aşı karşıtları

zirvedekicahil
Haklılardır. "Properly paranoid" denilen bir şey vardır yaban ellerde, kendilerine katılmadan edemiyorum.

İlaç firmalarının tek bir amacı vardır: daha fazla satabilmek. İlaç endüstrisinin ilaç satabilmek için ise hastaya ihtiyacı vardır. Sırf bu yüzden bile hem doktorları hem de insanları manipüle ederler.

a) neden her gün adım adım "antibiyotik kıyameti" denilen felakete ilerliyoruz?
b) neden dünyanın bazı bölgelerinde antidepresan ve türevlerinin kullanimi %60'lar kadar çıkabiliyor?

Çünkü "big pharma". Antibiyotik yazmayan doktoru kötü gösteren, basit bir şema terapi gerektiren bir şeyde bile antidepresanlara bağımlı bir şekilde hayatınızı mahvetmenizi sağlayan şey. Şirketleri hasta olsun olmasın bütün hayvanlara antibiyotik vermeye zorlayan kurumlar. Bundan birkaç yıl önce "grip" aşısı olmaya zorlayan, sürekli haberlere çıkan kurumlar. Çoğunuz olmadı. Grip gibi bir hastalık için çok da gereksizdi. Peki o zaman neden televizyonlarda sürekli konuşuldu?

Bu insanlar aşılarınızı üretiyor. O kadar güvenip, devlet zorla yaptırsın dediğiniz aşılar, insan sağlığını zerre kadar umursamayan yeşillik tapıcıların elinden çıkıyor.

Ayrıca bir şeyin devlet onayından geçmiş olması, güvenli olduğu anlamına gelmez. Radyum keşfedildiğinde herkes radyumun çok mükemmel olduğunu düşünüyordu. Ta ki radyum kızları ölene dek. Kloroflorokarbonlar çok yaygındı, ozonu deldiği farkedilene kadar.

"O kadar doktor yanlış mı biliyor" ile geçiştirilebilecek bir konu değil bu. O kadar kimyacı yanılmışsa, big pharmanın elindeki doktorlar neden yanılmasın?

Ayrıca kendi vatandaşları üzerinde deneyler yapan; halisünojen veren, hepatit-b testi diye bin eşcinsel erkekten kan aldıktan altı ay sonra hepsinde "grid" çıkmasına neden olan, daha sonra hepsini toplumdan izole edip ölümlerine gülen bir devletin sizin sağlığınızı umursayacağını düşünmek oldukça ironik. Daha da ironik olanı nedir biliyor musunuz? O bin kişiden çoğu big pharmanın onlara sattığı ilaçlar ile "hayata tutunmaya" çalıştı.

Aşılar iyi veya kötü diyemem, diyebilecek tıbbi yetkinliğim yok. Ama şüpheciliği elden bırakmamak lazım.
bu başlıktaki tüm girileri gör