sorumluluklarin hayattan keyif aldigimiz seylerden vazgecirmesi

petitpusat
ruzgara kendimizi oylece birakip sevdigimiz seyleri yapmak midir hayat? keyif aldigim seyi yemem icmem, keyif veren muzigi dinlemem, kimin ne dusundugunu dusunmeden, yapmak istediklerimi yapmak midir? bu soruya evet demek cok cazip geliyor. gercekten uzun bir suredir kimin ne dedigini takiyorum gurultu suzgecine, ulasmiyorlar kulagima. cunku hayat onlarin size mutluluk diye ogrettikleri sey degildir, kendi yolunuzu cizip yurumedikten sonra, o yolda yaralanmadiktan, o yolda kendi kendinize ogrenmedikten sonra bi anlami yoktur.

gel gelelim ote yandan ya bu zevkleriniz, bu istekleriniz, bu hayat anlayisiniz sizi uyusuk biri yapiyorsa? uyusturup saatlerce yerinizden kaldirmiyorsa? tum sorumluluklari omzunuzdan atip rahatlamak icin yanip tutusuyorsa icinizde biri, hani o soylem var ya, "icimde biri ya hic birsey olmamaya deliler gibi ugrasiyorsa" yani?

bunu farkedip tum keyfi bir yere birakmak olabilir mi hayat? gencim guzelim harcasam ne olacak kendimi demekten alikoymak, erken yaslanmak degil midir?
oysa diger yanda isin en zevkli kismi var (!)
sorumluluklar, merhaba.
sagliginiza dikkat etmeniz gerekir cunku bu hayat sizindir, ektiginizi biceceksinizdir, sevdikleriniz, kendiniz, gelecekte hayati paylasacaginiz kadin icin, cocuklariniz icin kendinize iyi bakmaya karar verirsiniz. sonra hayat sikicilasir. nikotin, kafein, seker, alkol silinir sirayla. tamam sakinlestiniz, ayik kafayla sevmeye calistiniz hayati, ne kadar oluyor sorgulanir tabi, lakin oldu mu yani bu boyle? icinizden bir ses saksi degilim ben diyor degil mi?

Siz ne dusunuyorsunuz sevgili sozluk sakinleri,
kendini ne kadar sevmeli insan, neyi kim icin yapmali? kaptirmali mi oylece ruzgara, dizimden asagisi kasimpasaya gidiyor olsa gerek diye mi dusunmeli, veyahut kontrolu mutlak bir bicimde eline alma cabasi icinde mi olmali hayati hususunda? Sahsen ben ortasini bulamiyorum, ya sulalem rahat, ya da sabahim aksamim hazir olda bir asker...
bu başlıktaki tüm girileri gör