Tomris uyar'ın 3 şairle(cemal süreya,turgut uyar, Edip Cansever) olan aşkıdır. Hem güzel bir senaryo ile duygulanırız hem de şiire doyarız
Oruç tutmuyorum sadece yemek yemeyi seviyorum
Lise de popülarite ile doğru insan kalitesi ile ters orantılı olan kavram
Ahsen tv spikerinin kızını kandırıp beraber olmak. Kız güzel olmasa bile babasına duyulan nefret ayrı bir haz verecektir
Türk dizilerinde dizi çeşidine göre değişiklik gösteren geneli aynı klasikleşmiş kadın tiplemelerini analiz edelim
İlki genellikle günümüz gençlik dizilerinde sık sık gördüğümüz o ana karakter, bu kızımızın en belirgin özelliği sakar, saf ve güzel olması (sanırım toplumun kadından beklentisi bu) ahlaki olarak gururlu, melek gibi kız diye nitelendirebiliriz ama dedikodu,alışveriş tutkusu gibi klişe özelliklere de sahiptir. Sempatik gösterilmek için spor yaptırılmaz, oburdur ama asla kilo almaz. Sınav sıkıntısı yoktur. Arada ailesinin maddi durumu kötüleştiği için part time garson olarak çalışır. Sevdiği adamla ilişkisi kaçan kovalanır şeklindedir bir bölüm kaçarken öbür bölüm kendini affettirmek için çocukça şaklabanlıklar yapar.(esas oğlanda bunu tatlı bulur çünkü kadının normal bireyden daha çok sahiplendiği çocuk gibi görülmesi istenmektedir.) Son olarak asla aldatmaz sadece yanlış anlaşılır.
İkinci olarak güçlü anne tiplememiz, bu kadınlar genellikle kocası ya hapistedir ya ölmüştür ya da bunları terk etmiştir. Bu 2-3 çocukla kalakalmıştır. Hayatta sadece gururu ve çocukları kaldığı hissettirilmeye çalışılır. İyi bir mesleği olan genellikle 1 kızı olan abimizi de bu şekilde etkilemiştir. İlk başta yüz vermez bu yaştan sonra olur mu gibisinden daha sonra aşkın cazibesine kapılıp bunu çocuklara nasıl söylicek evresine gelinir(ilk başta çocuklar karşı çıkacak). Bu kadınlar genellikle iyi kalpleri yüzünden başına gelmeyen kalmaz ve sürekli aynı hatayı yaparlar. Affedemeyecekleri hata yoktur. Çocukları da genellikle yanlış arkadaş seçer. Sürekli acı çekip, arada romantizm yaşamak dışında fazla hobileri yoktur.
Son tiplememiz erkek egemen diziler de bulunur genellikle. Bu tip biraz asidir. Zaten esas oğlanla tanışma da kavgayla olur. Okumuştur. Doktor,eczacı, öğretmen gibi saygın bir konumdadır. İşini de layığıyla yapmaktadır. Ancak en büyük sorunu ilişkideki pasifliğidir. Erkekten bekler her şeyi acaip nazlıdır. Hoşlanıp hoşlanmadığına asla karar veremez. En sonunda oğlanın yoğun çalışmalarına bakıp olumlu ışık yakar. Biraz erkeksi tarafları da vardır
Evet elimden geldiğince tanımlamaya çalıştım. Aklınıza gelen klişe özellikleri ekleyin
İlki genellikle günümüz gençlik dizilerinde sık sık gördüğümüz o ana karakter, bu kızımızın en belirgin özelliği sakar, saf ve güzel olması (sanırım toplumun kadından beklentisi bu) ahlaki olarak gururlu, melek gibi kız diye nitelendirebiliriz ama dedikodu,alışveriş tutkusu gibi klişe özelliklere de sahiptir. Sempatik gösterilmek için spor yaptırılmaz, oburdur ama asla kilo almaz. Sınav sıkıntısı yoktur. Arada ailesinin maddi durumu kötüleştiği için part time garson olarak çalışır. Sevdiği adamla ilişkisi kaçan kovalanır şeklindedir bir bölüm kaçarken öbür bölüm kendini affettirmek için çocukça şaklabanlıklar yapar.(esas oğlanda bunu tatlı bulur çünkü kadının normal bireyden daha çok sahiplendiği çocuk gibi görülmesi istenmektedir.) Son olarak asla aldatmaz sadece yanlış anlaşılır.
İkinci olarak güçlü anne tiplememiz, bu kadınlar genellikle kocası ya hapistedir ya ölmüştür ya da bunları terk etmiştir. Bu 2-3 çocukla kalakalmıştır. Hayatta sadece gururu ve çocukları kaldığı hissettirilmeye çalışılır. İyi bir mesleği olan genellikle 1 kızı olan abimizi de bu şekilde etkilemiştir. İlk başta yüz vermez bu yaştan sonra olur mu gibisinden daha sonra aşkın cazibesine kapılıp bunu çocuklara nasıl söylicek evresine gelinir(ilk başta çocuklar karşı çıkacak). Bu kadınlar genellikle iyi kalpleri yüzünden başına gelmeyen kalmaz ve sürekli aynı hatayı yaparlar. Affedemeyecekleri hata yoktur. Çocukları da genellikle yanlış arkadaş seçer. Sürekli acı çekip, arada romantizm yaşamak dışında fazla hobileri yoktur.
Son tiplememiz erkek egemen diziler de bulunur genellikle. Bu tip biraz asidir. Zaten esas oğlanla tanışma da kavgayla olur. Okumuştur. Doktor,eczacı, öğretmen gibi saygın bir konumdadır. İşini de layığıyla yapmaktadır. Ancak en büyük sorunu ilişkideki pasifliğidir. Erkekten bekler her şeyi acaip nazlıdır. Hoşlanıp hoşlanmadığına asla karar veremez. En sonunda oğlanın yoğun çalışmalarına bakıp olumlu ışık yakar. Biraz erkeksi tarafları da vardır
Evet elimden geldiğince tanımlamaya çalıştım. Aklınıza gelen klişe özellikleri ekleyin
Mecazi anlamda içinde bulunduğum durumdur. Bir yere ait olma isteğinden midir yoksa içinde bulunduğum boşluktan mıdır bilinmez ama buradaki herkese çok ısındım. Biri kavgaya veya halısaha kaleci lazım dese ben gelirim diyecek kadar benimsedim hepinizi. Umarım bu ortam bozulmaz
Küçük kardeşin dayaktan zevk almasıyla başlar. Hızını alamazsan küçük kardeşin ağlar. Suç sana kalır. 1 saat sonra kardeşin geri dalaşmasiyla devam eder
Programın içeriği çok hoş ama sunum çok yapmacık geliyor. Yapılan işe saygım var ve izlemesi de eğlenceli ama dediğim gibi sunumu abartı
Kadınların mizah anlayışının bize geçmeyişinden kaynaklanıyor. Gerçi komik kadın sayısı 1 elin parmaklarını geçmez ama biz yine de esprileri bize geçmiyor diyelim
Tost makinesi
kettle
Mikrodalga fırın
kettle
Mikrodalga fırın
(bkz:prezervatif )
Soru bankası
Sık sık tekrar eden bir olaya alışmak. Aynı bizim(en azından benim) soluk yüzlü adama alışmamız gibi adam benim antitezim gibi ama adamın bir konudaki görüşlerini merak ediyorum. Çoğu zaman içimden "ha***r lan" diyorum ama gruba bir muhalefet lazımdı. En azından çemkirmiyor.
Tanrının güvenip meleklerin başına geçirdiği daha sonra meleklerden daha üstün olan şeytan ademi kıskanır ve tanrıya isyan eder. Tanrı bunu yaratırken zaten böyle yapacağını bilmiyor muydu neden o zaman meleklerin başına geçirdi. Bide tanrısın sen nie kendi yarattığın şeyle iddaaya giriyon. Sonucu zaten bilmiyon mu? Neyse bu şeytan tanrının kusursuz olarak yarattığı cennete kolayca girer. Hayır anlamıyorum şeytan kolayca girebiliyorsa cennetin bir anlamı yok. Biz ilerde cennete girersek hep bi şeytan korkusuyla mı yaşıycaz. Cennetin güvenliğini sağlayamayan tanrı daha sonra ademle havvayı dünyaya gönderir. Bizim de çilemiz başlar.
Akıllı telefonlardan daha pratik bir şekilde kitap okuma, kimileri elinde kanlı canlı kitabın bulunmasını istiyor. Kimileri ise daha pratik olduğunu ve kitapları ücretsiz bulduğu için tercih ediyor.
Eğer ikinci kesimdeyseniz buyrun çoğu bilinen kitabın e-kitap formatı ücretsiz okuyun
https://yadi.sk/d/XNHvKfFw3JoiHr
Eğer ikinci kesimdeyseniz buyrun çoğu bilinen kitabın e-kitap formatı ücretsiz okuyun
https://yadi.sk/d/XNHvKfFw3JoiHr