size en acı ayrıcalıklarından birini anlatayım mı?
bir türk vatandaşı fakir ve tek derdi evine ekmek götürmek, çocuklarını okutabilmek. bu türk vatandaşı bir dükkan açamıyor çünkü dünya kadar vergi ödemesi gerekiyor. ee tabii evine et dahi götürecek durumda olmayan bu vatandaş dükkanın vergisini ödeyecek parayı nereden bulsun? ya da dükkana kira verecek parayı? o bey amca da gidiyor sokakta bir tezgah kuruyor. o tezgahın üstündekiler akşam eve götüreceği bir ekmek, çocuğuna vereceği harçlık, elektrik faturası, su faturası. ama ne oluyor biliyor musunuz? zabıtalar geliyor ve o amcayı hem dövüyorlar hem de tezgahını dağıtıyorlar, ekmek parasının gözlerinin önünden gittiğini gören amca ağlıyor, yakarıyor ''onlar benim çocuklarımın rızkı'' diyor... gene itiyorlar bu amcayı. yetmiyor vuruyorlar yere fırlatıyorlar...
ve bir suriyeli geliyor vergisini ödemeden tıkır tıkır dükkanını açıyor. vergi ödemediği için satacağı malı daha ucuza satıyor. ee tabii insanlar da daha ucuz diye bu suriyelinin bakkalını tercih ediyor. sonra bir bakkalı olan türk vatandaşı çıkıp diyor ki ''ben dünya kadar vergi ödüyorum bu dükkan için, suriyeli vergi ödemiyor, aldığı malı bu yüzden daha ucuza satıyor sonra da olan bize oluyor'' diyor.
burası ''yeni'' türkiye...