. Masanın ya da odanın dağınık oluşu.
. Havanın güneşli oluşu.
. En ufak bir telefon bildirimi.
. Herhangi bir çıt sesi.
. Tuvaletimin gelmesi.
. Durup dururken gelen şarkı söyleme isteği. (Hatta kalkıp dans etme isteği).
Aslında gitmek istemiyorum ama mecburmuşum gibi hissediyorum. Sanki filme gitmezsem bir sorumluluğumu yerine getirmemiş olucam gibi. Garip..
Ne boş bir çaba. Yüksek seste kahkaha atmalar,ikide bir saç savurmalar,sürekli gereksiz hareket halinde olmalar,kasıla kasıla omuzları dik yürümeler,tesbih sallamalar vs. Hayır, sonucunda ne elde ediyorsun yani? Dikkat çektin tamam. Basit olmak dışında ne kazandırdırdı peki?
Ne çirkin bir başlık. Hemşire hemşiredir bunun kapalısı açığı mı var? Hastaysan o beğenmediğin kapalı hemşireye de,üstünde saçma sapan fanteziler kurduğun açık hemşireye de muhtaçsın. Keşke olaya bu yönden bakılabilse. Doktorlardan daha değerli olduğu birtürlü anlaşılamadığı için yeterince üzülen hemşirelerin bu şekilde yargılanabilmesi ne acı.
Ben hoşlanmıyosam ve samimi arkadaşımsa şakayla karışık cevabımı veririm,hiiç ciddiye almamış gibi yapar arkadaşlığıma devam ederim.
Yakınlarına bilmem kaç bin lira harcayarak satın aldığın "yıllık dedikodu" ortamıdır. Delilik. Düğüne verilen parayla müthiş bir tatil yapılır. En azından saçma insanların yüzü yerine, farklı bir yer görmüş olursun. Üstelik düğünde sadece stres kazanırken, tatilde sadece stres atarsın. 3 günlük bir balayı yerine bir haftalık bir balayı. Kulağa daha hoş geliyor.
Yüksek dozda bir ağrı kesicidir. Tek kullanımda bağımlılık yapabilme özelliği vardır, bu sebeple narkotik ilaçlar arasındadır. Kanser gibi fazla ağrı yapabilecek hastalıklarda son çare olarak kullanılır.
. Çarşaflı kadınları öcü zannederdim ve beni eteklerinin altına alıp kaçırabileceklerini düşünürdüm.
. Yerin altında boyut olarak bizden daha küçük insanların yaşadığını düşünürdüm. (Bunda izlediğim çizgi filmlerinin etkisi büyük bence).
. Bizim evde elektrik gittiğinde tüm dünyada gittiğini sanıyordum.
. Okuma-yazma öğrenince okul bitiyor sanıyordum. (Öyle olmadığını öğrenmek büyük bir hayal kırıklığıydı).
. Yerin altında boyut olarak bizden daha küçük insanların yaşadığını düşünürdüm. (Bunda izlediğim çizgi filmlerinin etkisi büyük bence).
. Bizim evde elektrik gittiğinde tüm dünyada gittiğini sanıyordum.
. Okuma-yazma öğrenince okul bitiyor sanıyordum. (Öyle olmadığını öğrenmek büyük bir hayal kırıklığıydı).
Evet, caydırıcı bir yöntem olabilir belki ama şu an sadece tecavüz ve istismar için gelebilecek olan idamın, daha sonra diğer suçlar için de kullanılması olasılığı gözümü korkutuyor. Bir dee böyle bir suç işleyen kişinin bu kadar kolay ölmesine gönlüm razı olmuyor.
80'lerde yapılan işkenceler geliyor aklıma,uygulanabilirlik açısından.
80'lerde yapılan işkenceler geliyor aklıma,uygulanabilirlik açısından.
1) Uyumsuz.
2) Kuralsız.
3) Yandaş.
. Zindan Adası.
. Marslı.
. Pi'nin Yaşamı.
. Whiplash.
. Seven.
. The notebook.
. Amelie.
. Uzaktaki Anılar.
. Aynı yıldızın altında.
. Yerdeki yıldızlar.
. Bir gün.
. Hatırlanacak bir anı.
. Kevin hakkında konuşmalıyız.
...
2) Kuralsız.
3) Yandaş.
. Zindan Adası.
. Marslı.
. Pi'nin Yaşamı.
. Whiplash.
. Seven.
. The notebook.
. Amelie.
. Uzaktaki Anılar.
. Aynı yıldızın altında.
. Yerdeki yıldızlar.
. Bir gün.
. Hatırlanacak bir anı.
. Kevin hakkında konuşmalıyız.
...
. Ben de yeni geldim zaten.
. Yoo,sorun değil ben böyle şeylere takılmam.
. Yok ya ne üzülücem kendi kaybetti.
. Ayy tatlım sen de mi burdaydın? Nasıl sevindim anlatamam.
. Tamam,geç kalmaaam.
. Aşkım sen her şeyden daha önemlisin.
Vs.vs.vs.
. Yoo,sorun değil ben böyle şeylere takılmam.
. Yok ya ne üzülücem kendi kaybetti.
. Ayy tatlım sen de mi burdaydın? Nasıl sevindim anlatamam.
. Tamam,geç kalmaaam.
. Aşkım sen her şeyden daha önemlisin.
Vs.vs.vs.
Birine böyle denir mi ya? Ne ayıp. İlla sempatik diyeceksen de ama yakışıklı değilsin nedir?
Kronikleşen depresyonun ilk belirtilerindendir. (Ciddi olarak adlandırdığımız hastalıkların nerdeyse hepsinin kronik depresyona bağlı olduğu unutulmamalı).
Bununla birlikte hormonal hastalıklara ve kalp,akciğer,karaciğer gibi organların yetmezliğine bağlı olarak da gelişebilir.
. Yani "yorgunum ama dinlenirim geçer." demeyin. Dinlenince geçmiyorsa bir doktora görünmekte fayda vaar.
Bununla birlikte hormonal hastalıklara ve kalp,akciğer,karaciğer gibi organların yetmezliğine bağlı olarak da gelişebilir.
. Yani "yorgunum ama dinlenirim geçer." demeyin. Dinlenince geçmiyorsa bir doktora görünmekte fayda vaar.
Büyük bir düşünce bozukluğu. Dedikodu gündemleri bitse önyargılar da azalabilir ama bu cümlem fazlasıyla ütopik.
El ele tutuşup yürümek değil de kapalı bir yerde el ele tutuşup yağmuru izlemek çok daha iyi olur.
Uzun zaman sonra bir yere dönmek değil de döndükten sonrası çok zor. Ciddi bir adaptasyon problemi yaşayabiliyorsun çünki bıraktığın yer bıraktığın gibi olmuyor. Bu ilişkilerde de böyle. Bıraktığın insan asla bıraktığın gibi olmuyor. Uzun lafın kısası uzun bir zaman geçtiyse dönmeyin zor oluyor.
Genelde yaşlılarımızın sarı serum olarak adlandırdığı seruma rengini veren ilaçtır. B vitamini içerir. Serumu hazırlayanlar için kokusundan ötürü işkencedir. Şampuana karıştırılırsa saçları canlandırır ve uzamasını kolaylaştırır.
Ortalama 35-40 saatte bir uyuyorum. Benim de düzenim bu sanırım. İlaca karşıyım.
Genetik faktörlerden ortaya çıkabileceği gibi stres,kilo,sigara gibi etkenlerden de ortaya çıkabiliyor. Tip 1 ve tip 2 olarak iki çeşidi vardır. Tip 1 doğuştan gelen diabettir. Tip 2 sonradan oluşur. Bir de gestasyonel diabet vardır bu sadece kadınlarda gebelik durumunda fazla kilo alımına bağlı olarak ve uygun beslenme şekli olmadığında gorülür. Periferik kan şekeri ölçümü,hemoglobin a1c ve glukoz yükleme testleriyle tanısı konur. Çeşitli ilaçlar,düzenli şeker takibi ve uygun diyetle kontrol altına alınabilir. Diyete uyulduğu müddetçe hiç de sorunlu bir hastalık değildir,aksine sağlıklı yaşarsınız. Tedavi uygulanmadığında bir çok komplikasyonu beraberinde getirir ve büyük sıkıntı oluşturur. Bunların bazıları periferik bölgelerde hissizlik ve bunun sonucu oluşabilecek yaralar,hiperglisemi koması sonucu ölümler ya da bilinç kayıpları,hipoglisemi vs.
Off yine çok ciddi konuştum.
Off yine çok ciddi konuştum.
Abaküs,hırsız-polis oynamak,sınıfta rezil olurum korkusu olmadan şarkı söyleyebilmek,platonik aşk,beslenme saati ya da yerli malı haftası daha çok sayarım ya ben her şeyini özlemişim galiba.
En sevdiğim eylem. Kavgacı olunca kendini kontrol edemeyen bir tip oluyorsun,sessiz sakin kalınca pısırık oluyorsun. En iyisi inceden laf sokmak. Hem tepkin içinde kalmıyor hem de bundan tuhaf bir haz alıyorsun.
Özlemek derin bir duygudur. Özlenen kişinin adı geçtiğinde dahi boğazında düğüm oluşturur. Sadece adına da gerek yok senin hayatındaki sıfatı bile yeterli. Anne gibi,baba gibi,sevgili gibi.. bu duyguya yenilmeden asilliğiyle yaşamak gerekir. Öyle ki özlenen kişiye ulaştığında bile halen devam edebilmeli. Gözlerine bakmak,sarılmakla bir anda sönüp gitmemeli. Heyecanla birleştirilmeden,tüm saflığıyla yaşanmalı. Zaten saf olarak kalabilen tek duygu özlemektir.
Yargılanmaması gereken bir şey varsa o da intihardır kesinlikle. Elbette sonucu kötüdür ama yaşamak istememek,kendinde yaşayabilecek gücü bulamamak,devam etmek isteyememek sadece intihar edenin suçu olmamalı. Onu bu yola götürenler yargılanmalı belki de, kendi yaşamına son veren değil.
Baskılanmış ve doyumsuz bir cinsin tahrik olduğu herhangi bir obje veya canlıya her şeyi yapabilme yetkisinin olduğunu düşünmesi sonucu gelişen durum. Cinsiyet olarak bakılmamalı. Sadece erkek üzerine de atılmamalı. Birçok kadın da bu hakkı kendinde bulabiliyor. Istatistik olarak bakıldığında ülkemizde çok fazla işlenen bir suçken,yargıdaki cezalandırmanın halen düzeltilememesi garip. Eğilimi olanların ya da bu olayı bir sekilde gerceklestirmis olanların cezadan önce akıl sağlığının düzeltilmesi gerektiğini ve akli dengesi yerine geldiğinde adil bir ceza almasının daha uygun olduğunu düşünüyorum.
Kitap okumak,müzik dinlemek,biraz mutfakta biraz salonda sıkılmak,telefonda oyun oynamak,televizyon izlemek,akrobatik hareketler deneyip bir yerlerimi incitmek,yastık dövmek vs.
Berk çay, fındıklı kek, lise yıllarım.
Ben seninle Bim de karşılaşma ihtimalini sevdim..
Ben seninle Bim de karşılaşma ihtimalini sevdim..
Gereksiz bence. Yani çok samimi değil.
Kadın kadındır bir şeylere benzetilmesine gerek yok. Çiçek ya da meleğe benzetiyosan söyleme,hissettir.
Kadın kadındır bir şeylere benzetilmesine gerek yok. Çiçek ya da meleğe benzetiyosan söyleme,hissettir.
Hiç şüphesiz Bağcılar.
Başta ulaşımı harika. Çok fazla kültürü bir arada görebileceğiniz bir semt. Sokakları eğlencelidir. Herhangi bir kaldırıma oturup insanları izlemeniz bile sizi depresif moddan çıkarır. İnsanlarin kombinleri tuhaftır. Airmax'in en çok tutulduğu yerdir. Bonzai içip kitlenenleri gördükçe hayattan ders çıkarırsınız, tabii bir de onları videoyaya alanları. Kafeleri güzeldir. Evde ağlarken bir anda kapınızın önünden apaçi müziği bangır bangır çalan arabalar geçer ve gülüp oynamaya başlarsınız. Bağcılar iyidir,Bağcılar'ı sevin.
Başta ulaşımı harika. Çok fazla kültürü bir arada görebileceğiniz bir semt. Sokakları eğlencelidir. Herhangi bir kaldırıma oturup insanları izlemeniz bile sizi depresif moddan çıkarır. İnsanlarin kombinleri tuhaftır. Airmax'in en çok tutulduğu yerdir. Bonzai içip kitlenenleri gördükçe hayattan ders çıkarırsınız, tabii bir de onları videoyaya alanları. Kafeleri güzeldir. Evde ağlarken bir anda kapınızın önünden apaçi müziği bangır bangır çalan arabalar geçer ve gülüp oynamaya başlarsınız. Bağcılar iyidir,Bağcılar'ı sevin.
Sürekli bağırmak,üste çıkmaya çalışmak,her şeye "biliyorum" demek,modayı takip etmek,boş konuşmak,kendini övmek,etraftaki her şeyden onun da varmış gibi konuşmak,kendini olduğundan farklı göstermek vs...
Sağlıkçıların ilk sene korkulu rüyası olur. Telaffuzu zor bir dildir. Öğrendikçe güzelleşir hatta artistlik yapmak için malzeme haline gelir.
"Ben anlamadım bir de sen baksana." demenin latince şeklidir.
Manik depresif
Bu adamın beyni bir şaheser. Kendisinin farkında olmayan,belki de farkında olup mütevazilik yapmaya çalışan biri. Hazır cevap olduğunu söylememe gerek yok sanırım yazdıklarında her şey ortada. Yine de benimle çene yarışına giremiyor ama yazık köşeye sıkışıyor hep.
Off canım fena çekti gece gece.
Erkeklerde prostatit ve prostatla ilgili diğer hastalıklar,böbrek taşı gibi hastalıklarin belirtisidir.
Kadınlarda sistit,idrar yolu enfeksiyonu,rahim kanseri vb.gibi hastalıkların belirtisidir.
Tıptaki adı Hematüridir. Tek seferde korkulucak bir şey olmaz ama devamı gelir ve buna yanma,ağrı gibi belirtiler de eklenirse doktora gitmeleri önerilir.
Kadınlarda sistit,idrar yolu enfeksiyonu,rahim kanseri vb.gibi hastalıkların belirtisidir.
Tıptaki adı Hematüridir. Tek seferde korkulucak bir şey olmaz ama devamı gelir ve buna yanma,ağrı gibi belirtiler de eklenirse doktora gitmeleri önerilir.
Bunu farkediyorsan aşık değilsindir.
10 sene sonramı hiç iyi görmüyorum. Muhtemelen herhangi bir ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde çoklu kişilik bozukluğu tedavisi alıyor olurum.
Oruç tutmayanlara kin beslemek. Neden oruç tutmuyorsun diye insanları darlamak. Oruç tutmanın sevapları,tutmamanın günahları listesini ısrarla duyurmaya çalışmak. Tamam anladım oruç tutuyorsun da benden ne istiyorsun? Ayrıca ben senin oruç tuttuğunu neden biliyorum? Hani ibadetler gizli yapılırsa daha makbûldü?
Teknoloji depar atıyor ve ben yetişemiyorum. Bir tekno özürlü olarak çok zorlanıyorum. Umarım birgün ben de teknolojiyi çözebilirim.. (Hiç umudum yok).
Çok gereksiz. Neden bi yeri kapatma gereği duyuyosun ki. Söylemek istenen şey insanlar varken o mekan kapanmadan da söylenebilir. Evlenme teklifi filan edeceksen de gidip mekan kapatma denize karşı teklif et yani daha romantik bence.
Polisler tüm çocukları dövüyor.
Çarşaflı ablalar çocukları çarşafın altına sokup kaçırıyor.
Annemler beni çöpten aldı.
Köpekler beni bütün halde yutabilir.
Hırsız-polis oynadığımız otoparktaki güvenlik beni yakalarsa onu dövebilirim.
Teoman bir bar taburesi değil de bir fanta kulesi diyor.
Sanıyordum..
Çarşaflı ablalar çocukları çarşafın altına sokup kaçırıyor.
Annemler beni çöpten aldı.
Köpekler beni bütün halde yutabilir.
Hırsız-polis oynadığımız otoparktaki güvenlik beni yakalarsa onu dövebilirim.
Teoman bir bar taburesi değil de bir fanta kulesi diyor.
Sanıyordum..
Depresyon yaşamak istiyorsan slow müzik dinlemek,alkol,sigara,ev hapsi yeterli.
En hafif şekilde atlatmak istiyorsan hareketli müzik dinlemek,kitap okumak,arkadaşlara zaman ayırmak,evde tek başınayken saçma sapan dans edip şarkı söylemek,sinemaya gitmek..
En hafif şekilde atlatmak istiyorsan hareketli müzik dinlemek,kitap okumak,arkadaşlara zaman ayırmak,evde tek başınayken saçma sapan dans edip şarkı söylemek,sinemaya gitmek..
İyilik sadece bir şeylerden korkunca mı olmalı? Bir şeyden korktuğun için yaptığın iyilik,iyilik midir? Önce bunlar tartışılmalı bence.
Ya bunlar gizlenmesin artık. Gitsinler tedavi olsunlar. Hastalık olarak göremediğim tek şey budur. Yani bilimsel olarak açıklanıyor olsa da benim açımdan bir açıklaması yok. Ciddi şekilde cezalandırılmasını diliyorum ya da birilerine sırf bunları öldürmeleri,hatta işkence yapmaları için yetki verilsin. Bir çocuğa karşı tahrik olabilmek nasıl bir şuursuzluk,nasıl bir kontrolsüzlüktür aklım almıyor.
Kitap okumak,şarkı söyleyip ses kaydı yapmak.
Arada da manik davranıyorum ki bir gün delirirsem etrafımdakiler garipsemesin..
Arada da manik davranıyorum ki bir gün delirirsem etrafımdakiler garipsemesin..
İnsanın insana aşık olması gayet doğal bir durum değil mi? Laik bir insan kapalı bir "insana" aşık oluyor bir hayvana değil. Yani tartışılması gereksiz.
. Zülfü Livaneli-Kardeşimin Hikayesi.
. Lamia.
. Bilinmeyen bir kadının mektubu.
. Gurur ve önyargı.
. İnsan neyle yaşar?
. Sofie'nin dünyası.
. Başlangıç-Dan Brown.
. Küçük prens.
. Piraye'de nazım olmak.
. Bir yalnızın depresif güncesi.
. Lamia.
. Bilinmeyen bir kadının mektubu.
. Gurur ve önyargı.
. İnsan neyle yaşar?
. Sofie'nin dünyası.
. Başlangıç-Dan Brown.
. Küçük prens.
. Piraye'de nazım olmak.
. Bir yalnızın depresif güncesi.
Tahir ile zühre
"...
Seversin dünyayı doludizgin ama o bunun farkında değildir.
Ayrılmak istersin dünyadan ama o senden ayrılacak.
Yani sen elmayı seviyorsun diye, elmanın da seni sevmesi şart mı?
..."
Nâzım Hikmet.
"...
Seversin dünyayı doludizgin ama o bunun farkında değildir.
Ayrılmak istersin dünyadan ama o senden ayrılacak.
Yani sen elmayı seviyorsun diye, elmanın da seni sevmesi şart mı?
..."
Nâzım Hikmet.
Sofie'nin Dünyası isimli romanda bu konuda bir şeyler yazıyor. Bir bakın bence, güzel kitap.