Ömer Hayyam

Muhteşem rubailere sahip olan Şâir, Yazar, Matematikçi, Filozof, Astronom. Tanrı'ya ithafen yazdıkları rubailer çok güzellerdir her laikin okuması gerekir.

Aşk ve şarap şiirleri ile nam salmıştır. Aşağıya bir kaç rubaisini yazıyorum mutlaka okuyun



-İçin temiz olmadıksan sonra

Hacı hoca olmuşsun, kaç para!

Hırka, tespih, post, seccade güzel;

Ama Tanrı kanar mı bunlara?



-Var mı dünyada günah işlemeyen söyle:

Yaşanır mı hiç günah işlemeden söyle;

Bana kötü deyip kötülük edeceksen

Yüce Tanrı, ne farkın kalır benden, söyle.



-Gül verme istersen, diken yeter bize.

Işık da vermezsen, ateş yeter bize.

Hırka, tekke, post most olasa da olur,

Kilise çanları bile yeter bize.

Kendisine atfedilen rübailerde yazdıkları, yazmadıklarından az olan insan

Ismini ezberlemek icin cok ugrastigim herkes rubaileri ile bilsede kensini pascal üçgeni dedigimiz üçgeni bulan ayrica matematikte bilinmeyene harflendirme yöntemini uygulayan (x y gibi) matematik edebiyat geometri astroloji ile ilgilenmis büyük iran li filozof

K

Camiiye gittim ama allah bilir niye

Ne namaz kilmaya ne dua etmeye

Eskiden bir kilim aşirmistim camiiden

O eskidi gittim yenisini yürütmeye





Bu arada asıl adi gıyaseddin ebul feth bin ibrahim el hayyamdir

yüreği güzel sevilesi insanlardan, adamın dibidir.



Kendi içmez, içeni kınamaya bayılır

Yüzünden aldatmaca, sahtekârlık yayılır

Şarap içmiyor diye, kasılıp gezer ama;

Yedikleri yanında şarap meze sayılır!

adam adam

en beğenilenleri:

'Irmaklarından şaraplar akacak' diyorsun

Cennet-i alâ meyhane midir?

'Her mümin'e iki huri' diyorsun

Cennet-i alâ kerhane midir?

Demişler ki haram medir bilmez hayyam

Ben helal ile haramı karıştırmam

Dost ile içilen şarap helaldir

Puşt ile içilen su bile haram

Beyoğlu tarlabaşında adını taşıyan cadde vardır.

hassan sabbah ve nizamülmülkün kankası ayrıca büyük bilim insanı tahiminimce tanrıyı sorgulayan ilk müslüman

Çomarlar tarafından taşlanan yurdumuzda pek sevilmeyen şair derim

Beni özene bezene yaratan kim? Sen

Ne yapacağımı da yazmışsın önceden

Demek günah işleten de sensin bana

O zaman nedir o cennet cehennem?

bir yanda gül renkli şarap, şirin sevgi
öte yanda iki yüzlü dincilerin zilleti
çoğu cehennemlikmiş dünyada aşıkların
desene kimsenin göreceği yok cenneti

bilmem kimim neyim, benden ne kalır yarına
cennet mi düşer yoksa cehennem mi payıma
sevgili, şarap, müzik yeter bana
gerisi senin olsun, al cenneti çal başına.

Yüzyıllar öncesi de aynı bugün de

tam adı gıyaseddin ebul feth ömer İbni İbrahim el hayyam'dır. sevenlerine sadık hidayet'in "hayyam'ın teraneleri" isimli kitabını okumalarını tavsiye ederim.

Bursa cezaevi denetimine adalet bakanlığından bir müfettiş gelir.
"Nazım da buradaymış, çağır da görelim nasıl biridir" der.
Nazım'ı getirirler, müfettiş iyice müdür koltuğuna kurulmuştur. Nazım'ı tepeden tırnağa süzer
"Demek nazım hikmet sensin" der. Nazım'a oturması için yer göstermez. Bir süre sonra "gidebilirsiniz" der. Nazım tam o anda kapıda durur ve müfettişe: "ömer hayyam ismini duydunuz mu?" Der. Müfettiş hemen atılır ve "kim bilmez ki hayyam'ı" der. Nazım "hayyam zamanında iran hükümdarı kimdi?" Diye sorar. Cevap yok. Nazım konuşmayı sürdürür "görüyorsunuz, sanatçıyı anımsadınız ama hükümdarı anımsamadınız. Yıllar sonra beni dünya anımsayacak ama dönemin adalet bakanını ve sizi kimse hatırlamayacak" diyip çıkar.

Sahi yahu hayyam döneminin iran hükümdarı kimdi? Ya da nazım dönemindeki adalet bakanı?

Yüreğinde sıkıntı varsa esrar iç,
Ya da birkaç kadeh gül renkli şarap iç.
Onu içmem, bunu içmem der durursun:
Ahmak herif, git zıkkımın pekini iç.

10.yy'da yaşamış olan şair, matematikçi, filozof ve astronom. Şiirlerinde yaşadığı haksızlıkları, saçmalıkları alaycı bir dil ile şiire aktarmıştır ve deisttir. Wiki'ye göre agnostik.