confessions

atticus finch

βετεράνος♛  · 29 Temmuz 2016 Cuma

  1. toplam giri 1307
  2. takipçi 34
  3. puan 23302

bahriye üçok

atticus finch
türban ve örtünme konusundaki görüşlerini belirttikten sonra sık sık tehdit aldığını söyleyen, sonunda 6 ekim 1990'da evine kargoyla gelen bir bombayla öldürülen sosyaldemokrat halkçı parti meclis üyesi. bugün ölüm yıl dönümü.

suikasti hakkındaki iddialara falan bakayım dedim de, olayı tikko'ya falan yıkmaya çalışan trolleri geçersek böyle bir ölümü gerçekte kimin isteyebileceğini az çok tahmin edebiliyoruz.

1 mayıs 2013

atticus finch
1 mayıs'ın kutlanmasının türkiye genelinde yasaklanması üzerine, istanbulda bütün sendikaların, solcu partilerin ve örgütlerin beşiktaş'tan taksime kadar barikatlar kurup çatıştığı gündür. bu günden sonra bakırköy pazar alanını vermeye başladılar zaten.

o gündeki en süper anımı anlatayım. liseden birkaç arkadaşla katılmıştık 1 mayısa. her yerde gaz fişeğinin atılma sesleri, ara sokaklarda koşuşan, tomadan kaçan insanlar. biz de barikattaki abilerin suya falan ihtiyacı olur diye kendimizi bir tekele attık, girer girmez de aklıma geldi hatta tedirgin oldum "ulan ya tekelcinin sağcısına denk gelirsek, polis çağırırsa" diye. çünkü elimizde kalın işçi eldivenleri, sırtımızda çanta, yüzümüzde eczaneden alınan maskeyle direkt belli oluyor 1 mayısa katılmaya geldiğimiz. neyse girdik tekele, içeride yaşlı, beyaz saçlı, zayıf bir adam bide daha genç duran hafifçe göbekli bir adam var. 7-8 tane suyla birkaç gofret aldım. parayı beyaz saçlı adama uzattım, yüzünde hafif bir gülümsemeyle aldı. tam içimden "neyse iyi birine denk geldik" diye düşünüp dükkandan çıkarken parayı verdiğim yaşlı adam hayran olmuş bir sesle bizim duyabileceğimiz şekilde yanındaki göbekliye "gençlere bak be, ellerinde taşla koskoca devlete kafa tutuyorlar" dedi. o sırada grupça yaşadığımız haklı gururu, içimize dolan motivasyonu anlatamam. ben olsam biraz daha alçakgönüllü davranırdım, sonuçta ortada tam olarak bir "devlete kafa tutma" durumu yoktu. ama üstünde 20 kilo zırh, elinde gaz tüfeği, belinde cop, yanında toma olan bir orduyla barikat kurup taş atarak kapıştığımız düşünülürse söylediği bir bakıma doğruydu da. sonradan düşününce o adamla biraz konuşmam gerektiğini fark ettim ama o sırada acelemiz olduğu için hemen dışarı çıkmıştık. günün kalanında neler olduğunu az çok tahmin edersiniz zaten, bu da böyle bir anımdır.

atatürkün düşüncelerine ters bir kemalizm

atticus finch
aç halk tv'yi. çıkar iki tane chp milletvekilini, sert sert konuşsunlar. sonra üstüne bi izmir marşı bi de onuncu yıl marşı çal. görev tamam, chp tabanının yarısının partiye güveni bir kez daha tazelendi şu an.

partinin pasifliğini, ana gündemden uzaklığını az önce konuştuğum fırıncı bile görüyor, bu chp'liler göremiyor arkadaş.

1 mayıs 1977

atticus finch
istanbuldaki 500 bin+ katılımın olduğu en kalabalık 1 mayıstır. önce kontrgerillanın the marmara hotel'den, sonrasında polisin alandan kaçışan insanların üstüne özellikle (bkz:kazancı yokuşu) civarında uyguladığı silahlı + panzerli saldırısıyla 34 kişinin hayatını kaybettiği ve 130'dan fazla kişinin yaralandığı olaylarla bilinmektedir.

saldırıyı kimin yaptığıyla ilgili farklı iddialar vardır. solun içindeki bazı çevrelerce ateşin açıldığı otelin üst katlarındaki bir odaya, saldırıdan birkaç gün önce bazı amerikalıların giriş yaptığı söylenirken, bazı kaynaklar ilk ateşi mhp'nin paramiliter yapılanmalarının açtığından bahsetmektedir. sağ basında ve sağ kaynaklarda ise (doğal olarak) olayın yükü "komünistler birbirlerini öldürüyorlar" havası verilmek için maoculara yüklenmiştir, ki bu da ayrıca komiktir, tarihte hiçbir fraksiyon çatışması yoktur ki 34 ölü ve yüzlerce yaralıyla bitsin..

1 mayıs ertesinde çıkan gazetelerin başlıkları

hürriyet: mayıs katliamı: 34 ölü
milliyet: taksim'de kanlı miting: 34 ölü, yüzlerce yaralı
günaydın: maocu vatan hainleri işçi bayramı'nı kana buladı: 39 ölü var!
cumhuriyet: 1 mayıs kanlı bitti: 33 ölü,
politika: 1 mayıs töreni saldırıya uğradı - 35 kişi öldü, yüzlerce yaralı var
tercüman: maocular, disk'in istanbul'da yaptığı mitingi bastılar - 34 ölü var
son havadis: taksim savaş alanı gibiydi - "kızıllar kudurdu"
hergün: solcular 40 işçiyi katletti
bayrak: taksim'de 38 ölü
yeni asya: disk mitinginde komünistler birbirini yedi, 40 ölü - taksim'de savaş çıktı

ideolocya örgüsü

atticus finch
necip fazıl'ın hayallerindeki türkiye şeriat devletinin (bkz:başyücelik devleti) yapısını ve ideolojisini teorize ettiği dönemde hazırladığı ultra-distopik kitap, bir nevi türkiye'ye uyarlanmış teokratik anayasa düzeni. adam üşenmemiş, baya taliban'ın koyduğu yasaklar gibi bir yasaklar listesi falan hazırlamış kitapta.

bizim neco zamanında kompradorların tekelinde ibda-c'yi kuran heyecanlı islam-devrimcilerine ilham kaynağı olduğundan olsa gerek, ibda'cıların sonradan yarattığı (bkz:büyük doğu anayasası) ile bu büyük benzerlik gösterir.

white america

atticus finch
eminem'in 11 eylül saldırısından ve ırak'a düzenlenen operasyonlardan sonra yazdığı; ırkçılık ve savaş gibi politik şeylerden bahsettiği belki de tek şarkısı.

şarkıda oppositional narrator görüyoruz. yani olumlu bir şey söylüyormuş, ülkesini övüyormuş gibi gözükse de aslında aksini ima eden bir anlatıcı var.

ayşe öğretmen

atticus finch
beyaz show canlı yayınında "çocuklar ölmesin" dediği için 1 yıl 3 ay hapis cezası alan ve çocuğunu cezaevinde doğurmak zorunda bırakılan kadın.

şimdi burada 12 yaşındaki çocuğun bile akıl edebileceği, aşırı basit bir mantık var.

kadının söylediği şey "çocuklar ölmesin". yani söylediği şey herhangi bir taraftan muaf ve tamamen genel bir şey. nitekim bahsettiği "çocuklar" kavramını da bir ulus veya ideoloji belirtmeden, genel bir anlamda kullanmış. ne bileyim, "devlet çocukları öldürmeyi bırakmalı" falan dememiş. veya genelde bizim söylediğimiz gibi "hayatının baharında çevik kuvvet ve jöh-pöh çeteleri tarafından katledilen her alevi/kürt/devrimci çocuğunun hesabını soracağız" tarzında bir cümle de kurmamış. söylediği şey sonuna kadar objektif, elinde çocuk kanı olmayanları rahatsız etmesi gerekmeyen bir şey yani.

şimdi pkk'nın ve kürt ulusal hareketinin siyasal varlığının tamamen vahşi, işgalci, pis kürtlerin bölücü amaçlarına ve emperyalizmin kirli oyunlarına dayandığını düşünen ulusalcı sığırlara soruyorum. ulan madem devletiniz çocuk öldürmüyor, ağzından "çocuklar ölmesin" lafı çıkan bir kadını neden tutuklayıp hapse mahkum ediyor? madem elinizde çocuk kanı yok niye birisi çıkıp "çocuklar ölmesin" dediğinde onu içeri tıkma ve susturma ihtiyacı duyuyorsunuz?

çocukları öldüren taraf devlet değil kürtler olsaydı, ayşe öğretmen faşizmin paralı köpekleri tarafından değil, tak tarafından kaçırılırdı. o "çocuklar ölmesin" dedi, siz de çocuk katili olduğunuz için üstünüze alındınız. olay aslında bu kadar basittir.

2 ekim 2017 melih gökçek'in istifasının istenmesi

atticus finch
az önce ekşi'ye ve twitter'a düşen haber. sadece gökçek değil diğer bazı akp'li belediye başkanlarının da istifası istenmiş. akp'de bölünme depremleri oluyor diye verenler var haberi; ben durumun o kadar ciddi olduğunu düşünmüyorum ama yine de bi keyif sigarası yakmaya değer.

edit - ankara'ya eylem ve toplanma yasakları ile beraber gelen haber. http://haber.sol.org.tr/toplum/ankarada-eylem-ve-toplanti-yapmak-yasaklandi-211912
20 /