bazen çaresizliği iliklerine kadar hissedersin ve umut etmeyi, umut edersin.
platonik aşk
Henüz içine düşmeyenin düşenler ile alay ettiği, tecrübe edinenin ise ömrünün sonuna dek unutamayacağı olaylar ve kişiler barındıran ilişki türü.
Yaşam olgusunun bir sistem hatası.
Sanki İlla bir şeylere aşık olmamız gerekiyor kültürünün sonucu doğan hiç Bir Zaman ulaşamadığımız insanlar için Sevgi besleyip acı çekmek, onla ilgili sürekli hayaller kurmak
Misal takımlara duyduğumuz aşkta platoniktir biz onları tutku ile severiz ama onların hiç bir zaman bizden haberi yoktur
Önermeyeceğim bilinçsiz sevgi türüdür uzak durun üzülürsünüz
Misal takımlara duyduğumuz aşkta platoniktir biz onları tutku ile severiz ama onların hiç bir zaman bizden haberi yoktur
Önermeyeceğim bilinçsiz sevgi türüdür uzak durun üzülürsünüz
Her gun onun gulusunu gorup beynine kazimak
özgüven yetersizliği
Duygusal kontrolsüzlük,çocukluk,hoşlantının takıntıya dönüşme hali çoğu insanın aşk sandığı bir kargaşa
Size edilen "Allah belanı versin" lafının "lan acaba bu verme şekli mi?" diye düşündüren olay. Hiç bir kusur görememe. Bildiğiniz kalp yüzünden gerçekleşen gecici (sansliysaniz) körluk.
aşk ve platonik aşk aslında bir ihtiyaç doğrultusunda ortaya çıkar ikisinin de odak noktası yenilikçi sevgi anlayışıdır...
İmam Hatip'li Sümeyye'nin sahip olduğu aşk türü.
asla yakalanmak istenilmeyen durumlardan bir tanesidir.
Sonu kesin "Ben seni arkadaş olarak görüyorum"dur "Sen çok iyi bi insansın ama"dır "Daha iyilerini hak ediyorsun ben seni üzerim"dir. Bu yüzden -bence- kesinlikle platonik kalmalıdır. Sütten ağzım yandı.
Elizabeth isminin başka dillerdeki eş anlamlarının öğrenildiği zamanlara gebedir.
Hoşlandığını anladığın an ile açılmaya karar verdiğin an arası mükemmel, açıldıktan sonra ise yüksek ihtimalle berbat, üzgün, karamsar, boşlukta ve reddedilmiş hissedilecek hoşlantı türü. Bir ilişkinin aşk sayılabilmesi için karşılıklı duyguların olması gerektiğini düşünüyorum.
Lise yıllarının en vazgeçilmez duygusudur. Herkes ömrü boyunca en az 1 kere mutlaka yaşamıştır. Kiminin saplantısı haline gelip bırakmadığı, kiminin umutsuz vaka olduğunu anladığı, nadiren de olsa mutlu sona ulaşabilen, tarifi yaşanmadan bilinmeyen duygudur.