friedrich nietzsche babamızın bir sözüdür.
Tanrı öldü. Tanrıdan geriye bir ölü kaldı. Ve onu öldüren biziz. HâӀâ gölgesi beliriyor uzaklarda. Kendimizi nasıl avutacağız, biz katillerin katilleri? Neydi bıçaklarımızın altında ölümüne kan döken, dünyanın sahip olmuş olduğu bu en kutsal ve en kudretli şey: bu kanı kim silecek üzerimizden? Hangi su var bizi temizleyecek? Hangi teselli şölenlerinı, hangi kutsal oyunları icat etmek zorunda kalacağız? Fazla büyük değil mi bize bu davanın yüceliği? Buna layık olmak için birer tanrıya dönüşmeli değil miyiz
tanrı öldü
aforizmayı, sadece ateist düsünceye bağlayan vikipedi filozof çakmaları olan üst-insan prensinin aykirdiği aydınlık.
Kendi egosundan yarattı insan tanrıyı. Seksist, acımasız ve zalim. Tıpkı kendisi gibi. Ve bir gün ona ihtiyacı kalmadığında onu öldürdü ve yerine kendisi geçti.
var olmayan şeyi yok etmiş olmak
yasiyormuydu ki?
ve inanların beyninde yine dirildi...
"nietzsche öldü -tanrı" diye bir çomar kontrası bulunan söylem. Derinliğini, anlamını bilmeden yazılmış ve (bkz: çomar özgüveni) ile ölmüş adamı kapak ettiğini sanmayla son bulur...
Tanrı bizleriz hergün yuzbinlercemiz doğarken yuzbinlercemiz de ölmektedir doğal bi olay.
Günümüz "ateistim ben" diyen ergenlerinin tüm sosyal medyada paylaştığı ve durumlarını süsleyen(!) overused kelime
Ateistim fakat hiç böyle bişey yazmadım. Olmayan bir şeyin öldüğünü ilan mı edeyim. Çomar mıyım. Neyse sinirlendim gidiyorum.
Tanrı öldü, yaşasın yeni tanrı
o zaman ruhuna el fatiha diyoruz helvayida sozluk kavursun.
(bkz: onun amk sana bişey olmasın )
az fıstıklı helvası erdal bakkalda yiyilecekmiş
allah rahmet eylesin