#anaerkil

ak ene - ak ana

kam
Türk Mitolojisi'nde yaşamın kaynağı esrarengiz bir tanrıça.
Türklerin anaerkil dönemlerinin bir kalıntısı olarak altay şamanlarının yaratılış mitlerinde rastlarız. Feministlerin "biz doğurmasak olmazdınız lan" gibi sloganlarının vazgeçilmez sembolü olabilecekken hiç tanınmayan bir tanrıça !

Türk yaratılış mitlerinde Ülgen bir şeyler yaratmak isterken bunu nasıl yapacağını düşünür, canı sıkılır. Tam o sırada suların içinden Ak Ene denen bu tanrıça gelir ve Ülgen'e yaratma gücü ve ilhamı verir.( psikanalitik yorumlanabilir ) Türkler asırlar sonra farklı kültürlerden etkilenerek, din değiştirerek / değiştirtilerek bu anaerkil dönem izlerini kazıyıp atmaya çalışmışlardır.

Mitin orjinal satırlarından bir bölümü, gunümüz Türkçesinde şöyledir.

Ülgen hep düşünmüştü, ta göklere bakarak:
Bir dünya istiyorum, bir soyla yaratayım!
Bu dünya nasıl olsun, ne boyla yaratatım!
Bunun çaresi nedir, ne yolla yaratatacağım
Bir Ak Ana (Ak Ene) var idi, yaşardı su içinde,
Ülgene şöyle dedi, göründü su yüzünde:
Yaratmak istiyorsan, sen de bir şeyler Ülgen,
Yaratıcı olarak, şu kutsal sözü öğren!
De ki hep,Yaptım oldu!Başka bir şey söyleme!
Hele yaratır iken,Yaptım olmadı!Deme!
Ak Ana bunu dedi, sonra kayboluverdi.
Ülgenin kulağından bu buyruk hiç çıkmadı,
İnsana bu öğüdü iletmekten bıkmadı:
Dinleyin, ey insanlar! Varı yok demeyiniz!
Varlığa yok deyip de, yok olup gitmeyiniz.