ezanın türkçe okutulması

harflervekibrit
Karşıladıkları kavram alanı olarak bir dildeki bir kelime asla "tam" anlamıyla başka bir kelimeyi karşılamaz. Kur'an-ı Kerim'i ve ezanı ille de Arapça okumak isteyenlerin mantıklı açıklaması budur. Kur'an'ın mealini yazma görevi atatürk tarafından Elmalılı Hamdi Yazır'dan önce Mehmet Akif Ersoy'a verilmiştir.(ülkede Arapça'yı en iyi çevirebilecek kişi kendisi olduğu için.) Ezan Türkçe olarak okutulmaya başlanınca Akif, yazdığı mealin birebir çeviri olarak görülüp namazın ve ibadetlerin onun yazdıklarıyla yapılacağını düşündü, başta söylediğim nedenle ve korktu. Kendisi, "ben bu vebalin altına giremem." diyerek, yıllarını verdiği emeğini bir kalemde yakıp kül etmiştir.
Bana kalırsa ikisini de okumak en iyisidir.
4
yassikoheninoglu yassikoheninoglu
normalde müslüman olanın arapçayı öğrenip(sadece okuma değil anlamada dahil) ondan sonra kuranı okuması gerek. Ama bu mümkün değil. Anlamadığın kitaba inanmaktansa(ki başkasının sana anlattığını) tam olmayan çeviriyi okumayı tercih ederim.
harflervekibrit harflervekibrit
Hemfikiriz.
harflervekibrit harflervekibrit
Keşke Mehmet Akif de böyle düşünseydi, diyorum...
yassikoheninoglu yassikoheninoglu
aynen ama adam yine diğerleri gibi değil,kalıp ortalığı karıştırmaktansa mısıra çekip gitmiş. Saygı duyarım her zaman.
bu başlıktaki tüm girileri gör