülerleştikçe yitirdik, yirirdikçe popülerleştirdik.
Ama tadı hala damağımızda. Hele ki şu "bazen" muhabbetleri yok mu... Adamın belasını duvara çarpa çarpa sikiyor!
Buyrun efendim, birlikte sikilelim;
kaybedenler kulübü
leyla ile mecnun dizisinden gönderme yiyen bir film.
iki arkadaşın sunuculuğunu yaptığı eski bir radyo programıdır.Daha sonra filmi çekilmiştir ve yıllar sonra kısa bir süre daha radyo programı yapmışlardır ülkemizdeki eski laiklerin eğlence kaynağı olmuştur
Kim lan bu erol egemen?
nejat işler, yiğit özşener ve ahu türkpençenin başrollerini oynadığı, kent fmin efsane programı kaybedenler kulübünün de bir nevi hikayelendiği film. filmde iki amatör radyocu arkadaşın seks ve hayatla ilgili mücadelerleri anlatılıyor. hemen hemen herkesin izlediği bir film sayılabilir. ama ortada ahım şahım abartılacak bir şey tabii ki yok.
sikko ile radyo yayını yaparken bizi de defalarca bu radyoculara benzetmişlerdir ki nefret ediyoruz böyle şeylerden, yaptığımız iş kendimize özgü idi.
neyse efendim bu filmin bir ikincisi çekilecek duyduğum kadarıyla. keşke olmasa.
sikko ile radyo yayını yaparken bizi de defalarca bu radyoculara benzetmişlerdir ki nefret ediyoruz böyle şeylerden, yaptığımız iş kendimize özgü idi.
neyse efendim bu filmin bir ikincisi çekilecek duyduğum kadarıyla. keşke olmasa.