Bastırılmış cinsellik sebebiyle 'türkiye cinsel açlığın afrikasıdır" demişler. Kadına bebekliğinden beri 'düzgün otur, eteğini kapat, ayıp. ' denmiştir. Dış dünyaya açılması zordur. Akşam ezanında eve gelmek zorundadır, kısıtlı bir hayat yaşar. Erkeğe ise 'göster oğlum amcalara pipini.' denir. Çoğu konuda rahattır ilk kez ilişkiye girdiğinde başarı kazanmış gibi hissettirilir. Sonuç olarak kadın kendini herkesten koruması gerektiği ile büyürken erkekse kendisini cinselliğiyle var etmeye başlar. İstediği ile olabileceğini düşünür. Kadının kendini saklamasını da anlayamaz. Onu avrupa kadını ile karşılaştırır. Halbuki avrupada yetişen kadın her açıdan rahat büyümüş her açıdan kendini geliştirebilme imkanı bulmuştur. Türkiyedeki erkek annesine sevgilisine ya da karısına her şekilde saygı duyması gerekirken, onların gelişiminin önünde durmaması ve kız kardeşinin kendi cinsiyetinden utanmamasına yardımcı olması gerekirken kalkar ve "türk kızı kezban yaa" der. Her ortamda Türk kadınının gelişmesi gerektiğinin altını çizen Atatürkün kemiklerini sızlatarak.