hegemonya

iron
Gramsci ye göre " “ikna ederek nüfuz etme” anlamına gelmektedir. Gramsci, hegemonya terimini, bir sosyal sınıfın diğerleri üzerindeki baskınlığını ifade eder.

Hegemonya, sadece politik ve ekonomik kontrol olarak değil, baskın sınıfın kendi dünya görüşünü, ezilenlere, bu görüşün sağduyuya ait ve doğal olduğunu kabul ettirecek şekilde yansıtma becerisidir. Gramsci'ye göre, ideolojik egemenliğin hegemonyacı sınıfa sağladığı başlıca yarar, ezilen sınıflarda yabancılaşmış bir bilinç yaratarak, sınıflı toplumun içerisinde debelenip durduğu güncel çelişkileri gözden kaçırmaktır.

Bu bakımdan halkı denetim altında tutmanın en etkili yolu, kültür kurumlarından geçmektedir. Söz konusu ideolojik sistem bireyi, okullar, dini örgütlenmeler, partiler, aydınlar, kitle iletişim araçları gibi kurumlarla bütünleştirerek hapsetmekte ve sömürülen, sömüren tarafından kabul ettirilen bir düşünce tarzını, yani bir ideoloji “benimsemiş” olmaktadır. Egemen hegemonik yapı böylece, halkın rızasını alarak sistemin yeniden üretimini sağlamaktadır.