confessions

2kilobiyik

votka  · 29 Nisan 2017 Cumartesi

  1. toplam giri 105
  2. takipçi 4
  3. puan 1555

sosyoloji

2kilobiyik
Toplumların olaylar, durumlar karşısındaki davranışlarını inceleyen bilim dalı denebilir. Dolayısıyla insanla ilgilenir. Bölümden mezun olanların kendini psikolog gibi görmeleri çok normaldir, sosyologlar toplumla ilgilendikleri için o toplumun/insanların/grubun içinde bulunduğu siyasi, ekonomik, dini, tarihi vb gibi insanla alakalı bütün etkenleri bilmek, bu bilgiler doğrultusunda hareket etmek zorundadır. Bu da zamanla 'insanı' anlamaya zorlar. tarih bilgisi selçuklulardan geriye gitmeyen genel üniversite öğrencisinden farklı olarak dinazorlar çağını da bilir. Arkeoloji, antropoloji, edebiyat, bilim, tarih, felsefe gibi alanlarla entegreli çalıştığı için bilgisi çoktur. Saygı duyulmazsa karşısındakini nasıl yıpratacağını bilir.

kur'an'ın gezgin bir insan tarafından yazılması

2kilobiyik
Kuran öncelikle tek ayet olarak okunmaz. Mutlaka surenin tamamı okunmalıdır. Ayrıca tamamen okunmadan da parçalar birleştirilemez çünkü bir çok şeyi tek bir kitapta anlatmak edebiyat bilgisi ister. Aralara serpiştirilen konular devamlı ve seri halinde okundukça anlam kazanır. Dolayısıyla ayetlerde bahsedilen meseleler birkaç sure sonraki ayetlerde detaylanır veya toparlanır. Yazdıklarının genelinde haklısın @flucian. Eksik olduğunu düşündüğüm yerler de bunlar. Kur'an bir çok hayvandan bahseder, birçoğundan bahsetmez. Bununla beraber okyanusların derinliklerinde, toprak üzerinde, altında, dünyanın heryerinde çok çeşitli hayvanlar olduğu hakkında birçok yerde ipucu verir. Biyoloji kitabı değildir. Evrenin genişlediğinden, büyüdüğünden bahseder fakat detaylandırmaz. Hubble diye bir adamın çıkıp keşfetmesini, insanların kafasını çalıştırmasını ister. 'Siz zamanı her yerde aynı mı sanıyorsunuz?' der. Fakat anlatmadan izafiyet teorisinin bulunmasını bekler. Entropi yasasını anlatmaz ama her şeyin bir gün sona ereceğini söyler. Bilim kitabı değildir. Kuran bizlere nasıl iyi birer insan olmamız gerektiğini, neyi yapıp neyi yapmamız gerektiğini açık ve ayrıntılı bir şekilde detaylandırırken, evren, yaşam hakkında bizi yönlendirecek ipuçları belirtir. Bütün bunlar düşünüldüğünde de gezgin bir insanın veya bir insanın bu kadar detaylı düşünebilmesi, beni de direk bu kitaba itmeyi bırak, direk fırlattı.

elif şafak

2kilobiyik
Gerçek bir araştırmaya dayanmayan yazılar yazan kitapları çöpten ibaret, popüler kültürün kitap okumak isteyene 'bunu oku' diyerek sunduğu yazar. Bir de bir röportajında kitaplarını ingilizce yazdığını, daha sonra türkçeye çevirdiğini söylemiştir. türkçenin ne kadar zengin bir dil olduğunu düşününce bu cümlesinden gerçek bir yazar olmadığını kolayca çıkarabiliriz.

insan türleri

2kilobiyik
insanın 'sapiens' olmadan önce bilimin bulabildiği ve kanıtlayabildiği modern insanın ataları. kalıntıları 4-5 milyon yıl öncesine dayandırılan adına şimdi austrolopithecus romidus denilen canlı şimdilik bilinen en eski insan türü olarak adlandırılır. 4-2.5 milyon yıl öncesinde ise austrolopithecus afarensis 'e rastlanır. beyin hacmi 400-500cc'dir. bulundukları yerde bir takım taş cisimlere rastlanılmıştır. bunlar olasılıkla kullandıkları aletlerdir fakat ne yaptıkları bilinmemektedir. halk arasında 'lucy' diye bilinir. bundan sonra homo habilis adlı tür ortaya çıkmıştır. 500-800 cc beyin hacmine sahiptir. habilis, ability-yapma becerisi anlamına gelir. ilk alet yapmaya başlayan türdür. ilk taş aleti yaptığı için değişen zihin yapısı ile hayvanlardan ayrılması, ilk kültürel patlamaya sebep olmuştur. avcı değil daha çok leş yiyici oldukları düşünülür. diğer hayvanların artıklarıyla beslenir. hayvani protein ihtiyacını kemik iliklerinden karşılar. yaptıkları aletleri kemiği kırıp iliğe ulaşmak için kullandıkları düşünülür. zira kazılarda ortaya çıkan kemiklerde görülen kesik izleri de bu savı doğrular niteliktedir. aletler de avlanmak için kullanılmayacak kadar işlevsizdir. homo erectus adlı tür habilisten sonra gelir. erectus, erekte olmak, dik olmak, ayağa kalkmak anlamına gelir. homo erectus'ta ellerini kullanmadan yürüyebilen türdür. 60.000 yıl önce erectusla ellerini kullanmadan yürümeye başlamış olan insanın 2. kültürel patlamayı beraberinde getirmiştir. elleri boşta olduğu için rahatlıkla mızrak ucu ve ok ucu gibi şeyler yapabildiği bilinmektedir. daha uzun yol katettiği için artık afrika'dan çıkıp dünyaya yayılmaya başlamıştır. dolayısıyla erectus'un doğal tarih zekası, yanındakiyle beraber yürümeye başladığı, bir anlamda 'yoldaş' edindiği için de sosyal zekası gelişmeye başlamıştır. hatta aynı döneme tarihlenen, çin'de bulunana ise 'pekin adamı' denir. daha sağlam, parçalayan aletler yapmış, ateşi kullanmayı, üretmeyi öğrenmiş, taşı ağaç, kemik gibi nesnelerle daha iyi yontmuştur. dilsel zekaya sahip olduğu düşünülür. erectus'tan sonra 40.000 yıl önceye tarihlendirilen homo neanderthalensis gelir. genelde kısa adı neanderthal ile bilinir. bir heykeltraş nasıl ki bir mermere baktığında çıkarabileceği şekli hayal edebiliyorsa neanderthaller de bir taşa baktığında hangi aleti yapabileceklerini göz önünde canlandırabilecek zekaya sahiptiler. 20 den fazla tam halde bulunan iskeletler, neanderthallerin ilk ölüsünü gömen, dolayısıyla din anlayışı olan, ibadet eden tür olduğuna dolaylı yoldan bir kanıt olarak gösterilebilir. artık teknik zekası da genişlemiş, hemen hemen sosyal zeka ve doğal tarih zekası kadar aktif kullanmaya başlamıştır. ilk kez almanya'da bir vadide bulunmuştur. insandan bir önceki tür olarak sayılan homo sapiens sapiens 'in neanderhallerin cinsini tükettiği bilinir. sapiens, akıllı, zeki anlamına gelir. artık yerleşik hayata geçiş başlamış, insan tarımı öğrenmiş, bitki yetiştirmeye, üretmeye başlamıştır. erectus'la yürümeye başlayan insan, sapiensle ilk buğdayı urfa'da karacadağ denilen yerde ekilmiştir. türkiyenin güneydoğusu, suriye'nin kuzeyi, ırak'ın batısı bereketli hilal denilen topraklardır. bitkilerin nasıl ürediğini gözlemlemiş, buralarda tarıma başlamış, zamanla hayvan yetiştirmeyi öğrenmiş ve günümüze kadar gelişip üremeye, üretmeye devam etmiştir.

atamızın 4000 kitap okuması

2kilobiyik
Cephede, mecliste, onca hengamenin ortasında, bir yandan hainleri kollarken bir yandan ülke kurmaya çalışırken zekasına hayran olduğum adamın diğer özelliği. Bu sayede savaştan daha yeni çıkmışken ahmet adnan saygun'u çağırıp arya yazması gerektiğini söylemiş, nazi soykırımından kaçan profesörleri ülkeye alıp eğitim seviyesini yükseltebilmiş, geometriye türkçe bir sürü terim kazandırmış, kitap yazmış, düşüşü dört gözle bekleyen ülkelerin her birine duruşuyla, bakışıyla haddini bildirmiştir. Kendisi bu kadar uğraşın arasında okuyup da kitap okumayanların yorgunum, tembelim, kafam dolu vb gibi cümleleri garip bir bahane olmaktan ileri gitmez. Bu tip kişilerin kendilerini atalarına karşı sorumlu hissetmeleri gerekir. En sinir bozucu olanları da 'hobileriniz' maddesi altına 'kitap okumak' yazanlardır. Hobi olarak bestseller okunur, o da zaman kaybıdır. Ata'dan örnek almak, öğütlerine uymak gerekir. Aksi halde 'atatürk gençliği' cümlesinin içi boş kalır.

mircea eliade

2kilobiyik
1907-1986 yılları arasında yaşamış din tarihçisi, filozof. Dinler tarihine giriş, dinler tarihi 1, 2, 3, ve şamanizm adlı kitapları en bilinenleridir. Doktora tezini yoga üzerine vermiştir. Homo religiosus kavramını literatüre o kazandırmıştır. Buna göre insan dinsel yaşam süren bir varlıktır.

şamanizm

2kilobiyik
Türklerin islamiyetten önce inandıkları, kabul ettikleri din. Rusya'da buryatya, başkurdistan, yakutistan gibi özerk devletlerde yaşamakta olan türklerin bir kısmı hala şamanizme inanmaktalar. Çok tanrılı bir dindir.
(bkz:bay ülgen)
(bkz:umay ana)
(bkz:erlik)
Ayinleri davul ve dans eşliğinde trans halinde yapılır. Şamanın (din adamı) psişik güçleri olduğuna, hastaları iyileştirdiğine, büyü yapabildiklerine, bana göre en ilginci de beden değiştirebildiklerine inanılır. Yer, yer altı ve gök olmak üzere 3 aleme inanırlar. Yeraltı sembolik olarak öldükten sonraki hayatı simgeler. Gök'te (bkz:bay ülgen) ve karısı (bkz:umay ana ) yaşar. Bir kimsenin şaman olabilmesi için yapılan ayinlerde bu katmanlar arasında gidip geldiğine inanılır. Fakat böyle kavramlar, şaman olabilmek için yapılması gerekenler, inançtaki bazı eylemler her toplulukta farklılık gösterebilir. Örneğin yakut türklerinde, şamanın gökyüzüne çıkabilmesi için önce sembolik bir dağ olan yer'i aşması gerekir. Bazı araştırmacılara göre toplumdaki hasta insanlar (epilepsi vb gibi) toplum tarafından farklı algılandığı için şaman yapılır ve görüleri, rüyaları gerçek kabul edilir. Bunun dışında şamanlar doğa ile iç içedirler ve hangi bitkinin sanrı gördüreceğini bilirler. Günümüzde uygulanan, neo-şamanizm olarak adlandırılan şamanizm ayinlerinde ayahuasca adlı, halüsinatik özelliği çok güçlü bir bitkiyi kaynatıp içerler. Doğa ile iç içe olmaları tabiki bu insanların zihin ve beden yapılarında olumlu etkiler bırakmıştır ve hayal güçlerini çalıştırmaları şehir insanına göre çok daha kolaydır. Şamanizm bu çekiciliği sayesinde bir çok diziye, kitaba, filme konu olmuştur. Bkz. (bkz:46 yok olan) ayrıca (bkz:avatar) 'ın yönetmeni james cameron filmden önce çok uzun süre şamanizmi araştırdığını (odasına kapandığını) ve ondan esinlendiğini söylemiştir. Zaten filmi izleyen herkes o mavi yaratıkların kendilerini bir hayvanla eşleştirmesini, doğaya karşı saygılarını ve en önemlisi evleri olan ağacı gördükten sonra şamanizmle bağdaştırır. Şamanizmde de kayın ağacı önemlidir. Daha detaylı bilgi için (bkz:mircea eliade) 'ın (bkz:şamanizm) adlı kitabını okuyabilirsiniz.
0 /