müslümanlık ve laiklik

azadi
Aslında bu başlığa 'İslam ve laiklik', 'türkiye'de laiklik' şeklinde iki başlık daha eklemeliydim. Sorun olmuyorsa hangi kriterler göz önüne alınarak admin olduklarını bilmediğim sözlük adminlerinden düzeltmelerini rica ederim. Bunun dışında, özellikle kendine hem müslüman, hem de laik diyen şahısların bu girimi okumalarını şiddetle tavsiye ederim.
Laiklik sözlük anlamı ile din ile devlet işlerinin birbirinden ayrılması anlamını taşır. Ancak söz konusu din İslam ise, bu söz konusu değildir. Neden mi?
Çünkü diğer semavi dinlerin peygamberlerinin hiçbiri, bir devlet düzeni oluşturacak kadar yaşamadılar, ya da bu düzeni oluşturmaya yetecek gücü elde edemediler. Tabii ki Muhammed hariç.
Muhammed ileri sürdüğü dini bir devlet biçimi şeklinde ortaya sürmüş, bunun simülasyonunu oluşturmuş, aktarmış yegane peygamberdir. İslam dini sadece bir inanç değil, bir yönetim şeklidir. Dolayısıyla bir müslümanın şeriat ile yönetilmeyen bir ülkede yaşaması, heleki cihada kalkmadan yaşaması söz konusu değildir. Bu sebeple Türkiye de şeriat isteyenler, eğer Türkiye bir müslüman ülkesi ise kesinlikle haklı bir talep içerisindedir.
Şunu net, tartışmasız olarak kafanıza sokmalısınız; bir müslüman asla kendisine laik diyemez. Kendisine Laik diyen biri de müslüman olamaz.
Not; bu realiteyi de ayrıntıları ile 'tanrı çok yakın' adlı kitabımdan başka bir yerde okuyamazsınız. Değerimi bilin laikler... Özellikle Hem laik hem müslümanlar... Swh
anne boleyn
islam, allah'ın kuralları dışında yönetime karşı çıkar, diğer yönetim sistemlerine "kafirlik" der.
laiklik ise din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılmasıdır, bütün insanların inançlarına eşit davranılmasıdır.
bir müslüman laik sistemi destekleyemez mi? destekleyebilir tabii ki. laiklik dinsizlik demek değildir. sadece 21. yy da günah denilen her şeyin ve günah işlendiğinde buna karşılık olarak verilen cezaların ilkel olduğunu da düşünebilir.
velhasıl şeriat ile yönetilen ülkelerin durumu ortada, verilen cezaların ilkel, koyulan yasakların sınırlayıcı, bunlara karşılık yapılan eylemlerin ise çok eski olduğu ortadadır. bunu fark edebilecek, mükayese edebilecek her müslüman birey laikliğin insanlık için en iyisi olduğunu sonuçta kendi dinini yaşamak için de kısıtlama getirmediğini, kısaca özgürlük olduğunun bilincindedir.

mesela annem dindardır lakin şeriatı asla desteklemez. çünkü bilir ki, kendi zaten dinini özgürce yaşayabiliyor neden ben de insanları benim dinime göre yaşaması için zorlayayım? düşüncesindedir. işte bu tarz düşünen gerçekten hoşgörülü ve akıllı olan müslüman insanlara saygı duyuyorum.
madamcourtezan
Laiklik evet, bir bakıma din ve devlet işlerinin ayrılması diye aktarılabilir ama asıl laiklik, vicdan özgürlüğüdür. Yani şöyle ki islamı kendine din edinmiş olan bu ülkede ne kadar haram olsa da faiz var di mi? Bu faizi yemek veya yememekse kişinin seçimine yani vicdanına kalmış. Ayrıca şöyle de bir şey var ki, şeriat yani tanrının emirleri kuranla birlikte yalnızca tek bir şeye inmiştir. O da insandır. Yani şeriat devlet yönetimi için değil, kişinin kendini yasaklarak uyarak yönetmesi için gelmiştir ve bunu emreder. Devletin şeriatla yönetilmesine dair bir emir yoktur ve peygamber olsun, halifeler olsun veyahut onların çocukları olsun hiçbiri devlet kurmaya çabalamamıştır. Devletcilik kavramı, ne zaman başa elinde şer olan bir kimse geçtiyse o zaman filizlenmiştir.
Not, herhangi bir inancım yok.
altayhan
Lâiklik, hiçbir dini desteklemez ve hiçbir dine düşman değildir. Tamamen nötrdür. Kişisel inançlara tamamen saygılı ve tarafsızdır.

Müslümanlık ise kendinden başka inanç tanımaz (Diğer ibrahimî dinler gibi).

Eğer din devleti varsa laiklik ve fikir özgürlüğü olamaz. Ama laiklik olursa her din ve düşünce özgürce gelişip serpilir.