nevzat tarhan

pencere
ölmenin yasaklanması gereken bir yaşta vefat eden gencecik bir insanın arkasından gerici salyalar akıtmış şahıstır.

başta belirteyim yakın zamanda kaybettiğimiz bu insanımızın arkasından tutulan matemin ve tepkilerin çoğunu iki yüzlü bulmaktayım. hepimiz her an bir kanser adayıyız. türkiye'de kat be kat böyleyiz. bütün ortadoğu ülkelerinde olanından fazla kanserli insan sayımızın olması buna sadece küçük bir örnektir. yahut önleyici hiç bir sağlık politikamızın olmamasının yanında mütahhitlere hasta garantisi verilip hastaneler yaptırılmasına götümüzü yırtmamamız da iki yüzlülüğümüze örnektir.
yahut sular kanser ediyor diyen bir bilim insanının 16 yılla yargılanması konusunun skimizde bile olmamasına ne demeli?

şimdi tekrar nevzat gerici muhteviyatından devam ediyorum. nazım der ki, ''en acayip gücümüzdür kahramanlıktır yaşamak, öleceğimizi bilip öleceğimizi mutlak''
ölüm fikri korkutmuyor beni. fakat ne zaman öleceğimi bilsem sanırım mafh olurdum.
bu yüzden ben de bir kanserden geberme adayı olarak sayılı günlerim olsa neslihan gibi yapardım. allah, kitap, başında kuran, maneviyat geçin bunları. kendi istediğin gibi sayılı günlerde rahatlamak günahsa o günahın da adayıyım.
bu başlıktaki tüm girileri gör