sözlük yazarlarının söylemek istedikleri

pencere
36 yaşımdayım. 30 yaşıma kadar gerçek aşkın var olabileceğine dair umut yaşattım içimde. 30 yaşımda bir çok iyi ve güzel kadından sonra buldum da. 3 sene sürdü. 2 sene falan acısını çektim bitti. bir kaç iyi ve güzel kadın daha girdi hayatıma. olmadı sürdüremedik. sanırım ne ben onları anladım ne de onlar beni anladı. zaten hepimizin bu çağda müspet yahut menfii bir evrenle anlaşamama sorunumuz yok mu?

neyse, çok güzel yaşamlardan, çok acı yıkımlardan sonra bile ayağa kalkıp tekrar güzel bir ikili yaşam umudumu hiç kaybetmemiştim bugüne kadar. bugün kaybettim. bu saçmalıklarımla beyninizin güzel hücrelerini işgal edecek özel bir şey de yaşamadım. kusura bakmayın, başlığı görünce döküldüm.

belki de yapmam gereken geçmişle cebelleşmek, ağır bir özeleştiri vermek falan filandır. lakin hiç takatim yok. yalnız ve güçlü bir yaşamın acı planları ve alternatiflerini düşünmek daha çok ihtiyaç hasılım sanırım şu durumda.

eskiden 100 yaşıma kadar yaşayacağımdan hep emindim. hatta bunun heyecanıyla yanan bir salaktım. artık 50-55 yıl yeter diyorum. evrende aşksız ve ikili güzel yaşamın düşleri olmadan yaşanamaz mı? tabii ki yaşanır. geçenlerde okuduğum bir biyoloji kitabında gezegenimizde yaşamın oksijenden önce bile var olduğu yazıyordu.

her şey bu evrenle uyumsuzluk ve anlaşılmazlık yüzünden. başka hiç bir şey değil.
bu başlıktaki tüm girileri gör