rusça, rodion (Родион) isminin kısaltması.
dostoyevski'nin suç ve ceza romanında rodion romanoviç raskolnikov'un kısa adıdır.
dostoyevski'nin suç ve ceza romanında rodion romanoviç raskolnikov'un kısa adıdır.
kuzey kore olarak bildiğimiz devletin resmi adı.
(Sırp kiril alfabesiyle: Југославија) yugoslavca: yugoslavya
jug, yugoslavca ''güney'' anlamına gelir; yani jugoslavija (yugoslavya), güney slavya, güney slavlarının ülkesi demektir.
jug, yugoslavca ''güney'' anlamına gelir; yani jugoslavija (yugoslavya), güney slavya, güney slavlarının ülkesi demektir.
(rusça: Священная война) (ingilizce: the sacred war)
''kutsal savaş'' anlamına gelen sovyet şarkısı.
Müziği 1941'de Aleksandr Aleksandrov tarafından bestelendi ve şiiri Vasiliy Lebedev-Kumaç arafından yazıldı.
Barbarossa harekatı'nın başlamasından dört gün sonra 26 Haziran 1941'de ilk defa Kızıl Ordu Korosu tarafından seslendirildi. II. Dünya Savaşı sırasında propaganda müziği olarak Kızıl Ordu askerleri tarafından okundu.
videodaki heykelin adı: rodina mat zovyot (anavatan çağırıyor)
''kutsal savaş'' anlamına gelen sovyet şarkısı.
Müziği 1941'de Aleksandr Aleksandrov tarafından bestelendi ve şiiri Vasiliy Lebedev-Kumaç arafından yazıldı.
Barbarossa harekatı'nın başlamasından dört gün sonra 26 Haziran 1941'de ilk defa Kızıl Ordu Korosu tarafından seslendirildi. II. Dünya Savaşı sırasında propaganda müziği olarak Kızıl Ordu askerleri tarafından okundu.
videodaki heykelin adı: rodina mat zovyot (anavatan çağırıyor)
aristoteles
tito
tito
Tapınakçılar ile bağlantılı bir anagram.
Bir yorumsal açıklama uyarınca, Templi Omnium Hominum Pacis Abbas (latince: insanlar arasındaki barışın babasının mabedi), “Tem. O. H. P. Ab.” şeklinde kısaltıldıktan sonra tersinden okunursa, “Baphomet” sözcüğü çıkar.
Bir yorumsal açıklama uyarınca, Templi Omnium Hominum Pacis Abbas (latince: insanlar arasındaki barışın babasının mabedi), “Tem. O. H. P. Ab.” şeklinde kısaltıldıktan sonra tersinden okunursa, “Baphomet” sözcüğü çıkar.
Bir kelimedeki veya kelime gruplarındaki harflerin yerleri değiştirilerek başka bir kelime veya kelimeler oluşturulması.
(eski yunanca ἀνά (ana, “geriye”) ve γράμμα (grámma, “harf”) sözcüklerinden oluşmuştur.)
örneğin:
asya <> yasa
Bursa Dağı <> su bardağı
kan ara <> Ankara
(eski yunanca ἀνά (ana, “geriye”) ve γράμμα (grámma, “harf”) sözcüklerinden oluşmuştur.)
örneğin:
asya <> yasa
Bursa Dağı <> su bardağı
kan ara <> Ankara
latince: aşk
yumuşak ve yağlı yapıda bulunan, kağıt üzerinde iz bırakan, kurşun kalemin içindeki ucun (ve diğer kalem uçlarının) hammaddesi olan karbon minerali.
Yapısındaki Karbon nedeniyle tıpkı elmas gibi kristal bir yapıya sahiptir, yine de sertlik açısından elmas ile kıyaslanamayacak kadar yumuşak bir maddedir.
kurşun kalem ucunun yapımında kil ile karıştırılırak sertleştirilir.
1564'te Kuzeybatı İngiltere'deki Borrowdale yakınlarında, madenciler, kurşundan daha koyu işaret bırakabilen yumuşak ve parlak bir madde buldular. Bu maddeye "siyah kurşun" adı verdiler. İnce çubuklara ayrılıp kalın bir şeritle sarıldığında, bu maddeden eşsiz işaretler yapabiliyorlardı.
Daha sonra 1779'da bilim insanları siyah kurşunun aslında kurşun olmadığını fark etti. Kömür ve elmasın da içinde bulunduğu saf, doğal karbon ailesinin bir aslında parçasıydı bu madde. Ona grafit adını verdiler. Yine de biz kurşun demeyi sürdürüyoruz.
Yapısındaki Karbon nedeniyle tıpkı elmas gibi kristal bir yapıya sahiptir, yine de sertlik açısından elmas ile kıyaslanamayacak kadar yumuşak bir maddedir.
kurşun kalem ucunun yapımında kil ile karıştırılırak sertleştirilir.
1564'te Kuzeybatı İngiltere'deki Borrowdale yakınlarında, madenciler, kurşundan daha koyu işaret bırakabilen yumuşak ve parlak bir madde buldular. Bu maddeye "siyah kurşun" adı verdiler. İnce çubuklara ayrılıp kalın bir şeritle sarıldığında, bu maddeden eşsiz işaretler yapabiliyorlardı.
Daha sonra 1779'da bilim insanları siyah kurşunun aslında kurşun olmadığını fark etti. Kömür ve elmasın da içinde bulunduğu saf, doğal karbon ailesinin bir aslında parçasıydı bu madde. Ona grafit adını verdiler. Yine de biz kurşun demeyi sürdürüyoruz.
müslümanlardan nefret etmek.
-sve dzamije u oblake lete.-
-sve dzamije u oblake lete.-
remove kebab
müslümanları yok edin sırpcıklarım
çomarlarda ve çocuklarında görülen hastalık.