geceleri balkonda oturmak

spongezey
recaizadenin araba sevdası benim balkon sevdam. balkonuma sırf bunun için yer yaptım koltuklar yastıklar sandalyeler masalar vs gel gör karşı tarafta inşaat var gece 3te başlıyorlar nasıl oturucam insaf
besiktas
adanalıyım ve her evin bir balkonu olduğu için memleketimle gurur duyuyorum. balkon hayattır. balkon mangaldır. aileyle toplu yaz geceleridir. okul zamanı istanbul'da olduğum için memleketime dair özlediğim yegane şey geniş bir balkon oluyor

edit:içerik
1
mortalresistance
yaz mevsiminin kaçınılmaz getirisi. resmen yaz gelse de balkonda otursam diye bekliyorum her yıl.
birilerinin geçmesini bekler gibi sokağı izliyorum ama aslında kimseyi beklediğim yok sadece o beklenti hissi hoşuma gidiyor ve her balkona çıktığımda aklıma biri geliyor, tuhaf ve belki acınası bir yalnızlık duygusu.
the
Sanırım balkonlara hastayım. Balkonlu bir evde oturunca genelde yazın balkonda uyurum. geceleri balkonda kahve içerim. Umarım bir gün bütün türkiye'de ki evlerin hepsinde büyük büyük balkonlar olur.
doris eirene
Dolunay da varsa bu geceki gibi, dolunaya bakarak dakikalar geçer. Biraz sevgiliyle konuşulur biraz dedikodu yapılır (swh) En sonunda bir pike alınır (bkz:pike) ve güneşin doğumu izlenir.
ickial
odamın balkonunda her gece yaptığım eylemdir.

düşüncelisindir, rutin olan hayattan bezmişsindir, özlemişsindir, hayal kurmak istemişsindir ya da edebiyata gerek yok, belki de tek amacın serinlemektir

bazense sadece sessizliği dinleyip, gökyüzünü süzmek bile iyi gelir insana. otur otur nereye kadar böyle demeden oturursun öylece. eğer esiyorsa bir de... yanağını gıdıklayan o hafif esinti ve beraberinde saçlarının kendini serbest bırakışı; seni alır bambaşka yerlere götürür. kaygını alır, stresini azaltır, olabildiğinde sakinleştirir. gece balkonda oturmak benim açımdan böyledir. bence herkesin alışması gereken bir eylemdir.
unknown writer
Sonra çıkıyorsun balkona,sigaranı yakıp yukarı bakıyorsun ay tepende.
Yıllardır kurduğun cümleyi bilmem kaçıncı kez kuruyorsun:
“Napalım lan kısmet değilmiş…”