ülkenin tapusudur.lozanda çözülemeyen boğazlar ve hatay sorunu sonradan halledirek başarı oranı yüzde 85-90 seviyeisne çıkmıştır.o günkü şartlarda imzalanabilecek en iyi antlaşmadır
Bir gün sofrada söz Fatih'e gelir. Atatürk sorar: "Tarih acaba benim mi, yoksa Fatih'in mi yaptığı işleri daha mühim bulacaktır?" Orada bulunanlar hemen atılırlar: "Tabii ki sizi." Atatürk sorar: "Niçin?" Herkes kendince Atatürk'ün Fatih'ten üstün bir tarafını ispatlama yarışına girer. Dalkavuk mu yok? "Sizin yanınızda Fatih de kim oluyormuş!" diyenler bile çıkar. Bunun üzerine Atatürk, bu kişiye kızar, "Halt etmişsin" der. Şu sözler olgun bir devlet adamının bakışını yansıtır:
"Ben Fatih'ten büyük olabilir miyim? Çok kereler Fatih'in karşısında kaldığı meseleleri düşündüğüm zaman ben de aynı hal çarelerine varmışımdır. Yalnız, Fatih benim karşısında kaldığım meseleleri nasıl hallederdi? Bunu çok merak ederim. O BÜYÜK BİR ADAMDIR, BÜYÜK."
"Ben Fatih'ten büyük olabilir miyim? Çok kereler Fatih'in karşısında kaldığı meseleleri düşündüğüm zaman ben de aynı hal çarelerine varmışımdır. Yalnız, Fatih benim karşısında kaldığım meseleleri nasıl hallederdi? Bunu çok merak ederim. O BÜYÜK BİR ADAMDIR, BÜYÜK."
Dünyanın eski ırklarından esaret kabul etmemiş soylu bir ırktır.
Kesinlikle doğrudur.Son 200 yılda onun gibi bir deha dünyaya gelmemiştir.Onun gibi katı inklaplar yapan biri gelmemiştir.Bir dehayı anlamak için dediklerinin yıllarsa sonra doğru çıkıp çıkmadığına bakılır ve tarih Atatürk'ü hep haklı çıkarıyor.
Yalnız ve sadece Türk millyetçisidir.Kimse başka kimlik vermeye kalkmasın.