Bazı koylarda arı saldırısı felan oluyormuş. Belki bir nebze adrenalin içermektedir.
Vincent Van Gogh'un rehabilitasyon merkezinden çıktıktan bir yıl sonra yaptığı ve sanatta alegorik ifade biçiminin en ilginç örneklerinden olan yapıttır. (1888)
http://oldmasters.ie/index.php/product/vincents-chair-with-pipe-by-van-gogh/
Eserde ilk göze çarpan şey ayağı yamuk bir sandalyedir. Kapalı bir mekânda, muhtemelen sanatçının Arles'te yeni taşındığı evinden bir odayı mekân olarak kullanmıştır. Eserde sol kenardan resme doğru giren ahşap bir kutuda filizlenmiş birkaç soğan dikkat çekmektedir. Geleceğe umut dolu bir bakışın ve yeni bir hayatın simgesel olarak aktarımı söz konusudur. İmzasını da bu kutunun üzerine atan sanatçı aynı o soğanlar gibi canlı olduğunu ve yaşam enerjisini, izleyiciye aktarmak istemiştir.
Sandalyenin sağ ön köşesine konmuş tütün ve piponun kendisi ile özdeşleşmesini istemiştir. Öte yandan pipo ve tütünü en az kendisi kadar seven bir diğer sanatçı ise hayranı olduğu Ressam Poul Gauguin'dir.
Arles'te yer alan bu ev atölyesini ziyaret etmiş ve muhtemelen bu sandalyeye oturmuştur. Beraber pek çok felsefeyi tartışmışlardır. Ayrıca Gouguin'in resim anlayışı Van Gogh için oldukça zordu. Bir şeyi hayalden tuvale aktarmanın vermiş olduğu zorluğu aktarmak için sandalyenin sağ ayağını deforme olmuş ve kırık olarak resmetmiştir.
http://oldmasters.ie/index.php/product/vincents-chair-with-pipe-by-van-gogh/
Eserde ilk göze çarpan şey ayağı yamuk bir sandalyedir. Kapalı bir mekânda, muhtemelen sanatçının Arles'te yeni taşındığı evinden bir odayı mekân olarak kullanmıştır. Eserde sol kenardan resme doğru giren ahşap bir kutuda filizlenmiş birkaç soğan dikkat çekmektedir. Geleceğe umut dolu bir bakışın ve yeni bir hayatın simgesel olarak aktarımı söz konusudur. İmzasını da bu kutunun üzerine atan sanatçı aynı o soğanlar gibi canlı olduğunu ve yaşam enerjisini, izleyiciye aktarmak istemiştir.
Sandalyenin sağ ön köşesine konmuş tütün ve piponun kendisi ile özdeşleşmesini istemiştir. Öte yandan pipo ve tütünü en az kendisi kadar seven bir diğer sanatçı ise hayranı olduğu Ressam Poul Gauguin'dir.
Arles'te yer alan bu ev atölyesini ziyaret etmiş ve muhtemelen bu sandalyeye oturmuştur. Beraber pek çok felsefeyi tartışmışlardır. Ayrıca Gouguin'in resim anlayışı Van Gogh için oldukça zordu. Bir şeyi hayalden tuvale aktarmanın vermiş olduğu zorluğu aktarmak için sandalyenin sağ ayağını deforme olmuş ve kırık olarak resmetmiştir.
Elinde meşale tutan bu kadın aslında Singer dikiş makinelerinin sahibinin dul eşi Isabelle Eugenie Boyer'dir.
1854 yılında Abdülmecid paşanın başlattığı ancak tamamlayamadığı süveyş kanalı projesinde port said limanına dikilecekti. Ancak bu görevi tamamlamak Abdülaziz paşaya kalacaktı.
Başındaki yedi uç yedi iklimin padişahı yedi kıtanın yedi denizinin hükümdarını simgelemektedir. yani osmanlıyı.(!)
Fransa'da yapımına başlanan heykel zamanla millet yanlış anlar başımıza dert olur diyerek yarım bırakıldı.
Fransa'nın başına kalan heykel amerika'ya heybeden hediye edildi.
1854 yılında Abdülmecid paşanın başlattığı ancak tamamlayamadığı süveyş kanalı projesinde port said limanına dikilecekti. Ancak bu görevi tamamlamak Abdülaziz paşaya kalacaktı.
Başındaki yedi uç yedi iklimin padişahı yedi kıtanın yedi denizinin hükümdarını simgelemektedir. yani osmanlıyı.(!)
Fransa'da yapımına başlanan heykel zamanla millet yanlış anlar başımıza dert olur diyerek yarım bırakıldı.
Fransa'nın başına kalan heykel amerika'ya heybeden hediye edildi.
Barok resminin büyük ustası Michalengello Merisi De Caravaggio'nun 1600 dolaylarında yaptığı ve Kardinal Del Monte'nin gönlüne girmesine vesile olan yapıttır.
https://caravaggio.kimbellart.org/exhibit/cardsharps-fortunetellers/cardsharps
Döneminin sanat imparatoru olan Del Monte kilisenin de en etkili isimlerinden biridir. Caravaggio ise henüz yeni yetmedir, sanatçıların hayatta kalabilmelerinin tek yolu kilise ile iyi geçinmek, onlardan bir iş kapmaktır.
Tesadüfen Del Monte eseri görmüş, tekniğinden konusuna hayran kalmıştır. Eserde masum bir gencin iki hilekar tarafından kandırılış anı resmedilmiştir. Hilekarlar dan biri arkadaşına işaret vermektedir. Diğer hilekar ise beline sakladığı kağıda hamle yapmaktadır. Yoksul halkın simgesi olan sinek, sessizce hilenin içerisine dahil olmak üzeredir.
Eser öylesine çarpıcıdır ki aslında kurban ile hilekar aynı model olduğu anlaşılamamaktadır. Caravaggio aynı modeli hem önden hem arkadan resmederek iki farklı kişi yaratmıştır.
Bu esere bakan herkes bu hileye de ortak olmaktadır. Kandırılmadığımız günlerde buluşalım efendim.
https://caravaggio.kimbellart.org/exhibit/cardsharps-fortunetellers/cardsharps
Döneminin sanat imparatoru olan Del Monte kilisenin de en etkili isimlerinden biridir. Caravaggio ise henüz yeni yetmedir, sanatçıların hayatta kalabilmelerinin tek yolu kilise ile iyi geçinmek, onlardan bir iş kapmaktır.
Tesadüfen Del Monte eseri görmüş, tekniğinden konusuna hayran kalmıştır. Eserde masum bir gencin iki hilekar tarafından kandırılış anı resmedilmiştir. Hilekarlar dan biri arkadaşına işaret vermektedir. Diğer hilekar ise beline sakladığı kağıda hamle yapmaktadır. Yoksul halkın simgesi olan sinek, sessizce hilenin içerisine dahil olmak üzeredir.
Eser öylesine çarpıcıdır ki aslında kurban ile hilekar aynı model olduğu anlaşılamamaktadır. Caravaggio aynı modeli hem önden hem arkadan resmederek iki farklı kişi yaratmıştır.
Bu esere bakan herkes bu hileye de ortak olmaktadır. Kandırılmadığımız günlerde buluşalım efendim.
Bu durumun gözlemlediğim iki nedeni bulunmaktadır;
Aşka aşık olarak tabir edilen kişiler, karşısındakini elde edilecek kişi olarak görmektedir. Bunun sonucunda asıl haz veren ve aşık olunan şey karşısındaki değil, ona sahip olma arzudur. Kişi elde edildikten bir süre sonra süreç sona erdiğinden terk etme eğilimindedirler başkalarını elde etmek için. Geriye sadece sevgi fısıltıları kalmaktadır.
Bir diğer nedeni ise ıssız adam sendromu olarakta bilinen bağlanma korkusu yaşayıp ilişki sürece yayılmaya başladığında telaşla kaçan insanlardır. Onlardan da geriye yalan olan güzel sözler ve aldanılmış yalnızlıklar kalmaktadır.
Ve nihayetinde her ilişkide mutlaka bir taraf daha az sevmektedir..
Aşka aşık olarak tabir edilen kişiler, karşısındakini elde edilecek kişi olarak görmektedir. Bunun sonucunda asıl haz veren ve aşık olunan şey karşısındaki değil, ona sahip olma arzudur. Kişi elde edildikten bir süre sonra süreç sona erdiğinden terk etme eğilimindedirler başkalarını elde etmek için. Geriye sadece sevgi fısıltıları kalmaktadır.
Bir diğer nedeni ise ıssız adam sendromu olarakta bilinen bağlanma korkusu yaşayıp ilişki sürece yayılmaya başladığında telaşla kaçan insanlardır. Onlardan da geriye yalan olan güzel sözler ve aldanılmış yalnızlıklar kalmaktadır.
Ve nihayetinde her ilişkide mutlaka bir taraf daha az sevmektedir..
Büyük usta Ruhi Su'nun Bu Meydan Kanlı Meydan Türküsünün de konusudur...
Psikolojide, çocukluk döneminde sorunlu ebeveyn ilişkisinin ileri yaşlarda kişinin özel ilişkilerinde tekrarlamasından kaynaklı psikolojik sendrom.
Söz gelimi eğer sizden ayrıldığında hayatına hiç bir şey olmamış gibi yaşamaya devam eden biri ile beraber olmuşsanız Kaçıngan duygusal yoksunluk şemasına sahip biri ile,
İlişki süresince sürekli olarak sizin ne yaptığınızın merakı içerisinde mesajına yada aramasına yanıt vermediğiniz yada geç yanıt verdiğiniz taktirde küplere binen bir sevgiliniz olmuşsa kaygılı duygusal yoksunluk şemasına sahip bir partneriniz olmuş demektir.
Doğru terapist ile inanarak üstesinden gelinebilen şemalardır. Çocukluğumuzda anne yada babamızın gerekli özeni ve ilgiyi gösteremediği taktirde, bu durumla başa çıkmak için geliştirdiğimiz davranışlar, ileriki yıllarda ikili ilişkilerde kendisini tekrar etmektedir.
Size acı çektirene sevdalanmak, ilişkide sürekli olarak yanlış kişiyi bulmak, hep aynı problemlerden ilişkiyi bitirmek yada bağlanamama kaygısını size mi has sandınız ?
Söz gelimi eğer sizden ayrıldığında hayatına hiç bir şey olmamış gibi yaşamaya devam eden biri ile beraber olmuşsanız Kaçıngan duygusal yoksunluk şemasına sahip biri ile,
İlişki süresince sürekli olarak sizin ne yaptığınızın merakı içerisinde mesajına yada aramasına yanıt vermediğiniz yada geç yanıt verdiğiniz taktirde küplere binen bir sevgiliniz olmuşsa kaygılı duygusal yoksunluk şemasına sahip bir partneriniz olmuş demektir.
Doğru terapist ile inanarak üstesinden gelinebilen şemalardır. Çocukluğumuzda anne yada babamızın gerekli özeni ve ilgiyi gösteremediği taktirde, bu durumla başa çıkmak için geliştirdiğimiz davranışlar, ileriki yıllarda ikili ilişkilerde kendisini tekrar etmektedir.
Size acı çektirene sevdalanmak, ilişkide sürekli olarak yanlış kişiyi bulmak, hep aynı problemlerden ilişkiyi bitirmek yada bağlanamama kaygısını size mi has sandınız ?
bouguereau'nun yarısı fena olmazdı.
Bazen çalışırken gaza gelmek için dinlediğim nefis bir marştır Rus bir sanatçı dostumun söylediğine göre , videodaki heykel dünyadaki en büyük heykeldir.
Kendisinin ikinci dünya savaşına dair söylediği tek şey;
''Avrupa bize çok şey borçlu ancak muazzam nankörler''
Kendisinin ikinci dünya savaşına dair söylediği tek şey;
''Avrupa bize çok şey borçlu ancak muazzam nankörler''
Batıdan Doğuya göçü temsil eder.
Tamamını satan bilge
Sanatın ne için olduğunu anlamak aslında son derece kolaydır;
Eğer bir Rothko seviyorsanız sizin için sanat, sanat içindir;
https://www.artsy.net/artwork/mark-rothko-no-14-1960
Eğer bir Repin seviyorsanız sizin için sanat toplum içindir.
https://mydailyartdisplay.wordpress.com/2011/08/29/religious-procession-in-kursk-province-by-ilya-repin/
Hepsi bu
Eğer bir Rothko seviyorsanız sizin için sanat, sanat içindir;
https://www.artsy.net/artwork/mark-rothko-no-14-1960
Eğer bir Repin seviyorsanız sizin için sanat toplum içindir.
https://mydailyartdisplay.wordpress.com/2011/08/29/religious-procession-in-kursk-province-by-ilya-repin/
Hepsi bu
Kemalizm kelimesinden neyin anlaşıldığı yada ne olduğu görüşüne göre değişiklik gösteren bir sorunsaldır.
Kemalist kelimesi İngiliz Generallerin, Kurtuluş savaşına katılan Kuvveyi milliyecileri tanımlama amacı ile ortaya çıkardığı bir terimdir. Yıllar sonra İngilizlerin cumhuriyeti kuran Türklere karşı bu kelimenin kullanılması Gazi paşa'nın da kulağına gitmiş, kendisi bu kelimeye karşı bir görüş bildirmemiştir.
Demek ki atatürk fikir ve cumhuriyet ideolojisi kast edilmektedir.
-
Karşı devrim olarak başlayan liberal görüşün muhafazakarlaşması sürecinden bu güne akp'nin en büyük sorunu kendi aydınını yetiştirememesi olmuştu. Aydın devşirme süreci, kemalist olarak bilinen kimilerinin liberallerle, yörünge değiştirmesine neden oldu.
Kemalistlerin cumhuriyetine, karşıtları çöreklendiğin de hayatta kalma mücadelesi kemalistleri pasifleştirmiş olabilir. Karşı devrimcilerin mevcut devrimi bastırdığında bu tüm dünya tarihinde karşılaşılan olağan süreçtir.
Örneğin Humeyni devrimi komünist ve solcuları bastırmış, ancak halen özellikle başkent Tahran nüfusunun çoğunluğu komünisttir.
Muhafazakarlık devinimi sönmeye başlayıp bittiğinde, Cumhuriyetçiler yeniden ülkeyi temellerine döndürecektir.
İnsanlar ölür fikirler ölmez...
Kemalist kelimesi İngiliz Generallerin, Kurtuluş savaşına katılan Kuvveyi milliyecileri tanımlama amacı ile ortaya çıkardığı bir terimdir. Yıllar sonra İngilizlerin cumhuriyeti kuran Türklere karşı bu kelimenin kullanılması Gazi paşa'nın da kulağına gitmiş, kendisi bu kelimeye karşı bir görüş bildirmemiştir.
Demek ki atatürk fikir ve cumhuriyet ideolojisi kast edilmektedir.
-
Karşı devrim olarak başlayan liberal görüşün muhafazakarlaşması sürecinden bu güne akp'nin en büyük sorunu kendi aydınını yetiştirememesi olmuştu. Aydın devşirme süreci, kemalist olarak bilinen kimilerinin liberallerle, yörünge değiştirmesine neden oldu.
Kemalistlerin cumhuriyetine, karşıtları çöreklendiğin de hayatta kalma mücadelesi kemalistleri pasifleştirmiş olabilir. Karşı devrimcilerin mevcut devrimi bastırdığında bu tüm dünya tarihinde karşılaşılan olağan süreçtir.
Örneğin Humeyni devrimi komünist ve solcuları bastırmış, ancak halen özellikle başkent Tahran nüfusunun çoğunluğu komünisttir.
Muhafazakarlık devinimi sönmeye başlayıp bittiğinde, Cumhuriyetçiler yeniden ülkeyi temellerine döndürecektir.
İnsanlar ölür fikirler ölmez...
İniş İzni İstiyorum.