İzmir nezih bir yerdir, doğru.
Ama istanbul metropol yani salt yaşam alanı değil. Hatta istanbul'da yaşam şehrin dışına kaydı artık. İçeriler hep iş merkezi vs..
Ekonomik anlamda istanbul artık bir giant, -ingiliççe kullanayım ki bir dönem reklamcılıkla iştigal ettiğim anlaşılsın- tek başına ülke ekonomisini çekip çeviriyor.
Bu yüzden haksız versus. Ha izmir halkı kadar naif insanları kadıköy, beşiktaş, bakırköy'de falan bulursun ki bu semtlerin herbirinin nüfusu zaten izmir kadar.
İstanbul halkının aklında ise alttan alta hep şu soru vardır: “ulan bu sığırları çekmek yerine, bağımsız ülke olsak ya.”
Dost meclislerinde (bkz:bağımsız marmara cumhuriyeti) rüyası hep kurulur, bir iç çekilir, ah keşke denir. Orada olay istanbul'u ne ankara, ne izmir vs ile kıyaslamak değil giderek b.ka batan -yalan mı muhittin- bir ülkeye dair hissedilen bıkkınlık. Bugün ege insanı (bkz:kıyı ege cumhuriyeti) hayalleri kurmuyor mu? Birbirimizi kandırmayalım.
Bizi bu noktaya kimin getirdiği sorusunun yanıtı ise zaten malum.
Ancak bunun dışında kıyas olayına giren izmirli'miş, ankaralı'mış, bayburtlu'ymuş... istanbul halkı gülüp geçiyor artık. Ekonomik dev diyoruz, biri gevrek diyor, öbürü koyun diyor, adamın biri en son memleketinin çimeniyle övünüyordu...
Tabii kime dert anlatıyorsun!?