Hepimiz bir şeyden korkarız; korku soyutlanmış halde var olamaz, hep bir şeyle ilintilidir. Kendi korkularınızı biliyor musunuz? İşinizi kaybetmekten, yeterince yiyecek veya paraya sahip olamamaktan, komşularınızın veya toplumun hakkınızda ne düşündüğünden ya da başarılı birisi olamamaktan, toplumdaki yerinizi kaybetmekten, küçümsenmekten veya alay konusu olmaktan duyulan korku; acı ve hastalık, hükmedilme, sevginin ne olduğunu asla bilememe, sevilmeme, eşinizi veya çocuklarınızı kaybetme, ölüm, ölüme benzer bir dünyada yaşama, can sıkıntısı, başkalarının zihinlerindeki imgenize layık olamama, inancınızı yitirme korkusu; bütün bunlar ve sayısız başka korkular… Siz kendi korkularınızı biliyor musunuz? Peki bunlarla ilgili genelde ne yapıyorsunuz? Onlardan kaçıyorsunuz, değil mi ya da üstlerini örtmek için fikirler ve imgeler icat ediyorsunuz? Ama korkulardan kaçmak onları büyütmekten başka bir işe yaramaz.
korku
Korku, bizlerin hala doğadan kopamamış, ilkel canlılar olduğunun yüzümüze vurulmasıdır. Çünkü korku, en ilkel duygudur.
Korku=Yılan.Yalandan korkmam yılandan korktuğum kadar en azından benim için öyle.
gerçek bir tehlikenin ya da bir tehlike olasılığının, düşüncesinin uyandırdığı kaygı duygusu.kaygı desek daha doğru olur heralde.
gerçek bir tehlikenin ya da bir tehlike olasılığının, düşüncesinin uyandırdığı kaygı duygusu.
bir iç güdü durumudur. hatta yaşamda kalmak için olmazsa olmaz bir iç güdü durumudur. en sağlıklı ruh hali bu iç güdüyü yönetmeyi öğrenerek güdü seviyesine getiren ruh halidir.